Sayın Okurlar;

Kendisini bilen her insan,  yüce yaradanını da bildiği için fevkalede ölçülü ve seviyelidir. Kalkıp da sokak haytaları, kaldırım çocuklarıyla uğraşmaz. Kaynamamış, pişmemiş yani kıvamına gelmemiş her şey lezzetsizdir.

Kötü, huysuz, hissi düşüncenin aklı, kaptansız gemi demektir. Yani ne demir atmıştır nede bir yere bağlıdır. Böyle olunca, deli rüzgârlar onu alır, deli deli kayalara savurur. Bu nedenle olacak ki “bilen, düşünen, inceleyen, yiğitler ve hâkim konularının cengâverleri, ne olduğu belirsiz sözlere ve davranışlara asla iltifat etmezler. Boş davulun kısmeti, devamlı tokmaktır. Kıyamet gününde ahlaksızlar tokmak yerken, fazilet erbabı düşünenler gül gibi güleceklerdir.“

Nitekim pislik içerisinde doğan kurtlar, ebediyen huyundan dönmezler. Arızalı, dengesiz, firensiz akıl önde gider, cesur giden kılavuzu, kendi aklına göre denemeye kalkarsa hüsrana uğrar. İnsanoğlunda aziz akıl olmazsa, alınlarda bir nur, göğsünde de niyaz ışığı yoksa saçından tırnağına kadar taktığı bütün mücevherat bir gübreden farksız olur. Müşavere meclislerinde, güzel sözler söyleyecek bir kişi olsa,  çimenlik gibi orasını yüzlerce gül bahçesi yapar ama söz söylerken,  mide bulandıran, öte yandan gevezelik gibi bir nevi laf ebeliğine soyunan bir kişi çıksa, gönüllerdeki bütün nükteler, latifeler incelikler hırsız gibi kaçarlar. Bu nedenle,  doğru adamın çekişi, eğri adamın çekişine benzemez. Bundan böyle içi başka dışı başka samimiyetsizlere iltifat edilmez.

 “Yüce yaratana bigâne olan bir akraba, cenabı hakka aşına olan bir dosta kurban olsun.“Kötü işlerden dolayı, kişi kendini görür, tartar ve ayıplarsa, artık kimse onu ayıplayamaz. Netice itibari ile ve genel anlamda ifade edeyim ki ; “Kalbi kara, gönlü hırçın, yüzü arsız ve nursuz kimselere haklı öğüt vermenin zaten bir anlamı yoktur.“Kendi isteği doğrultusunda yürüyen ve kendisinden başka hiç kimsenin düşüncesine iltifat etmeyen bir aklın bütün edep ve terbiyesi doğruluk yolundan çıkar.

Düşünen insanda söz, insanın değeri ve düşüncesi kadar söylenmelidir diye düşünüyorum.