Cumhuriyet Halk Partisi’nin Abant kampı dolayısıyla Bolu’da bulunan milletvekilleri, Bolu Milletvekili Tanju Özcan ve CHP İl Örgütü ile beraber vatandaşlara aşure dağıttı.

TBMM Grubu'nun 27. Dönem 1. Çalışma ve Değerlendirme Toplantısı dolayısıyla Abant Tabiat Park’ında bir otelde bulunan CHP TBMM Başkanvekili Levent Gök, İstanbul Milletvekili ve Parti Meclis Üyesi Emine Gülizar Emecan, İstanbul Milletvekili ve Parti Meclis Üyesi Sibel Özdemir, Kastamonu Milletvekili Hasan Baltacı, Yalova Milletvekili Özcan Özel, Bolu Milletvekili Tanju Özcan ile beraber kent merkezine gitti.

CHP’li vekiller İzzet Baysal Caddesi’nde Bolulu vatandaşlara aşure ikramında bulundular.

Aşure ikramına Milletvekillerinin yanı sıra CHP Bolu İl Başkanı Kazım Karsu, CHP Merkez İlçe Başkanı Ersan Türkoğlu ve partililer de katıldı.

Aşure dağıtımda konuşan Tanju Özcan; “Aramızda çok değerli misafirlerimiz var. Milletvekillerimiz Bolu halkıyla buluşmak istediler. Kendilerine çok teşekkür ediyorum” dedi.

CHP TBMM Başkanvekili Levent Gök ise  10 gün tutulan orucun Hz. Hüseyin ve yarenlerinin yası, aşurenin ise Zeynel Abidin’in hayatta kalmasının sevinci olarak paylaşılan tatlı olduğunu belirterek, “Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu şuan devam eden toplantımızda. Tüm Bolulu yurttaşlarımıza onun ayrı ayrı selam ve sevgilerini getirdim. Bugün Bolu örgütümüzün bu aşure dağıtımında milletvekili arkadaşlarımızla beraber sizlerle kucaklaşmaktan büyük bir mutluluk duyuyoruz” ifadelerini kullandı.

 “O MÜCADELE RUHU DEVAM EDİYOR”

Aşurenin tarihsel süreci hakkında bilgiler veren Gök; “Aşure sadece bir tatlı değil. Muharrem ayında tuttuğumuz 10 günlük oruçtan sonra dağıtmaya başladığımız aşure, tarihsel bir geleneğe, köklü bir geçmişe sahip ve çok anlamlı mücadeleleri bize anlatıyor. Bundan tam 1338 yıl önce, 10 Ekim 680 yılında, Kerbela’da Hz. Hüseyin ve onun yarenlerinin Yezid tarafından kuşatılıp aç susuz bırakıldığı ve tüm bu olumsuz koşullara rağmen aç bırakılanların kendi ilkelerinden taviz vermediği, hayatlarını ortaya koyarak kendi ilkelerini korudukları bir gündür Kerbela. 1338 yıl önce yaşanan bu olay, bizlere bugün de kişilerin kendi ilkeleri doğrultusunda nasıl mücadele etme kararlılığı içerisinde olması gerektiği öğretiyor. Dolayısıyla hayatta her zaman Yezidler var ancak mücadele de var. Muharrem ayındaki 10 günlük yas, Kerbela’da şehit edilen Hz. Hüseyin ve yarenlerinin anısına tutuluyor. Onların verdikleri mücadeleye saygı duyuyoruz ve yasını tutuyoruz. Aradan 1338 yıl geçmiş, sadece Türkiye’de değil dünyanın birçok ülkesinde o mücadele ruhu hala devam ediyor.

Kerbela’da tek bir kişi ayakta kalabiliyor, Zeynel Abidin. Hz. Hüseyin’in torunu. 10 gün tutulan yas Hz. Hüseyin ve yarenlerinin yası, aşure de Zeynel Abidin’in hayatta kalmasının sevinci olarak paylaşılan bir tatlıdır. Dolayısıyla bir yanda yas vardır, bir yanda da sevinç. Dünya tarihinde yas ile sevincin aynı anda değerlendirildiği başka bir etkinlik de yoktur.

Aşure 1338 yıldan beri bu gün de değerini muhafaza ediyor. Bize yıllar önce yaşanmış olan o acı olayları hatırlamamızı, mücadelelerin asla bitmeyeceğini, her zaman zalimlerin olduğunu hatırlatıyor. Biz de Hz. Hüseyin’in mücadelesinden aldığımız kuvvetle, Türkiye ve dünyada bulunan Yezidlere diyoruz ki; ‘mücadelemiz sonsuza kadar devam edecek” diye konuştu.

Milletvekilleri, aşure ikramından sonra Abant’a döndü.

 

 

Editör: TE Bilisim