Bolu'da, Fetullahçı Terör Örgütü/ Paralel Devlet Yapılanması'na (FETÖ/PDY) yönelik soruşturma kapsamında haklarında dava açılan 4 asker ile 4 sağlık personelinin yargılanmasına başlandı.

Bolu Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçlamasıyla haklarında dava açılan, meslekten ihraç edilen ve açığa alınan tutuksuz astsubaylar ve sağlık personelleri ile avukatları katıldı.

Kimlik tespiti ve iddianamenin özetinin okunmasının ardından sanıklar savunma yapmaya başladı.

Etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak istediği için tutuksuz yargılanan sanık, meslekten ihraç edilen astsubay A.E, savunmasında suçsuz olduğunu ifade etti.

Hem kolluk hem de savcılık aşamalarında alınan ifadelerini kabul etmediğini söyleyen A.E, verdiği ifadelerin kısmen yanlış anlaşıldığını, bazı ifadelerinde de anlam kayması yaşandığını savunarak, "Ben örgütün dershanesine gittiğimi söylemedim. Dershane araştırmam için gittiğim bir yerde Zeki isminde biriyle tanıştığımı, bu kişinin de beni Keçiören'de bir eve yerleştirdiğini söyledim. Bu evde ders çalışmak dışında hiçbir şey yapmadım." şeklinde konuştu.

Savunmasında örgütü sürekli cemaat olarak anan A.E'yi uyaran Mahkeme Başkanı Seyfi Han, sanığa etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak için tutuksuz yargılandığını, bu nedenle bildiği her şeyi anlatması gerektiğini hatırlattı.

Han'ın, "Tanık Ö.D, örgüt mensuplarından birinin, senin adına iyi sicil vermesi için kendisine yoğun baskı yapıldığını söylüyor. Buna ne diyorsun." sorusuna A.E, Ö.D'nin o dönem kendisinin bölük komutanı olduğunu ancak iyi sicil verilmesi konusundaki baskılardan haberi olmadığını ileri sürdü.

"ÖRGÜT YÜZÜNDE BİRLİĞİMDEN FİRAR ETTİM"

Tutuksuz sanık, açığa alınan sağlık personeli E.Y. ise dershaneye gittiği ve örgütün evlerinde ders çalıştığı dönemlerde özendirmeler sonucu askeri okullara yöneldiğini anlattı.

GATA Sağlık Astsubay Okulu'nu tamamladıktan sonra Bolu'ya atandığını ifade eden sanık, "Bir süre toplantılara gittim ama burada bana 'Enes' ismi ile hitap edilirdi. 2013 yılı sonunda şahısların görüşmelerdeki konuşma dilleri siyasete kaymaya başladı. Siyasi konular konuşulmaya başlanınca bu konudan rahatsız oldum. Ancak bir türlü peşimi bırakmadılar. Bu konunun üzerinde oluşturduğu baskı nedeniyle 2014 yılında çıktığım izinden birliğime dönmeyerek firar ettim. Ancak bana yeniden ulaşarak ikna etmeye çalıştılar. Numaramı değiştirdim. Böylece bunlardan kurtulabildim." ifadesini kullandı.

TOPLANTILARA KATILMAK İSTEMEYEN ASTSUBAYI TACİZ ETMİŞLER

Tutuksuz sanık meslekten ihraç edilen astsubay İ.Ö.Ö. de askeri okulu kazandığı dönemde "Sedat" isimli birinin kendisini arayarak ilgilenmeye başladığını aktararak, "Bolu’ya atandığımda 'Tarık' kod adli kişi ile irtibatlandırıldım. Bir süre Tarık ile sohbetlere devam ettik. 2013 yılı ekim ayında evlendim. Bu evlilikte yapının bir etkisi olmadı. Bundan sonra Tarık isimli kişinin tavırları değişti. Konuşmaları siyasi konulara kaydı. Eşimi de toplantılara götürmem söylendi ancak bunu kabul etmedim." diye konuştu.

İ.Ö.Ö, evlenmesi ve taleplerini yerine getirmemeye başlaması üzerine örgütün kendisi ile ilgilenmekten biraz olsun vazgeçtiğini savunarak, "2014 yılının başında yapı ile bağımı koparmak istediğimi söyleyerek toplantılara katılmadım. Bu süreçte evimin çevresinde dolaşmaya başladılar. Bu beni rahatsız etti. Bu nedenle lojmana taşındım. Kasım 2014 tarihinde telefon numaramı değiştirerek yapı ile bir daha irtibat kurmadım." dedi.

Duruşmada dinlenen diğer sanıklar da etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak istediklerini belirterek, savunma yaptı.

Dosyalardaki eksik hususların giderilmesi ve tanıkların dinlenilmesini kararlaştıran mahkeme heyeti, duruşmayı 8 Mart'a erteledi.

 

Editör: TE Bilisim