22 Aralık’ta İstanbul’da düzenlenecek mitinge davette bulunmak üzere Bolu’ya gelen KESK MYK Üyesi Elif Çuhadar, BES MYK Üyesi Banu Aykaç ve SES MYK Üyesi Ali Önal, KESK Bolu Şubesinde basın açıklaması düzenledi.

22 Aralık’ta yapılacak mitingle ilgili açıklamalarda bulunan KESK MYK Üyesi Elif Çuhadar şöyle konuştu; “Kamu Emekçileri Konfederasyonu’na üye, sendika MHK üyelerimizle beraber, ekonomik krize karşı bir iş yeri çalışması, kamuoyu çalışması adına bugün Bolu’da bir çalışma yaptık. Hem iş yerlerini hem de Cumhuriyet Halk Partisi’ni ziyaret ederek Bolu’da bir dizi çalışma hazırladık ve örgütlemeye çalışıyoruz.

Bolu’ya geçiş gündemimiz, ekonomik krize karşı emekçilerin sesini yükseltmek, bu krizin faturasını emekçiler olarak ödemeyeceğimizi tüm kamuoyu ile paylaşarak bütün emekçileri bu mücadelenin bir parçası yapmak için, mücadeleyi büyütmek üzerine bu çalışmayı yürütmek.

Kamu Emekçileri olarak bizler, bu süre içerisinde hem ekonomik kayıplar yaşadık, hem sosyal anlamda hem de iş kollarında yaşadığımız güvencesiz çalışmanın hızla yaygınlaştığı bir pozisyondayız. Parçalı istihdamın hızla büyüdüğü, kamu hizmetlerinde ciddi bir piyasalaşma ve özelleştirmenin de boyunduruğu altına alınıyor. Hem hizmeti alanlar açısından hem de hizmeti verenler açısından var olan sürecin, kapitalizmin yapılanma sürecinin de bir parçası olarak ele alındığı, hükümetin de bu çalışmaları hızlandırdığını görüyoruz.

Bu süreçte, 3 temel taleple, iş yerlerimizden doğru bu mücadeleyi büyütmeyi hedefliyoruz. Biri, 3600 ek göstergenin bir an önce yaşama geçmesi

Artan oranlı vergi dilimine karşı ‘vergide adalet’ diyoruz. Az kazanandan az, çok kazanandan çok vergi.

Bir diğer temel talebimiz de ‘parçalı istihdam’a karşı sözleşmeli güvencesiz taşeron çalışmaya karşı, kadrolu, güvenceli çalışma.

Bu taleplerimiz ile beraber, 5 bölgede miting kararı almıştık. Bu mitinglerimizin 4’ünü gerçekleştirdik. Son bölge mitingimiz, 22 Aralık’ta İstanbul’da olacak. Bu bölge mitingine, Bolu’dan doğru katılım sağlanması, Bolulu emekçilerle krize karşı mücadelenin büyütülmesi hedefi ile buradaydık.

İşçi sendikalarıyla, tüm emek demokrasi güçleriyle bu mücadeleyi büyütmeye çaba harcıyoruz. İşçi sendikalarının temel sebepleri; işten atmaların yasaklanması, insanca yaşanacak bir asgari ücret ve özellikle zorunlu tüketim maddelerine yapılan zamların, başta elektrik ve doğalgaz olmak üzere geri alınması.

“Aynı gemide değiliz”

İktidarın ciddi anlamda bir dış borcu olduğunu, varlıkta beraber olmadığımız bu borçta, maalesef ‘birlikteyiz, aynı gemideyiz’ sloganları etrafında bizi de yedeklemeye çalışan sistemin parçası olmayı reddediyoruz. Çünkü biz biliyoruz ki, aynı gemide değiliz. Patronlar ve sermaye, karlarına kar katarken refahtan pay vermedikleri gibi, şimdi bu borcu da emekçiler üzerinden ödetmeye çalışıyorlar.

Bu ülkenin emekçileri olarak, %99’uz. Bütün emekçilere sesleniyoruz. Krizin bedelini ödemeyeceğiz, ‘bu kriz, bizim krizimiz değil’ diyoruz, bütün emekçileri de krize karşı seslerini yükseltmeye ve birlikte mücadeleye çağırıyoruz.”

Editör: TE Bilisim