Sayın okurlar;

Akıl insanda olur. Dolayısıyla, düşünen canlı diye hayvana değil, insana denir. Hayvanlar, içgüdüsü ve terbiye edildiği kadar ehlileşir. İşte bunun için, insan insanlık mertebesinden çıkınca, bir nevi hayvanlı mertebesine girilir.

Sayın okurlar,

Dünyanın, kendisinden ayrılmayan en asli unsuru insandır. Bu nedenle, insan varsa dünya vardır. Bir başka anlamda (ABAD EDEN DE BERBAT EDEN DE YİNE İNSANDIR). İnsanoğlunu, her türlü gayri meşru yollara sevk eden, insan aklındaki arıza düşünceleridir. Hiçbir insan, doğuştan (ahlaklı – ahlaksız) diye doğmaz ama onu zamanla ahlaksızlığa iten ve düşüncelerden doğan (şer, adi, seviyesiz, iffetsiz, bundan böyle şeytana dahi pabucu ters giydiren mikroplu mantığın yerleşmesi halidir). Ahlakını satan, zaten şerefini de satmıştır. Bilinmelidir ki ahlak cemiyetin temelidir. Ayrıca, tüm ihtiraslarımızı gözetir ve kollar. Kişi, ahlaksızlığı kendisine rehber edinmişse, konu zaten kapanmış demektir. İşte bunun için yalancının, düzenbazın, dolandırıcının, sapkınların, haşa (dini, imanı ve itikadı) olmaz. Bu şer odaklarını ateşe atsan, ateş bunlardan utanç duyar yani ateş, ateş iken bunları yakmasından dolayı bir müddet üzüntü içerisinde yaşar. Ayıpların en büyüğü ise ona benzer bir ayıplı kişinin, kendisinde varken, başkalarını ayıplaması halidir. Ahlaksıza yardım eden, bilinmelidir ki hakka, hukuka ve masuma da zulüm eder. Utanmanın en üstünü ise insanın evvela kendisinden utanmasıdır. Ahlak mefhumu yok olunca bu kafanın, bostan korkuluğundan ne farkı vardır. Kim yüksek ahlakın utanma elbisesine bürünürse, insanoğlu, onun ayıplarını zaten görmez.  Ahlaksızlığın kökü acı olduğu için kendisi de meyvesi da acıdır. İnsanın gerçek değeri, himmetinde görünür. Dürüst olmak; üstün ahlak, ölçülü, seviyeli ve ihtiyatlı davranmakla olur. Dünya da ahlaksızlık çoğaldı mı, âlim insanlar dahi garip olurlar. Kısaca, güzel ahlak her zaman canlı ve diridir. Ahlaksızlık ise var oluşundan bugüne kadar ölüdür. Güzel ahlakın rütbesi, rütbelerin en yücesidir. Bunun için halk deyimimizde “Ahlaklı ise yüzü beri, ahlaksızsa yüzü geri” denilir. Dünya da her şey yerine getirilir ama ahlak kaybolursa bir daha geri gelmez.