Türk Üniversiteli Kadınlar Derneği Bolu Şubesi’nin şube toplantısı Solmaz Ahmet Baysal Öğretmenevinde yapıldı. Toplantıya, derneğin Genel Başkanı 22. 23. Dönem CHP Adana Milletvekili Prof. Dr. Nevin Gaye Batur da katıldı.
Toplantı öncesinde katılımcılara bir seminer de verildi. Seminere konuşmacı olarak katılan Prof. Dr. Yıldız Ecevit, kadının güçlenmesinin önündeki engellerden bahsetti.
Solmaz Ahmet Baysal Öğretmenevinde düzenlenen toplantıya, CHP Bolu Milletvekili Tanju Özcan, Belediye Başkan Yardımcısı Emine Davarcıoğlu, Vali Aydın Baruş’un eşi Nagihan Baruş, Türk Üniversiteli Kadınlar Derneği Bolu Şube Başkanı Fatma Sırmatel, ve dernek üyeleri katıldı.
Toplantıda ilk konuşmayı, yapan Türk Üniversiteli Kadınlar Derneği Bolu Şube Başkanı Fatma Sırmatel, “Türk Üniversiteli Kadınlar Derneği olarak 2008’de kurulduk. Biz de Bolu Şubesiyiz. Bolu Şubesi olarak etkinliklerimiz çok fazla. Hedef kitlemiz kadınlar ve kız çocukları, özellikle kadınların sağlığı konusunda, meme ve rahim ağzı kanseri konusunda, kadınların çocukları ile ilişkileri konularında değişik eğitimlerimiz oluyor. Biz bu toplantıyı toplumun en temel direği olan kadının güçlenmesi açısından düzenledik. Bu şubeler toplantısı bizim kendi şubelerimiz arasında projeleri tartıştığımız toplantılar olduğu kadar bunu bir etkinlikle de taçlandıralım istedik. Gerçekten dünyada ve Türkiye’de, kadının güçlenmesinin önündeki engeller nelerdir? Bilen bir ağızdan konferansı yapmak üzere toplanmış bulunuyoruz.” diye konuştu.
Daha sonra kürsüye çıkan CHP Bolu Milletvekili Tanju Özcan ise, bu toplantıyı önemsediğini söyledi. Türk Üniversiteli Kadınlar Derneği’nin kadınların aydınlanma evresinin önemli örneklerinden biri olduğuna dikkat çeken Özcan, kadınlara daha fazla fırsat verilmesi gerektiğini ifade etti.
Özcan’ın ardından söz alan Türk Üniversiteli Kadınlar Derneği Genel Başkanı Prof. Dr. Nevin Gaye Batur derneğin faaliyetlerinden bahsetti. Batur, “Bizim tüzüğümüzün ana maddelerinden biri Atatürk ilke ve devrimlerine bağlı çalışmalar yapmak. Kadının güçlenmesi için çalışıyoruz. Ülkemizdeki, özellikle genç kadınların üniversiteye devam etmesi, üniversite bitirmesi, çalışma hayatına atılması, özgürleşmesi bizim için çok önemli. Şu anda üniversitede okuyan burslu genç kadın öğrencilerimiz var bizimle beraber olan. Hem onlara burs veriyoruz, hem onların yaşamlarına önderlik ediyoruz, onlara ablalık ediyoruz. Birlikte yaşıyoruz, deneyimlerimizi paylaşıyoruz, bunu da çok önemsiyoruz. Dolayısıyla, önemli bir işlevimizin bu olduğunu düşünüyoruz. Genç kadınların bu ülkede üniversiteye gitmelerini, bitirmelerini arzu ediyoruz.
Başka bir çalıştığımız alan da kadınların güçlenmesi olduğu için Türkiye’deki bütün kadınların aktif olmasını istiyoruz. Onun için de, aktif kadın yurttaş eğitimi adı altında bir projemiz var. Türkiye’de 24 şubemiz var, bu şubelerimiz, belediyelerle yapıyorlar, farklı sivil toplum kuruluşları ile yapıyorlar, muhtarlarla yapıyorlar. Nerede bir grup kadın bulursak onlarla beraber bir bilgi paylaşımı yapıyoruz. Bu çalışmaları profesyonel eğiticiler, öğretim üyeleri, konunun uzmanları değil de bizim kendi üyelerimiz yapıyor. Bu doğrudan kadından kadına, kadınca bir çalışma oluyor. Birlikte güçleniyoruz, birlikte öğreniyoruz.
Kadına şiddetin önlenmesine yönelik önemli çalışmalarımız oldu. Hala bu konu ile ilgili çalışıyoruz. Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonunun da bir tarafta üyesiyiz ve onlarla Türkiye’deki kadına şiddeti, kadın cinayetlerini durdurmak için de tüm gücümüzle çalışma yürütüyoruz.” diye konuştu.
Toplantıda son sözü “Kadının Güçlenmesinin Önündeki Engeller” konulu sunumunu yapmak üzere Prof. Dr. Yıldız Ecevit aldı. Ecevit şöyle konuştu; “Kadın gündemi sürekli değişiyor, bugün bu gündemi anlatmak istiyorum. Neden, neyi, nasıl yapacağımızı tartışmamız gerekiyor. Hepimiz politika yapıyoruz, hayatın kendisi politika. Politikayı, partiye üye olmak, parlamentoya katılma olarak düşünmeyin. Ama yapmak için de önümüzde sorunlar var, bunu nasıl aşacağız ona bakmak lazım. Biz, niçin buradayız, niçin çalışıyoruz, niçin kadın örgütlerinin içindeyiz. Değişim ve dönüşüm istiyoruz, ileriye yönelik. Daha akılcı bir dünyada, kadınların eşit haklara sahip olacağı bir dünyaya değişim istiyoruz. Güçlenmek istiyoruz. Peki kadınlar nasıl güçlenir? Eşit haklar, eşit fırsatlar, eşit kaynaklar, hizmetlere ulaşabilmek, güvenlik ve kadının özgürlüğü ve etkin vatandaşlık ile güçlenir kadınlar. Peki, neler yapıldığında güçsüzüz, eşitsizlik olduğunda, ayrımcılık olduğunda, cinsiyetçilik, bir cinsiyetin öne çıkması, bir cinsiyetin lehine, ötekinin aleyhine davranışlar, ezme eziyetle karşılaştığımızda, kısıtlamalar olduğunda, şiddetle karşılaştığımızda ve erkek egemenliği olduğunda bu biz daha güçsüzüz.” dedi.
