Hekim Birliği Sendikası Bolu şube Başkanı Dr.Faruk Karslı, Sağlık Bakanlığı’nın “Performans ve Ödeme Yönetmeliği” adıyla yürürlüğe koyduğu yeni düzenlemeye karşı iş bırakma eylemi yapılacağını açıkladı. Karslı, Sağlık Bakanlığı, sağlık alanında her gün karşılaşılan onlarca sorunu çözmek yerine Aile Hekimliği Sistemini yok ediyor! “Performans ve Ödeme Yönetmeliği” adıyla yayınlanan, hekimler için gerçek bir “eziyet yönetmeliği” olan düzenleme ile ödemeler yüksek matematik formülleriyle hesaplanacak! Sağlık Bakanlığı’nın bu uygulamaları, sahadaki sorunlardan, hekimlerin ve hastaların beklenti ve ihtiyaçlarından habersiz olduklarını gösteriyor.
Bu ülkenin fedakârca görev yapan, her gün yüz binlerce kişiye koruyucu sağlık hizmeti ve tedavi sunan, aile sağlığı merkezlerinde aralıksız çalışan hekimlerin ve sağlık çalışanlarının örgütleri olarak 5-6-7 Kasım tarihlerinde İŞ BIRAKIYORUZ! Eziyet yönetmeliği henüz taslak aşamasındayken, bu düzenlemenin eksik ve hatalı yönlerini tespit ederek çözüm önerilerimizi sunmuştuk. Bununla birlikte, 19 Ekim’de Ankara Anıtpark’ta ülkenin dört bir yanından farklı sendika ve STK’ları temsilen katılan hekimlerle düzenlediğimiz mitingle taleplerimiz konusundaki kararlılığımızı ifade etmiştik. Ancak Sağlık Bakanlığı, tüm uyarı, öneri ve eleştirilerimizi göz ardı ederek 1 Kasım’da yönetmeliğin Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmesini sağladı.
Söz konusu eziyet yönetmeliği, hekim, vatandaş ve sağlık sistemine zarar verecek maddeler içermektedir:
*Koruyucu sağlık hizmetlerinin geliştirilmesine yönelik gerekli düzenlemeleri içermemektedir.
*Hastalara ve koruyucu hekimlik uygulamalarına yeterli zaman ayrılmasına fırsat vermemektedir.
*Kendi içinde taşıdığı çelişkili uygulamalar ile hekimleri hastalarla karşı karşıya getirerek şiddete zemin hazırlamaktadır.
*Belli ilaç gruplarının reçetelenmesi ve sevkleri sınırlandırarak hekim bağımsızlığına müdahale etmektedir.
*Karmaşık hesaplamalar ile ulaşılması zor, ulaşılsa bile halk sağlığı için faydasız performans kriterleri içermektedir.
*Yapılan işin kalitesine değil, sayısına değer vermektedir.
*Hekimlerin ve aile sağlığı emekçilerinin iş ve gelir güvencesini ortadan kaldırmaktadır.
*Aile sağlığı merkezlerinde mevcut ebe ve hemşire eksikliğini gidermek bir yana, artacak olan istifalarla birçok birimin geçici görevlendirmelerle hizmete devam etmek zorunda kalmasına yol açacaktır.
*Halk sağlığını, hekimlerin ve sağlık çalışanlarının özlük hakları ve çalışma koşullarını iyileştirmek bir yana, yaşanmakta olan sorunları daha da derinleştirecektir.
Sağlık Bakanlığı’ndan, “Performans ve Ödeme”nin karmaşık hesapları ile uğraşmak yerine aşağıdaki taleplerimizi yerine getirmesini istiyoruz:
*Kamusal bir hizmet olan birinci basamak sağlık hizmetlerinin fiziki ve tıbbi donanımı, aile sağlığı merkezleri kamu tarafından sağlanmalıdır.
*Halkımıza nitelikli bir sağlık hizmeti sunabilmemiz için yeterli zaman ve olanak sağlanmalıdır. Koruyucu sağlık hizmetlerinin öncelendiği ve ekip anlayışını gözeten bir sistem inşa edilinceye kadar Aile Sağlığı Merkezi sayısı, hekim başına 2.000 nüfusu aşmayacak şekilde artırılmalıdır.
*Kadrolu ve güvenceli istihdam modeli ile yeterli hemşire, ebe, teknisyen görevlendirilmeli; aşılamalar ve diğer koruyucu hekimlik uygulamaları desteklenmeli ve geliştirilmelidir. Kadrosuz, güvencesiz bir şekilde çalışan emekçiler (gruplandırma elemanları) kadroya geçirilmelidir.
*Aile hekimlerine ve tüm sağlık emekçilerine emekliliğe yansıyacak tek kalemden oluşan, insanca yaşamaya yetecek düzeyde, izin kullandıklarında, hastalandıklarında, çocuğu olduğunda veya ailesinden biri öldüğünde kesilmeyecek maaş ödenmelidir.
Entegre aile hekimlerine aylık 256 saatlik çalışma yükü kabul edilemez.
Entegre hastanelerde çalışan aile hekimlerine, mesaiye ek olarak ayda 96 saat nöbet zorunluluğu getirilemez! Bu insanlık dışı uygulama, hekimlerin hata yapma riskini artırarak onları hasta ile karşı karşıya getirmekte ve sağlık çalışanlarına yönelik şiddeti körüklemektedir. Ayda 256 saat çalışan bir hekimden nasıl bir verim beklenebilir? Entegre sağlık kuruluşlarındaki aile hekimleri, bakanlığın dayattığı nöbet sistemine uymazsa, aldıkları ödemeler kademeli olarak düşürülecektir.
Bu sistemde çalışan aile hekimleri, mevcut ödemelerini alabilmek için nöbet tutmak zorunda bırakılmaktadır; aksi takdirde, tutmadıkları her 8 saatlik nöbet için ödemelerinde %8 azalma yaşanacaktır. Bu şekilde, koruyucu sağlık hizmetleri başta olmak üzere hiçbir aile hekimliği hizmeti verilemez!
Gün geçtikçe artan şiddet olayları da göz önüne alındığında:
*Tek kalem maaş talebimizin karşılanmaması,
*Maaşlarımızın 5 farklı kalemde hesaplanması uygulamasının devam etmesi,
*Toplam gelirimizin yarıdan fazlasının anayasal hakkımız olan dinlenme hakkına aykırı olarak izin kullanmamız durumunda kesilmesi,
*Adaletsiz vergi oranlarının güncellenmesi taleplerimizin karşılanmaması,
*Geçici görevlendirmeler, nöbet ücretleri,
*Ek ödeme adaletsizlikleri,
*MHRS ve muayene yükü,
*Diş hekimlerinin sorunları,
*YÖK ve Sağlık Bakanlığı arasındaki farklılıklar nedeniyle üyelerimizin maddi ve manevi hakları zedelenmeye devam etmektedir.
Bu taleplerimiz yerine getirilene kadar her türlü hukuksal mücadele ve eylemliliği hayata geçirme konusunda kararlı olduğumuzu bildiriyoruz. İlk etapta 5-6-7 Kasım tarihli iş bırakma eyleminin ardından, gerektiği takdirde artan süre ve dozlarla eylemlerimize devam edeceğiz!
Tekrar açıklamak gerekirse “Eziyet yönetmeliğinin” iptali talebiyle 5-6-7 Kasım’da yapılacak iş bırakma eylemine, ülke genelinde aşağıdaki kadrolarda çalışan üyelerimiz katılacaktır.” ifadelerini kullandı.
Hekim Birliği Sendikası temsilcilerinden Dr. Selma Çukur ise konuya ilişkin yaptığı açıklamada, “Öncelikle sendikamız ve diğer sendikalarla bakanlıkla görüştü. 19 ekim'de Ankara'da miting yaptık, ancak hekimlerin sesi biraz az işitildi. Biz sisteme toptan karşı değiliz, doğru yönde devam etmeli, ancak hastaya hiçbir sorumluluk yüklememesi gelmeyen hastadan doktoru sorumlu tutması, doktora aşırı nöbet ve iş yükü yüklemesi nedeniyle eleştiriyoruz. Düzeltilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Ayrıca 1. basamağın asıl amacı, Aile hekimlerinin temel amacı hak sağlığını korumak olmalıdır. Aşılama vesaire hastalıkları oluşmadan önce önlemek daha da önemli. Bu nedenle de halk sağlığındaki birinci basamağı nöbet olmadan koruyucu sağlık hizmetinin daha güzel olabileceği şekilde bir sistem istiyoruz. Ayrıca, maaşların 3-4-5 kalem değil, tek kalemde insanlık, doktorluk meslek onuruna yakışır şekilde tek kalem maaş olmasını istiyoruz. Bunu, tüm sağlık sisteminde istiyoruz. Çeşitli bahanelerle, gelmeyen hastalarla bunun kesilmesini istemiyoruz. Amacımız bu, birlikte hareket edip, birlikte tüm halkımızla beraber halk sağlığı için bunu yapıyoruz.” şeklinde konuştu.
Hekim Birliği Sendikası temsilcilerinden Dr. Özgür Kordon ise yönetmeliğe yönelik tepkilerini yineleyerek, “Bolu Hekim Birliğinde Selma hocamla birlikte şube başkan yardımcılığı yapmaktayız. Bu aile hekimliğine yönelik çıkan yönetmeliği biz sonuna kadar reddediyoruz ve bunun geri çekilmesi için gereken neyse yapacağımızı buradan söylüyoruz. Şu anda 3 gün olarak başladığımız eylemin, bu yönetmelik düzeltilmezse, artarak devam edeceğini bildirmek istiyoruz. Aynı zamanda Selma hocamın söylediklerine katılıyorum. Onun görüşlerini paylaşıyorum.” ifadelerini kullandı.
Aile Hekimliği sistemindeki yeni yönetmeliğin sağlık hizmetlerinde aksamalara neden olacağı endişesini dile getiren Dr. Seymen Çarkır da, “Aile hekimliğinde çıkan yeni çıkan yönetmelik, ülkemiz son birkaç yıldır büyük bir enflasyonun içerisinde ve bu bizim ASM’lerin giderinide etkiliyor. ASM’ye aldığımız kalemler de bu ülkedeki şuanki enflasyon oranında değerlenen malzemeler. Yeni yönetmelikle bize verilecek olan bu gider ödemesinden kısılacak. Normal şartlarda hekimlerin reçetelerine hiçbir şekilde müdahale edilmemesi gerekiyor. Fakat yeni yönetmelik Aile hekimlerine ağrı kesici, mide koruyucu ve antibiyotik reçetelerinde, eğer bulundukları şehirde ortalamasından fazla yazılırsa kesintiye gideleceği söyleniyor. Bunun bir şekilde aile hekimlerinin reçetesine müdahale olduğunu düşünüyorum. Bence bundan mutlaka vazgeçilmeli. Aile hekimlerinin, vatandaşın değerlendirmesi bu yeni yönetmelikte baya büyük bir öneme sahip. Önceden sadece olumsuz yorumlarla ilgili düzeltme yapmamız gerekirken, vatandaşın yorumu bizim maaşımızı etkileyen önemli kalemlerden olacak. Bence bir sağlıkçıyı ancak yöneticisi bu konuda değerlendirebilir. Vatandaşın değerlendirmesi tabiki olumlu ama yeterince bu konuda yeterli bilgi ve donanıma sahip olmadıklarını düşünüyorum. Yorumlarının çokta etkili olacağını düşünmüyorum.” diyerek yönetmeliğin geri çekilmesi çağrısında bulundu.
SES Bolu Şubesi'nden Yönetmeliğe Sert Tepki
SES Bolu Şubesi de yeni yönetmelikle ilgili olarak sert eleştirilerde bulundu. Açıklamada, “SES Bolu Şubesi olarak yıllardır sağlıkta ticaret ölümdür diye haykırıyoruz. Bu son gelen yasada sağlığı tüccarlığa çeviriyor. Biz hekim, hemşire, ebeyiz, tüccar değiliz. Biz sadece bu alanlarda kendimizin cebimiz için değiliz, sadece para için buralarda değiliz. Halkımızın eşit ulaşılabilir, nitelikli bir sağlık hizmeti alması için mücadele ediyoruz. Bu yasayla halkımızın belirli ilaçları karşılamayacak. Ayda belirli bir şey yıllık yediden fazla hastaneye gideceği doktoruna gidemeyecek, tedavi alamayacak. Yani eziyet yasası diye adlandırdığımız bu yönetmelik, bizlere iş yükü, gelir kaybı, sağlık hizmeti alan halkımıza da getirecek, ücret para ve sağlığın daha zor alınmasını getiriyor. Biz sadece sağlık emekçisi değil aynı zamanda sağlık hizmeti alanlarız, bu mücadeleyi hep beraber yan yana devam ettirip, bu eziyet yasasını buradan püskürteceğiz. Bakın sağlıkta ticaret bu konuda geçen hafta bebek katliamlarıyla gün yüzüne çıktı. Eğer sağlıkta ticareti engelleyemezsek bu katliamlar, bu ölümler devam edecek.” ifadelerine yer verildi.
Türk Sağlık-Sen Destek Veriyor
Türk Sağlık-Sen İl Başkanı Furkan Özbek ise, “Türk Sağlık Sen Türkiye kamu sembolü il başkanı olarak, bizlerin aile hekimleri derneğimizin yanında durarak aile hekimlerimize ve aile sağlığı çalışanlarımıza her türlü desteği vermekten geri kalmayacağımızı ve yanlarında olacağımızı ifade ettik. Bizler onlara destek amaçlı Aile hekimlerimize ve Derneği Başkanı Faruk Karslı’nın bizlerden destek talebine yanıt vererek onlara destek amaçlı bu iş bırakma eylemlerinde yanlarında olarak onlara her türlü desteği Türk sağlık sen olarak vermeyi amaçladık. Aile hekimlerimizin ve aile sağlığı çalışanlarımızın memnun etmeyen maddeler konusunda yeniden düzenlemeye gidilmesi gerektiğini Türk sağlık sen olarak büyük ve güçlü bir sendikayız, etkin bir sendikayız. Bu bağlamda, aile kimileri derneği bizlerden bu talep ettiğinde bizim genel merkezimiz öncelikli olarak aile hekimlerimize her zaman desteğini gösterdi. Yerelde şube başkanları olarak, aile hekimlerimizin mahallesi çalıştığımız yanlarında olarak bu reçete konusu olsun, antibiyotik konusu olsun, mide koruyucu olsun. Kat sayıları olsun, cariler olsun. Aile hekimliklerinin her türlü yönetmenlikte değişimin istediği maddelerde biz yanlarında olarak onların yeniden ele alınmasını, bakanlığımızın aile hekimlerini ve aile sağlığı çalışanlarını tatmin edici bir şekilde yeniden algoritmik bir düzenleme yapılmasını kendilerinden talep ediyoruz. Bu konuda aile hekimlikleri ve sağlık çalışanlarımızın her zaman yanlarındayız.” dedi.
Hekim Birliği Sendikası,halk sağlığı ve sağlık çalışanlarının hakları için mücadelenin süreceğini belirterek, talepler karşılanana dek iş bırakma eylemlerine devam edeceklerini duyurdular.