Bolu İl Sağlık Müdürlüğü bağlı İzzet Baysal Kadın Doğum ve Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ünitesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Emine Güçer, bebeklere uygulanan işitme testi, topuk kanı, göz ve kalça muayenesi gibi tarama programlarının erken teşhisle hastalıkların önlenmesindeki rolünü anlatarak, diş sağlığı, otizm belirtileri ve motor gelişim takibine dair önemli uyarılarda bulundu.
Bolu İl Sağlık Müdürlüğüne bağlı İzzet Baysal Kadın Doğum ve Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ünitesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Emine Güçer, yeni doğan bebeklerin sağlık taramalarıyla ilgili kapsamlı bilgiler verdi. Dr. Güçer, doğumdan itibaren yapılan düzenli kontrollerin, bebeklerin sağlıklı gelişimi ve olası hastalıkların erken teşhisi açısından hayati önem taşıdığını belirtti.
"İlk Muayene Doğum Sonrası Yapılıyor"
Yeni doğan muayenesinin doğumdan hemen sonra başladığını ifade eden Dr. Güçer, şu bilgileri paylaştı: “Şimdi yeni doğan muayenesinde ilk olarak doğduğu gün muayenemizi yapıyoruz. Hatta bu muayeneler genellikle doğum salonunda oluyor. İlk gün muayenemizde çocukların emme refleksi, herhangi bir majör anomalisi var mı, genetik hastalığı düşündürecek bir görüntüde problem var mı diye bakıyoruz. Örneğin, Down sendromu olabilir, trizomi olabilir. Genel olarak bütün uzuvları tam mı, eli, ayağı, parmakları yerinde mi, kalbinde bir üfürüm var mı, oksijen değerleri nasıl, bunları değerlendiriyoruz.”
Bu ilk muayenenin ardından düzenli kontrollerin devam ettiğini belirten Dr. Güçer, “Sonrasında izlem aralıklı olarak sürdürülüyor. Birkaç gün içinde sarılık ve beslenme problemlerini değerlendiriyoruz. Sarılığa rutin olarak bakmıyoruz; önce gözle değerlendiriyoruz. Eğer sarı olduğunu düşünüyorsak tetkiklere başlıyoruz” dedi.
"İşitme Testi ve Topuk Kanı Alınması Zorunlu"
Yeni doğan dönemi tarama testlerinin önemine dikkat çeken Dr. Güçer, şu bilgileri paylaştı:
“İşitme testimiz var. Tarama testi olarak mutlaka bütün bebeklerimize işitme testi yapıyoruz. Bunun dışında topuk kanlarımız alınıyor. Bu kanlar, hastaneden taburcu olmadan önce ve sağlık ocağında beşinci gün olmak üzere iki kere alınıyor. Sağlık Bakanlığı’nın yapılmasını zorunlu kıldığı bu tarama testlerini erken yapmamızın sebebi, bu testlerle saptanan hastalıkların tedavi edilebilir olması. Örneğin, konjenital hipotiroidi, eğer erken tanırsak ve ilaç tedavisine başlarsak, çocuk zeka geriliği gibi olumsuz etkilerden korunabilir.”
"Göz ve Kalça Muayenesi İlk 3 Ayda Yapılmalı"
Dr. Güçer, yeni doğan dönemi takiplerinde göz muayenesi ve kalça ultrasonunun önemini şu şekilde açıkladı: “Yeni doğan dönemi taramalarından biri de göz muayenesidir. İlk 3 ay içinde yapılması ideal, hatta ilk ayda yapılabilir. Göz muayenesi, doğumsal göz hastalıklarını erken tespit etmek için çok önemlidir. Bunun yanında, kalça ultrasonumuz da doğumsal kalça çıkıklığını taramak için yapılır ve Sağlık Bakanlığı programı kapsamında yer alır.”
"Diş Sağlığı Erken Dönemde Başlar"
Bebeklerin diş sağlığının da takip edildiğini vurgulayan Dr. Güçer, şu bilgileri paylaştı: “Diş çıkarmaya bakıyoruz, dişimiz çıktı mı. Uygun şekilde çıktığımı, bunların hepsi sağlıklı bebek takibi. Bu süreçte dişlerin doğru şekilde takip edilmesi önemlidir. Diş çıktıktan sonra ailelere diş sağlığıyla ilgili önerilerde bulunuyoruz.”
"Yürüme ve Otizm Gibi Gelişim Süreçlerini Takip Ediyoruz"
Bebeklerin nöro-motor gelişim süreçlerinin düzenli olarak izlenmesi gerektiğini vurgulayan Dr. Güçer, şu bilgileri paylaştı: “Bebeklerin motor gelişim süreçlerini yakından takip ediyoruz. Örneğin, 2 aylık olduğunda başını tutmasını, 4-4,5 ay civarında dönmeye başlamasını, 6 aylıkken desteksiz oturmasını, 7 ayında artık destekle oturmaya tamamen geçsin istiyoruz ve 2 yaşa kadar yürümesini bekliyoruz. Yürüme sürecinde gecikme olduğunda, bu durumun altında yatan sebepleri araştırıyor ve ailelere gereken yönlendirmeleri yapıyoruz.”
Ayrıca otizm belirtilerinin erken fark edilmesi gerektiğine dikkat çeken Dr. Güçer, şu ifadeleri kullandı:
“Bebek izleminde otizm açısından da dikkatliyiz. Örneğin, çocuğun adı söylendiğinde tepki vermesi, göz teması kurması, sosyal etkileşimlerde bulunması önemli işaretlerdir. Eğer bir bebek uzun süre tablet, televizyon gibi ekranlara maruz kalıyorsa bu durum otizm belirtilerini artırabilir. Ailelere bu konuda rehberlik ederek hırçınlık, avutulamayan ağlama veya sosyal etkileşim eksikliği gibi belirtileri yakından izliyoruz.”
"Demir ve D Vitamini Takviyeleri Rutin Olarak Veriliyor"
Türkiye'de demir eksikliğinin yaygın olduğunu ifade eden Dr. Güçer, şu bilgileri aktardı: “4 ay civarında demir eksikliği açısından bebeklere demir takviyeleri veriyoruz. Bu, tarama programlarının bir parçasıdır. Ayrıca, doğumdan itibaren D vitamini takviyesine başlıyoruz. Sağlık ocakları, demir ve D vitamini preparatlarını ailelere ücretsiz olarak temin ediyor.”
"Ek Gıdaya Geçiş Süreci Hassasiyet Gerektiriyor"
Bebeklerin ek gıdaya geçiş süreçlerine de değinen Dr. Güçer, şu önerilerde bulundu: “Ek gıdaya genellikle beşinci ya da altıncı aylarda başlıyoruz. Ancak bu süre bebeğin kilosuna ve gelişimine göre değişebilir. İlk başlanan besinler, uygun pozisyon ve uygun kaşık seçimi gibi detaylar önemlidir. Ayrıca, yatarak beslenmemesi gerektiğini ve boğulma riskine karşı dikkatli olunması gerektiğini vurguluyoruz.”
"Erken Müdahale Hayat Kurtarır"
Son olarak, yeni doğan dönemindeki taramaların amacını açıklayan Dr. Güçer, şu ifadeleri kullandı:
“Yeni doğan taramalarındaki amaç, tedavi edilebilir hastalıkları erken teşhis ederek kötü sonuçların önüne geçmektir. Tarama testleri, hayat boyu çocuğun sağlıklı bir şekilde gelişmesine katkı sağlar. Ailelerimizin bu taramaları ve kontrolleri aksatmaması, çocuklarımızın geleceği için çok önemlidir.”