Bolu Adliyesi ve TOBB Bolu İl Kadın Girişimciler Kurulu işbirliğinde ‘Aile Hukuku ve Kadına Şiddet Suçları Soruşturmalarısemineri yapıldı.

Bolu Adliyesi ve TOBB Bolu İl Kadın Girişimciler Kurulu’nun ortaklaşa düzenlediği ‘Aile Hukuku ve Kadına Şiddet Suçları Soruşturmaları’ semineri Bolu Ticaret ve Sanayi Odası’nda gerçekleşti.

Seminere, Ak Parti Bolu Milletvekili Arzu Aydın, Bolu Cumhuriyet Başsavcısı Önder Yaman, Bolu Valisi Ahmet Ümit’in eşi Şengül Ümit, Cumhuriyet Savcısı Gülperi Cicili, Cumhuriyet Savcısı Gökhan Yaman, Bolu TSO Başkanı Türker Ateş ve kadınlar katıldı.

“ARTIK KADINLARIMIZI ŞİDDETİN PENÇESİNE KURBAN ETMEK İSTEMİYORUZ”

Seminer öncesinde ilk konuşmayı yapan TOBB Bolu İl Kadın Girişimciler Kurulu Başkanı Emine Yüce, kadının toplumdaki en büyük zenginlik olduğunu ifade ederek kadına şiddeti lanetledi:

Bugün, çok önemli bir konuda toplumun kanayan yaralarından birisine parmak basmak üzere bir aradayız. Nüfus olarak toplumumuzun yarısını oluşturan kadınlarımızın 400’ün üzerinde bir kısmını 2018 yılı içinde uygulanan şiddet sonucu kaybettik. Bunu derin bir üzüntü ile ifade etmek istiyorum. Kurdukları ama gerçekleştiremedikleri hayalleri ile birlikte hayata veda eden kadınlarımız, yüreğimizde, toplumumuzun vicdanında onarılmaz yaralar açarak aramızdan ayrıldılar. Yapılan araştırmalar, her 3 kadınımızdan birinin fiziksel ya da cinsel şiddete maruz kaldığını gözler önüne seriyor. Yaşadıkları ruhsal çöküntü nedeniyle hayata tutacak dallarını yitiren kadınlarımız, intihar etme eylemine giriyor. Kadınlarımızın olmadığı bir toplum, bir kanadı olmadan uçmaya çalışan bir kuştan farksızdır. Yaşı, dili, dini ne olursa olsun, kadınlarımız toplumuzun en büyük zenginliğidir. Kadınlarımıza uygulanan şiddetin her türlüsünü lanetliyor, artık hiçbir kadınımızı şiddetin pençesine kurban etmek istemiyoruz.

“BİZ ANCAK BERABER OLURSAK VAR OLURUZ”

Daha sonra Ak Parti Milletvekili Arzu Aydın ise kadına şiddetin tüm insanlar tarafından doğru şekilde algılanması gerektiğine vurgu yaparak, “‘Kadın’ ve ‘kadına şiddet’ söz konusu olduğu zaman belki en çok üzüldüğümüz nokta; en ufak bir vakada, ‘şu türlü giyinmiş kadın’ ya da ‘bu partili kadın’ ayrımı olmaması gereklidir. Kadına şiddet bir vakadır. Bütün söylemler, kadının şiddete uğraması ama bunu getiren olgular üzerinden yüründüğü zaman gerçeğe varmanın imkânı yok. Bu da bir olgudur ve bu olgunun somut verilerinin değerlendirilmesi gerekiyor.

Anlatmak istediğim; kadına şiddet olgusunun, tüm insanlar tarafından doğru şekilde algılanması ve bazı politikalara ya da sebeplere bağlanmaması gerektiğidir. ‘Çalışan kadın, çalışmayan kadın, başı örtülü kadın, başı açık kadın’ diye ifade eden zihniyete karşıyım. ‘Kadının adı yok’ diye başlayan cümlelere karşıyım. Hani o kağnısını ağır ağır çeken Elif Anaların, Osmanlı’dan gelen Hayme Anaların kökünden gelen kadınların, bugün sürekli kadın kimliği üzerinden konuşulmasına karşıyım. Bunları sürekli dillendirelim, söyleyelim. Kadına şiddet konusunda insanları bilinçlendirelim. Ancak bunu söylerken, ‘bu bir politikadır, getirimdir, çıkarımdır’ sonucuna gitmeyelim. Vakayı doğru tespit, çözümü doğru tespit. Bunun, yalnızca Türkiye’nin sorunu olduğunu düşünmeyelim. Bugün Avrupa’da kadına uygulanan şiddet, belki ülkemizde uygulanan şiddetin yarısından fazladır. Bunun ne eğitimle ne de bulunduğunuz coğrafya ile bağlantısını kurmak mümkün değildir.

Kadın kadını yüceltendir. Kadın kadının destekçisidir. Biz, ancak beraber olursak var oluruz” dedi.

Konuşmaların ardından Bolu Cumhuriyet Başsavcısı Önder Yaman, Cumhuriyet Savcıları Gülperi Cicili ve Gökhan Yaman tarafından yapılan sunumlar ile ‘Aile Hukuku ve Kadına Şiddet Suçları Soruşturmaları’ semineri verildi.

Editör: TE Bilisim