Sayın Okurlar;

İnsanoğlunun en büyük ve güçlü silahı, kullanmasını bilene Yüce Yaratan’ın bahşettiği aziz akıldır. Ancak bu muazzez aklı kullanmasını bilmiyorsak pek tabii Allah insanların üzerine pislik yağdıracaktır.

Sayın Okurlar;

Giresun ilimizi vuran büyük sel felaketi hepimizi ziyadesiyle üzmüştür. Ancak insanoğlu girmeden evvel çıkmayı da düşünmeli, planlı ve metotlu çalışmayı da asla ve asla göz ardı etmemelidir. Ben bu cümleyi yazılarımda zaman zaman çok geçiririm.

Sayın Okurlar;

İnsanlar kalkar, ırmak ve dere kenarlarına ev kurarlarsa sonucuna da katlanmasını bilmelidirler. Deyimlerimizde olduğu gibi ateş yakar, su boğar gerçeği vardır. Bundan böyle bildiğim kadarıyla, evvela sebepler bulunur, sebepleri düşünülür, buradan hareket edilir. Sebebi görmeyen kafa netice itibariyle kalkar sonuçları tedavi etmeye başlar. Böyle olunca da iş işten çoktan geçer. İnsanoğlu (afaki, hissi, fevri dolayısıyla havaleli) ne zaman bir işe başlamışsa başarıyı elde etmesi mümkün olmamıştır. Yani Anadolu Türkçesiyle konuşursak (atarımla, tutarımla, bin bir türlü şamatayla ve gösteriş açısından “desinler”e gitmekle) başarı elde edemez. Sözün manası varsa bu zaten gök kubbede çınlar. Yoksa rezil rüsva olur gider. Ben derslerime girdiğim zamanlarda şu cümleyi birçok öğrencime yazdırmışımdır: (Musiki dinleyene, terbiye alana, söz de adam gibi adam olana söylenir.) Bütün bu konuları başarıya götürebilmek için şu soruya da çok dikkat etmek gerekir: Konuşan, dinleyen ve muhataplar kimdir ve ne kabiliyettedirler?