Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Bolu İl Başkanı Kazım Karsu, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü nedeniyle yaptığı açıklamasında, “Umuyorum gelecek 10 Ocak’tan itibaren daha güzel bir Türkiye, daha güçlü bir medya, herkesin sosyal güvenlik haklarının olduğu, ayrıldığı zaman kıdem tazminatını alabileceği, siyasi otoriteyi ve siyasetçileri özgürce denetleyebilecekleri bir düzeni hep birlikte getireceğiz" dedi.

 CHP Bolu il başkanı Kazım Karsu, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü nedeniyle kutlama mesajı yayımladı. Başkan Karsu’nun mesajında şu ifadeler yer aldı:

“YÜZLERCE GAZETECİNİN İŞSİZ OLDUĞUNU BİLİYORUZ”

"Bu sorunların siyaset kurumu tarafından yeterince ele alındığını ve değerlendirildiğini düşünmüyorum. İzlenen ekonomik politikanın pek çok sorun yarattığını, döviz ve faiz eksenli bir ekonominin yatırım, üretim ve istihdam eksenli bir politikaya dönüşmediği sürece işsizlik yarattığını biliyoruz. Bu yüzden yüzlerce gazetecinin işsiz olduğunu biliyoruz. Haber peşinde koşan, toplumu bilgilendirmek isteyen kişilerin işsiz kalması gerçekten de dramatik bir tablodur. 1997 yılında yıpranma hakkını elde ettiniz, 24 saat çalışıyorsunuz, karda kışta çalışıyorsunuz, yağmurda, çamurda çalışıyorsunuz, savaş meydanlarında görev alıyorsunuz, terörle mücadeleyi yapan insanlarla beraber yeri zamanı geliyor haber yapmak için birlikte çalışıyorsunuz, koşturuyorsunuz, sel oluyor, fırtına oluyor yine sizler ordasınız ve bir yıpranma hakkınız var bu hak elinizden alındı 2008 yılında. Daha sonra yine sizin mücadelenizle bu hak teslim edilmek istendi ama basın kartına bağlandı. Bu da haksız bir uygulamaydı. Anayasa Mahkemesine gittik Anayasa Mahkemesi bunu iptal etti. Yeni bir düzenleme yaptılar eski düzenlemeyi aratmıyor dolayısıyla biz yine Cumhuriyet Halk Partisi olarak sizin hakkınızı savunmaya tüm hızıyla devam edeceğiz.”

“MEDYA VESAYETİ KABUL ETMEZ, ETMEMESİ GEREKİR”

“Çağdaş demokrasilerde medya yasama, yargı ve yürütme dışında dördüncü güç, dördüncü erk olarak tanımlanmıştır. Keşke bizde de böyle olabilse. Yasama, yargı ve yürütme dışında medyada demokrasinin ana omurgasını oluşturan temel kurumlardan biri olarak kabul edilse. Yasama, yargı ve yürütme vesayeti kabul etmiyor. Vesayet altında olan bir yasama, bir yürütme, bir yargı demokrasiyi yeteri kadar işletemez. O nedenle anayasalarda yasama, yargı ve yürütmeyi yer almakla birlikte medyanın özgürlüğünün de anayasada yer aldığını görüyoruz. Neden? Çünkü medya da vesayeti kabul etmez, etmemesi gerekir. Vesayet altındaki bir medyanın halka doğru haber vermeyeceğini biliyoruz, gerçekleri yansıtmayacağını biliyoruz. O nedenle bizim anayasamız da medyayla ilgili özel düzenlemeler getirmiştir."

“10 OCAK ÇALIŞAN GAZETECİLER GÜNÜNÜZ KUTLU OLSUN”

"Umuyorum gelecek 10 Ocak’tan itibaren daha güzel bir Türkiye, daha güçlü bir medya, vesayetten arınmış bir medya, herkesin sosyal güvenlik haklarının olduğu, ayrıldığı zaman kıdem tazminatını alabileceği, siyasi otoriteyi ve siyasetçileri özgürce denetleyebilecekleri bir düzeni birlikte getireceğiz. 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Gününüz kutlu olsun.”

 

Editör: TE Bilisim