Bolu Bağışçılar Vakfı Başkanı Şerafettin Erbayram için Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi Kongre Merkezi Bordo Salon’da ahde vefa ve şükran programı düzenlendi.
ÖMER ÇETİNASLAN
Bolu Platformu tarafından Şerafettin Erbayram onuruna düzenlenen ahde vefa ve şükran programına, Tarım ve Orman Bakan Yardımcısı Fatih Metin, Bolu Vali Yardımcısı İlhan Turgut, Bolu Belediye Başkan Yardımcısı Rasim Özdemir, İzzet Baysal Vakfı Başkanı Ahmet Baysal, Bolu Platformu Başkanı Orhan Uçar, önceki dönemde Bolu’da görev yapmış valiler, siyasi parti ve sivil toplum kuruluşu temsilcileri ile çok sayıda Bolulu katıldı.
Programda ilk olarak Şerafettin Erbayram’ın biyografisi okundu ve sinevizyon gösterisi sunuldu.
Programda ilk konuşmayı, Bolu Platformu Başkanı Orhan Uçar yaptı. Uçar şöyle konuştu; “Şerafettin Erbayram Abimi, 30 yıl önce İstanbul’da yaşayan Bolulu iş insanları olarak kurduğumuz BOSİAD derneğine üye olmak teklifini getirdiğimde hiç düşünmeden kabul etti. İlk tanışmamız öyle oldu. Daha sonra 2001 yılında İzzet Baysal Vakfında birlikte güzel görevler yaptık, hizmetler yaptık. Daha sonra Bağışçılar Vakfında bu devam etti. En son Bolu Platformumuza da katılarak, danışma kurulu üyesi olarak birlikte hizmetlerimize inşallah devam edeceğiz. Bizim Şerafettin Abi ile yollarımız hep Bolu’ya hizmette kesişti. İnşallah böyle devam edecek diyorum. 30 yıldır tanıdığım Şerafettin Abimi, bana nasıl tanırsınız diye sorsanız, ben şöyle derim; Şerafettin Abiyi yüreği, gönlü zengin gördüğümü söylerim. Tevazu sahibi olduğunu, işine bağlı ve disiplinli ve işini kurallarını yerine getiren biri olarak gördüğümü söylerim. En önemlisi bilgilerini ve birikimlerini insanlarla paylaşmaya çok önem verdiğini söylerim. Bir insan için başka ne söylenebilir ki.”
Daha sonra konuşmasını yapan Tarım ve Orman Bakan Yardımcısı Fatih Metin, Erbayram’dan övgüyle bahsetti. Metin şunları söyledi; “Şerafettin Erbayram Bolu Aşığı bir abimiz. Bir çok ilki gerek Bolu’da, gerekse, Türkiye’de hayata geçirmekle kalmamış, sektöre dönüşmesini temin ederek sayısız hemşerimize iş ve aş kapısı açmıştır. Şerafettin Erbayram Abimiz, yakından tanımayanlara göre yalnızca bir işadamı olarak değerlendirilebilir. Şerafettin Abinin derdi, bir işadamı gibi yalnızca, para kazanmak olsaydı, çok daha fazlasını kazanırdı. Şerafettin Abi, para kazanmaktan daha ziyade, ülkemize, Bolu’muza kazandırmanın peşinden gitmeyi tercih etmiş. Gençlere, sahte Amerikan rüyasının naylon kahramanlarından rol model göstereceğimize, hayallerinin peşinden giden ve onları bir bir gerçekleştiren Şerafettin Abimiz gibi, kendi yaşayan değerlerimizi de örnek göstermemiz gerekir. Herkesin tavukçuluktan para kazanıp, kazançlarını arttırdığı bir dönemde, kolayı seçmemiş, hindi eti yeme alışkanlığı olmayan Türkiye’ye, hindi eti yedirmek için yola çıkarak bir marka meydana getirmiştir. Hindi etinin Türk Ailelerinin sofralarında yer almasını sağlamış bir öncüdür. Kabuksuz kabak çekirdeğini Türkiye’ye getirip, Bolu Çiftçisine ektirerek, yeni bir ürünün tanınmasına ve yerleşmesine vesile olmuş, bir değerdir Şerafettin Abi. Saanen keçisinin Tarım Bakanlığı ve üniversiteler daha önce birçok memlekette denemiş ancak, yerleşmesini sağlayamamışken, cebinden servet harcayıp, 10 binlerce kilometre Avrupa’da yol yapmış, Türkiye’nin her köşesine gitmiş, teknik ekiplerini yollamış, uzmanlar getirerek Saanen Keçisine Bolu’da bir marka haline getirmeyi başarmıştır. Keçi sütü anne sütüne en yakın süt olduğu için sütü olmayan bebekli anneler özellikle süt alerjisi olan bebekler için keçi sütü ararken, herkes tarafından kendisine önerilen bir isim var, o da Şerafettin Erbayram.”
Fatih Metin’in ardından İzzet Baysal Vakfı Başkanı Ahmet Baysal konuşmasını yaptı. Baysal, “Ben Şerafettin Kardeşimin hayat hikayesini biliyorum. Fakat burada şunu gördüm, ben hiçbir zaman onunla mukayese edilemeyeceğimi anladım bu gece. Çünkü kendisi Boluluların iftihar edebileceği ve dünyanın da örnek alabileceği bir müteşebbis olarak karşıma çıktı. Ben bu kadar güzel ve derinliğine takdim edilebileceğini yakinen tanıdığıma rağmen bugün anladım. Çünkü ben hiçbir zaman bir müteşebbis olmadım. Benim başımda bir amcam vardı Allah rahmet eylesin her zaman sevgi ve şükranla anıyorum. Ben ancak onun gösterdiğini yaptım, ben ancak onun izinden gittim. Ben kendim hiçbir şeye teşebbüs etmedim. Halbuki Şerafettin Erbayram’ı görüyoruz, Bolu’ya ne katkılar getirmiş. Kendisi için değil, Bolu Halkına, Bolu Köylüsüne zenginlik getirmiş, Bolu Köylüsünü patron yapmış. Bunları zaten daha önce biliyordum ama bugün kusura bakmasına ama benim suratıma bu gerçekler şak diye vurdu. Şerafettin Bey benden 7 – 8 yaş daha genç olmasına rağmen benden daha fazla işler yapacak güçte birisi. Kendisini bütün bu çalışmalar için tebrik ediyor, uzun ve sağlıklı nice güzel günler temenni ediyorum.” şeklinde konuştu.
Törende son konuşmayı Şerafettin Erbayram yaptı. Bolu için çalışmaya devam edeceğini ifade eden Erbayram, “Ben benim için yapılan tüm konuşmaları bir ikaz olarak aldım. Rahatsızlığım olsa da Bolu için çalışmaya devam edeceğim. Biz ziraatçılar olarak bir araya geldiğimizde köyden kentten konuşuruz. Bunun için gerek Bağışçılar Vakfı, gerekse benim şahsi bürom, Bolu’nun araştırmacı bir il olmasını istiyoruz. Araştırma bir sanattır. Araştırmadan yapılan her işin sonu risk oluyor. Onun için gençlerden araştırmacı olmalarını istiyoruz.” dedi.
Şerafettin Erbayram onuruna düzenlenen ahde vefa ve şükran programı Zekai Tunca konseri ve plaket töreni ile sona erdi.
