2021 yılı “Türkiye Afet Eğitim Yılı” münasebetiyle İlimizdeki afet risklerini tanımlamaya ve azaltmaya yönelik hedef, strateji ve eylemleri belirlemek amacıyla İl Afet Risk Azaltma Planı (İRAP) Bilgilendirme Toplantısı Bolu Valisi Ahmet Ümit’in başkanlığında yapıldı.
İçişleri Bakanlığı tarafından 2021 yılının “Türkiye Afet Eğitim Yılı” ilan edildiğini belirten Vali Ümit, “Toplumda afet bilincinin gelişmesi ve yerleşmesi için Afet Farkındalık Eğitimleri yapılmalı, afet bilgilerinin kalıcılığı sağlanmalı ve davranış haline getirilmelidir" dedi.
HABER: ÖMER ÇETİNASLAN
İçişleri Bakanlığınca hazırlanan İRAP Projesinin amacından bahseden Vali Ümit, “Ülkemiz, coğrafi konumu nedeniyle deprem başta olmak üzere birçok afetlerle karşı karşıya. Şimdiye kadar hep deprem üzerinde durduk ancak olay sadece deprem, değil afetler. Vatandaşlarımızı afet öncesi, süresi ve sonrası hakkında bilgilendirmek, afet farkındalığı oluşturmak, afet bilincini geliştirmek, afet bilincini hayat biçimi haline getirmektir. Bu çalışmanın 2021 yılında, geleceğimize yönelik olarak yapacağımız en önemli çalışmalardan bir tanesi olduğunu ifade edebilirim. Daha çok deprem endeksli ilerleyecek ancak bu çalışma tüm afetleri kapsıyor. 2019 yılında, ülkemiz genelinde 23 bin 481 tane deprem olmuş. 2020 yılında ise 33 bin 824 deprem olmuş. Baktığımızda bir önceki yıla göre 2020 yılında ülkemizdeki deprem sayısı %43 artmış. 2021 yılında, bugün itibariyle de bin 387 tane deprem meydana gelmiş. Maalesef fay hattının tam üzerindeyiz ve ilimizde de zaman zaman deprem oluyor. O yüzden tehlikenin tam üzerinde oturuyoruz” şeklinde konuştu.
“AFETİ ÖNLEYEMEYİZ ANCAK ETKİLERİNİ AZALTMAK MÜMKÜN”
Afetleri önleme imkânı yoksa da zararlarının minimize edilebileceğini vurgulayan Vali Ümit, "IRAP çalışmaları kapsamında İlimizde başlatılacak ve etkin şekilde sürdürülecek olan afet eğitim seferberliği ile vatandaşlarımızın afet bilinci edinmelerine katkı sağlanacaktır. Şimdiye kadar bu şekilde toplu bir eğitim faaliyeti olmamıştı. Ancak bu sene inşallah bunu yapacağız. Afetleri tümüyle önlemek elimizde değil ancak afetlerin etkilerini azaltmak bizim elimizde. Tedbirleri geliştirip, önceden hazırlığımızı yaparsak mutlaka etkiler azalacaktır. Bu toplantının en önemli amaçlarından bir tanesi; farkındalık oluşturmaktır. Afetlerden korunmanın ilk yolu ise, bilgi ve bunu bir yaşam biçimi halinde getirmektir. Afetlerden korunmak istiyorsak öncelikle konu ile ilgili bilgimiz olması lazım. Öncesinde, sonrasında ve afet süresince neler yapılmalı bilmeliyiz ve afeti öncelikli tutmalıyız. Netice olarak; edinmiş olduğumuz bilgileri de yaşam biçimi haline getirmeliyiz” diye konuştu.
“BOLU’DA TÜM VATANDAŞLARIMIZA ULAŞMAK İSTİYORUZ”
Proje kapsamında, Bolu’da tüm vatandaşlara afet eğitimi verilmesinin hedeflendiğini belirten Vali Ümit, “Deprem, bu memleketin bir gerçeği. Bununla yaşamayı öğrenmek durumundayız. Toplumda afet bilincinin geliştirilmesi için en temel çalışma Afet Eğitimi’dir. Bu kapsamda İçişleri Bakanlığı, 2020 yılını Afetlere Hazırlık Yılı ilan etmiş. 2021 yılın ise Afet Eğitim Yılı olarak ilan etmiştir. Bu kapsam valiler, kaymakamlar, vali yardımcıları, kamu kurum ve kuruluşlarının temsilcileri, üniversiteleri ve STK’lar, 50 tane meslek odası ve toplamda 64 kurumla iş birliği yapılarak, yılsonunda inşallah 51 milyon insanımız eğitilmiş olacaktır. Orantılı olarak; depremle kötü hatıraları olan ve her an depremle karşı karşıya olan bir kent olarak bütün vatandaşlarımızı bir şekilde eğitimden geçireceğiz. Afetlerle ilgili bilinç oluşturmak için her vatandaşımıza ulaşmak istiyoruz” ifadelerini kullandı.
“AFET SIRASINDA ANALİZ YAPABİLECEK DURUMDA OLMALIYIZ”
Vali Ahmet Ümit son olarak, afetler ile ilgili önceden alınabilecek tedbirlerin önemine değinerek, “Bir afet sırasında, öncelikle afet analizi yapabilecek durumda olmalıyız. Bunun için alan ile ilgili avantajlar ve dezavantajların bilinmesi lazım. Örneğin; deprem sırasında öncelikle ayakta kalabilmenin yollarını önceden bilmeliyiz. Belki de bunun için hiçbir fırsatımız olmayacak ama en azından arkamızda duran bir dolabın üzerimize düşmesiyle başımıza bir şey gelirse insan hakikaten üzülür. Böylesine önlenmesi mümkün olan bir eylemi, önceden tedbir alıp önleyemediysek kendi kendimize de sorumlu oluruz” dedi.
