İYİ Parti Bolu İl Başkanı Ahmet Örnekbaş, 2 yıldır yürüttüğü İYİ Parti Bolu İl başkanlığı görev sürecini değerlendirdi. Örnekbaş; “Yaklaşık 2 yıla yakın dönem zarfında iki tane seçim gerçekleşti; birincisi genel seçimler ikincisi de 2019 Mart ayında gerçekleşen yerel seçimler. Genel seçimlerde partimizin yeni kurulmuş olmasına rağmen % 10 gibi bir oy alıp 5 milyonun üzerinde bir oyla başarılı çıktığını değerlendiriyorum. Bizim partimiz gerçekten kuruluş aşamasında, teşkilatlanmasında çok büyük zorluklar yaşadı. Fakat milletimiz bu zorlukları bir kenara bırakıp, İYİ Parti’ye gerçekten gönülden destek verdi. İyi Parti'nin Türk siyasetinde olması gerektiğine inandı. Bu oylar, bu anlama geliyor. Biz de bu oyları karşılıksız bırakmamaya çalışıyoruz” dedi.

Haber: Aslı Akış

İYİ Parti Bolu İl Başkanı Ahmet Örnekbaş, geçtiğimiz hafta gerçekleştirilen İYİ Parti Bolu 2. Olağan İl Kongresinde yeniden güven tazeledi. Örnekbaş, tarım, ekonomi, işsizlik, turizm ve sanayiye dair önemli açıklamalara bulundu.  İYİ Partinin Türkiye’yi israf ekonomisinden kurtarıp verim ekonomisine geçireceğini söyledi. Sanayide bir gelişme olmadığına da dikkat çeken Örnekbaş tarımın yok edildiğini de ifade etti.

“İYİ PARTİ TÜRKİYE İÇİN GERÇEKTEN İYİ ŞEYLER YAPACAK”

İyi Parti’nin Türkiye için iyi işler yapacağının altını çizen İyi Parti Bolu İl Başkanı Ahmet Örnekbaş; “Millet Meclisi'ndeki çalışmalarda ülkemizde yanlış giden şeylerin, hatalı olan kolların takipçisi oluyoruz. Bunlarla ilgili soru önergeleri ve yasa teklifleri İyi Parti grubu tarafından sürekli Büyük Millet Meclisi'nin gündemine, basına taşınıyor. Türkiye'nin gündeminde bu konular da tartışılıyor. Vatandaşlar bizi takip ediyor yani öyle düşünüyorum. Fakat tabii sayısal çoğunluk şu anda AK Parti hükümetinin olmasından dolayı bu bizim önerdiğimiz milletimize, halkımıza yararlı olan konuda yasallaşmıyor ama inşallah önümüzdeki süreçlerde parlamenter aritmetiği değiştiği zaman veya başka bir sistemle de gelirse İyi Parti Türkiye için gerçekten iyi şeyler yapacak. Türk insanı için çok güzel işler yapacak” dedi.

“İSRAF EKONOMİSİNDEN TÜRKİYE'Yİ KURTARIP VERİM EKONOMİSİNE GEÇMEK İSTİYORUZ”

Türk insanı mutlu ve mesut, zengin ama kültürüne milli değerlere sahip hayatına devam edecek. Şu anda üzülerek söylüyorum; ekonomik anlamda hayat pahalılığı almış başını gidiyor. Yani orta bir ailenin ev geçindirmesi gerçekten zor. Market fiyatları, elektrik, doğalgaz vesaire bu tür fiyatlar insanların cüzdanlarını yakıyor. Şimdiye kadar belki AK Parti iktidarının ilk yıllarında olumsuz etkilenmiyordu. Derviş politikalarının, 57. hükümet döneminde alınan kemer sıkma politikaları neticesinde ve dünyadaki ucuz dolar bolluğu sayesinde ne olmuş oldu; insanlar rahat bir hayat sürdü, işte ev alabildi, belki daire alabildi, efendime söyleyeyim otomobil alabildi, ama şu anda otomobiline yakıt alırken zorlanıyor, o evde otururken dediğim gibi bu faturayı öderken zorlanıyor ya da mutfağına bir şeyler almak isterse çoluk çocuğu ya da kendi yaşamı için elzem olan besin maddelerini almak isterken de çok zorlanıyor. Biz bu zorlanmayı bitirmek istiyoruz. İsraf ekonomisinden Türkiye'yi kurtarıp verim ekonomisine geçmek istiyoruz.

“MİLLİ TARIMIMIZ YOK EDİLDİ”

Tarım konusunda sıkıntılar olduğunu belirten Örnekbaş; “Bakın milli tarımımız yok edildi. Tarım alanlarımız hızla betonlaştı, şehirleşme modellerimiz yanlış. Aslında hükümet beton ekonomisine yöneldi. Biz şehirleşmeyi bina yapımlarını doğru buluyoruz ama bu şekilde vahşice talan edilir gibi bir şehirleşme modeline de karşıyız. Bolu’da bile bunun örneklerini gördük: Mesela yakın mahallelerimizde hayvancılık ve tarımla uğraşan vatandaşlarımız bu şehirleşme baskısından bu faaliyetler ile uğraşamaz hale geldiler. Bunlar aslında gelişmiş ülkelerde bu şekilde olmuyor. Hollanda'da şehirle hayvancılık tarım bir arada yürüyebiliyor, Amsterdam’da, Belçika'da, değişik ülkelerde gördük, şahsımda gezdim, buraları inceledim. Dolayısıyla biz burada bir tabir var: Vur deyince öldür. Vur deyince öldürdük. Yakın merkezlerimiz Bolu için söylüyorum tarım ve hayvancılıktan uzaklaştı. Aslında bütün Türkiye'deki 81 vilayet için de söylenebilir. Yanlış politikaların sonucu biz tarım ve hayvancılıktan vazgeçemeyiz. Çünkü artık gelecek Türkiye'sinde tarım ve hayvancılık ve su özellikle çok stratejik silah haline gelecek ve geliyor zaten. Biz bir takım ürünleri etinden samana kadar ithal ediyoruz. Gübreyi ana maddeden ithal ediyoruz. Yem hammaddelerinin birçok kısmını ithal ediyoruz. İlaç vesaire yine hep dışa bağımlıyız. Bunlarla şu beğenmediğimiz tarımı da yürütmeye çalışıyoruz. Bunların çaresi olarak milli bir tarım politikası, tarım planlaması yapılması lazım. İşin uzmanlarına verilmesi lazım. Maalesef üzülerek görüyoruz ki bu alanda da iş uzmanlara verilmiyor. Sadece benim Dünya görüşümden, benim kampından insanlar burada çalışsın, amir olsun, müdür olsun, yönetsin. Bu yanlış, hangi görüşten olursa olsun o işi en iyi yapan, liyakat sahibi insanları, kadroları biz hayata geçirmek zorundayız. Geçirmezsek tarımda hayvancılıkta geldiğimiz durum gibi her alanda geliriz. Tarım hayvancılık böyleyken sanayi çok mu?” şeklinde konuştu.

“SANAYİDE DE BİR GELİŞME OLMADI”

Sanayi alanında bir gelişme olmadığını, eski sanayi tesislerinin biraz geliştirilerek kullanıldığını aktaran Örnekbaş; “Sanayide de bir gelişme olmadı. Çevremize baktığımız zaman Bolu olsun İzmit, Kocaeli, Ankara sanayi bölgelerini incelediğim zaman bunların bir kısmının 70'li 80'li 90'lı yıllarda hayata geçirildiğini o sanayi tesislerinin belki biraz daha geliştirilerek bugünkü Türk ekonomisinin lokomotifi olduklarını düşünüyorum. Ama ben bakıyorum çok büyük holding sahiplerimizin, hükümete de yakın olmayanların, özellikle bir yatırıma girmekten korktukları düşünüyorum. Türkiye'de sanki 5 tane 6 tane iş adamı, müteahhit varmış gibi bütün işler, askeri ihaleler, yol, köprü, havaalanı yapımı belli insanlara adeta ısmarlama sipariş, ihale şeklinde ve bunlarda bizim ekonomimizdeki verimliliği azaltıyor. Çünkü serbest rekabet ortamı dolmuyor. Bu hükümetin yanlış politikalarından hatta en önemlilerinden biri.” ifadelerini kullandı.

Editör: TE Bilisim