Bolu’da sert ve soğuk geçen sonbahar terzilerdeki yoğunluğu arttırdı. Alım gücünün düşmesi ve hazır giyimin pahalı olması sebebiyle vatandaşlar gardırobundaki kıyafetleri elden geçiriyor.

Haber: CANSU GÜRZ

Bolu’da havaların aniden soğumasıyla birlikte kış öncesi terzilerde yoğunluk yaşanıyor, hazır giyim fiyatları ve alım gücünün düşmesi sebebiyle vatandaşların gardırobundaki kıyafetleri değerlendirmek için terzinin yolunu tutuyor. Terzi Fatih Bıçakçı,” İnsanlar yeni bir şey alıp da tamirat yaptırmıyor, paça yaptırmıyor ne bileyim ceket kol boyu yaptırmıyor. Eskiyi getiriyor. Dolabındaki 20 yıllık ürünleri çıkartıyor almayayım artık diye durum böyle olunca da bizim işlerde biraz hareketli olabiliyor” dedi.

“YENİ KIYAFET DİKTİREN PEK OLMUYOR ÇÜNKÜ KUMAŞLAR ÇOK PAHALI”

Mürvet Demir öğrencilerin yeni kıyafet almakta zorlandıkları için birbirlerinin kıyafetlerini ödünç aldığını belirterek, “İşlerimiz idare eder, yeni kıyafet almak mümkün değil çünkü enflasyondan dolayı herkes mustarip. Yeni alma gibi imkânları olmadığı için eskiden kalma kıyafetlerini gardıroplarından bulup veya anneannelerinin, teyzelerinin kıyafetlerini getirip onları tamir ettiriyorlar, yama yaptırıyorlar, küçülttürüyorlar yani aslında enflasyon kötüye gidiyor. Mesela dün iki tane öğrenci geldi arkadaşlarından birbirlerine verdikleri o şekilde hani biri değişik değişik giyebilmek için, yeni alamadıkları için değişik giymek istiyorlar, arkadaşlarının kıyafetlerini ödünç olarak giyiyorlar. Mesela biri geliyor pens attırıyor beline göre arkadaşı giyeceği zaman çözdürüyor. Mesela o şekilde de değerlendiriyorlar yeni alamadıkları için. Yeni kıyafet diktiren pek olmuyor çünkü kumaş almak pek şansları yok, kumaşlar çok pahalı, o yüzden tadilatı daha çok yapıyoruz.” İfadelerine yer verdi.

“KIŞIN GELMESİNİN TABİ BİR ETKİSİ VAR AMA EKONOMİNİN ETKİSİ CİDDİ OLARAK FAZLA”

Hazır giyimin pahalı olması sebebiyle vatandaşların giyilebilir durumda olan kıyafetlerini tamir ettirdiğini anlatan Necmettin Demir, “ Kışın gelmesinin tabi bir etkisi var ama ekonominin etkisi ciddi olarak fazla çünkü neden derseniz ben mesela örnek mont almak yerine montumu tamir ettiriyorum yok fermuarıdır, orasıdır burasıdır. Şimdi bir mont almaya kalksanız en kötü ihtimalle 700-800 Liranın altında mont alma şansınız yok. Asgari ücretle çalışıyorsunuz, aldığınız para 4-4,5 bin Lira. Bununla şimdi mont mu alabilirsiniz yok 50-100 Lira verip tadilat mı tercih edersiniz? Doğal olarak insanlar da böyle düşünüyorlar yani. Bize gelen müşteriler ağırlıklı olarak pantolon yaması yaptırıyor. Yani eskilerden kalmalar. Niye? Bir pantolon, marka bile olmayan bir pantolon almaya kalksanız 200-250 Lira. Markasını almaya kalkarsınız onu konuşmaya bile gerek yok zaten 800-900,1000- 1500’e kadar çıkıyor. E şimdi insanların maaşlarına bakıyorsun, ekonomik durumlarına bakıyorsunuz. Bu ekonomik durumda bunlara el vermek mümkün değil.” şeklinde konuştu.

“HEP SÖKÜK GELİYOR, İNSANLAR YENİ BİR ŞEY ALIP DA TAMİRAT YAPTIRMIYOR”

İşlerinin yoğun olduğunu söyleyen Fatih Bıçakçı giderlerinin artması sebebiyle kazançlarının düştüğünü ifade ederek, “Bizim işimiz el emeğine dayalı, hareketlilik oluyor ama artık ekonomik sıkıntıdan dolayı kazandığımız paranın bir değeri olmadığı için gelen para olduğu gibi gidiyor. Bir de mesela terzi iş yapıyor, terzilik işi yaptığımız için mesela hep sökük geliyor. Yani insanlar yeni bir şey alıp da tamirat yaptırmıyor, paça yaptırmıyor ne bileyim ceket kol boyu yaptırmıyor. Eskiyi getiriyor. Dolabındaki 20 yıllık ürünleri çıkartıyor almayayım artık diye durum böyle olunca da bizim işlerde biraz hareketli olabiliyor bazı zamanlarda ama o da biz bir getiri sağlamıyor çünkü ortam böyle bozuk olduğu zaman izim de harcamalarımız çok olduğundan dolayı getiri olduğu gibi gidiyor.” ifadelerini kullandı.

Editör: TE Bilisim