İYİ Parti İl Başkanı Ahmet Örnekbaş, Dünya Çiftçiler Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada çiftçilikle uğraşan vatandaşların sorunlarına değindi. Örnekbaş yanlış politikalar sebebiyle dışa bağımlı hale gelen tarımsal üretim alanın üretim yaparak işler hale gelebilmesi için gerekli devlet desteğinin sağlanması gerektiğini ifade etti.

İYİ Parti Ahmet Örnekbaş yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi;

“Emekleriyle toprağı yoğuran, toprağı üretime geçiren değerli çiftçilerimizin günü bugün. Toprakla uğraşan geçimini topraktan yapan vatandaşlarımızın Dünya Çiftçiler Günü kutlu olsun. Gönül isterdi ki, üretenin yüzünün güldüğü, toprağa mahsulünü bin bir zorlukla işleyen çiftçi kardeşimizin ektiğini biçerken gönlünün şen olduğu, harman yerinin bayram yerine döndüğü günler üzerine yaşamış olsaydık. Kentsel dönüşümü rantsal dönüşüm haline getirenler, ülkeyi kalkındıracağız derken verimli tarım arazileri üzerine beton yığınları dikenler bu ülkenin tarım geleceğini baltalamışlardır.

TEK GERÇEK TOPRAĞIN VE SAĞLIĞIN ÖNEMİDİR

Tarım arazileri üzerine yaşanan talanın en büyük örneklerinden biri ilimizde yapılmaya çalışılmaktadır. Güney Çevreyolu Projesi ile Bolu ovasının en verimli arazileri yok edilmek istenmektedir. Bizler Belediye Başkanımız Sayın Tanju Özcan’la birlikte, muhtarlarımızla ve partili arkadaşlarımızla her zaman bu işin karşısında durduğumuzu ifade ettik. Yapılmaya çalışılan bu yanlıştan dönülmesi için gayret gösteren, bu konu üzerine adım atan, öznesi Bolu olan, Bolu’nun her kesimini temsil eden Bolu Platformu bu konuda imza kampanyası başlatmıştır. İçinde çok çeşit görüş ve düşünceye sahip temsilcinin hatta AKP’li temsilcilerin yer aldığı Bolu Platformu insanımızı bilinçlendirmek adına çalışma başlatmış, yapılan yanlışı imza kampanyası ile duyurmak istemiştir. Farklı görüş ve düşünceye tahammülleri olmayan, kendi bildikleri dışında başka fikir ve önerilere açık olmayan mevcut iktidar temsilcileri atılan bu adımı siyasi bir yaklaşım olarak görmüş, karşı durulan meselenin özüne ve içeriğine bakmadan muhalefet etmişlerdir. Koronavirüs illetinin dünyayı kasıp kavurduğu bu günlerde insanoğlunun öğrendiği tek gerçek toprağın ve sağlığın önemidir. Bizler Bolu’da yaşayan vatandaşlar olarak tarım arazilerimizin talan edilmesine müsaade etmeyeceğimizi bu türlü yaklaşımlarla her zaman mücadele edeceğimizi buradan bir kere daha ifade etmek istiyorum.

GEÇİMİNİ SAĞLAYAMAZ HALE GELEN ÇİFTÇİMİZİN YENİ ÇEŞİT ÜRÜNLER YETİŞTİRMESİNİ BEKLEMEK VE BU MALİYET ŞARTLARIYLA ANCAK HAYAL OLUR

Mevcut iktidarın 20 yıldır yürüttüğü yanlış politikaların en başında tarım gelmektedir. Dünya’nın kutladığı bu anlamlı günde,  Ülkemiz çiftçisinin bu şartlar altında mutlu olduğunu söylemek zor. Girdi maliyetlerinden çiftçimiz, yıllardır emeğinin, alın terinin karşılığını alamıyor. Tarlaya ektiği patatesini, buğdayını hasat zamanı para ettirebilen vatandaşımızın sayısı çok az. Her gün artan akaryakıt fiyatları, gübre fiyatları derken yükselip giden üretim maliyetlerine karşılık beş paraya satılan ürün sebebiyle, çiftçimiz giderek üretim alanından uzaklaşmıştır. Bu gün tahıl ambarı, tarım ülkesi olarak yakın geçmişte anılan ülkemizin tarım ürünlerinde dışa bağımlı hale gelmiş olmasının önüne geçmek ve daha iyi şartlarda bir üretim alanına gelebilmesi için ürün çeşitliliğinin arttırılması, tarlada kullanılacak akaryakıt fiyatlarının düşürülmesi, toprağın kimyevi artıklardan arındırılması ve gerekli teknik tarım incelemelerin her bölgeye özgü yapılması gerekmektedir. Rahmetli Şerafettin Erbayram ağabeyimiz gibi bu alanda yenilik düşünen insanlarımızın girişimcilerimin önü açılarak gerekli teşvikler sağlanmalıdır. Geliri günden güne azalan, geçimini sağlayamaz hale gelen çiftçimizin gayret gösterip yeni çeşit ürünler yetiştirmesini beklemek ve bu maliyet şartlarıyla ancak hayal olur. Çiftçimiz maalesef üretimini karın tokluğuna sürdürebilmektedir.

YERLİ VE MİLLİ BİR TARIM POLİTİKASINA ACİL İHTİYACIMIZ VAR

Çiftçimiz yıllardır yaşadığı unutulmuşluk yüzünden, sıkıntıları görmezlikten gelindiği ve alın teri üzerinden başkaları kazanç sağladığı için sürekli mutsuz durumdadır. Ülkemizin çiftçimizin haklarını koruyacak, yerli ve milli bir tarım politikasına acil ihtiyacı olduğu düşüncesiyle, çiftçilerimizin sorunlarının masaya yatırılmasını arzu ediyor, harman yerinin bayram yerine döndüğünde ancak bu ülkenin geleceğinin kurtulacağını bir kere daha ifade etmek istiyorum. Bu dilek ve temennilerle  tüm çiftçilerimizin gününü kutluyoruz.”

Editör: TE Bilisim