Türk Eğitim Sen Bolu Şube Başkanı Mehmet Tuncay, Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesindeki bazı yöneticilerin, üniversite çalışanlarını tehdit ettiğini öne sürerek sosyal medya aracılığıyla bir yazı yayınladı. Tuncay; “Üniversite çalışanlarımızı işiyle, aşıyla, kadrosuyla, eşini rotasyona tabi tutmakla tehdit ederek, militanlık yapan kim varsa, geçmişte hangi naneleri yemişlerse, adının önünde hangi unvan olursa olsun, "Sendika Kurucu İl Başkanlığı" da yapmış olsa, isim isim buradan yazmayan namerttir” dedi.
Türk Eğitim Sen Bolu Şube Başkanı Mehmet Tuncay, Türk Eğitim Sendikasına bağlı üniversite çalışanları üzerinde baskı kurmaya ve tehdit etmeye çalışanlarla ilgili olarak; “Daha önce farklı zamanlarda, etkili ve yetkililerin de olduğu farklı ortamlarda usulünce uyarmamıza rağmen, sendika olarak "Amacımız üzüm yemek, bağcıyı dövmek değil" dememize rağmen, hala bildiklerini okuyan, Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi'nde isimlerinin önünde koca koca unvanlar olan, koltuk sahibi zevata buradan sesleniyorum. Ya devletimin size vermiş olduğu memurluk vazifenizi yerine getirin işinizi yapın, ya da devletimin altınıza verdiği o koltuklarınızdan kalkıp sahaya inin sendikacılık yapın. Yok, öyle yemi devletten yiyerek, yumurtayı sendika bahçesine yumurtlamak” ifadelerini kullandı.
“Koltuktan güç alarak üniversite ve eğitim çalışanlarımızın üzerinde baskı kurmaya çalışıyorsa kripto fetöcüdür”
Tuncay, üniversite ve eğitim çalışanları üzerinde baskı kurmaya çalıştıklarını dikkat çekerek; “Üniversitemiz şehrimizin ve bizlerin göz bebeğidir. Bilimle ve eğitimdeki başarılarla anılması gereken ilim-irfan yuvamızdır. Son yıllarda, Sayın Rektör Hocanın öncülüğünde, üniversitemizde oluşmaya başlayan başarı ve huzur iklimini baltalamaya çalışanlar kimlere ve hangi yapılara hizmet etmektedir? Maaşını devletten alıp, üye dahi olamadığı sendikaya biat eden, sendikadan istifa edenlerin listelerini düzenli olarak isteyip takibini yapan ve baskı kurmaya çalışan, üniversite çalışanlarımızı işiyle, aşıyla, kadrosuyla, eşini rotasyona tabi tutmakla tehdit ederek militanlık yapan kim varsa, geçmişte hangi naneleri yemişlerse, adının önünde hangi unvan olursa olsun, "Sendika Kurucu İl Başkanlığı" da yapmış olsa, isim isim buradan yazmayan namerttir. Kim ki; devletine ve milletine hizmette yıllarını vermiş insanlarımızı, sırf Türk Eğitim-Sen üyesi diye ötekileştirmeye çalışıyorsa, olabilecek ve haklı bir talebini yokuşa sürüyorsa, aklınca sadece kendinden olanlara yaşam hakkı tanıyorsa, devletimin altlarına verdiği koltuktan güç alarak üniversite ve eğitim çalışanlarımızın üzerinde baskı kurmaya çalışıyorsa kripto fetöcüdür” dedi.
“Kapalı kapılar ardında, alttan alta, sinsi sinsi iş çevirmeyin”
Kapalı kapılar ardında iş çevrildiğinin altını çizen Tuncay, “Abisini kavgaya çağırır gibi koltuk sahibi birilerini devreye sokarak, eğitim çalışanlarımızı tehdit ettirerek üye kazanmaya ve kendi sendikalarından istifaları engellemeye çalışan, Türk Eğitim-Sen Bolu Şubemizin üniversite çalışanlarımızla birlikte gerçekleştirdiği kahvaltı programına katılan misafirlerimizin fotoğraflarını sanki illegal bir iş yapılmış gibi arşiv yapıp, kerli ferli abilerine göstererek, aklınca kendini pazarlayan kendine yetkili sendika yöneticilerini de yürekli olmaya davet ediyorum. Kapalı kapılar ardında, alttan alta, sinsi sinsi iş çevirmeyin. Yüreğiniz varsa, yapacağınızı açıktan yapın, çıkın karşımıza. Fetöcü demişken maklube tepsinin başında toplanıp, maklubeye kaşık sallarken hatıra fotoğrafı çektirenlerin, fotoğraf arşivi yapması da baya ilginç olmuş! Maklube anılarını tazelemek için ilgili fotoğrafı arşivlerine eklemek isterlerse haberimiz olsun. Böylesine gözünüz kara ve cengâversiniz ama başka bir ilde tutuklanan, bir haftaya yakın gözaltında kalan ve daha sonra serbest bırakılan, aldığımız duyumlara göre fetöden soruşturma geçiren prensinizin de, üniversitedeki bütün resmi görevlerini apar topar elinden almışlar, ilgili fakültenin internet sitesindeki "dekan yardımcıları" kısmından fotoğrafını kaldırmışlar. Gözdenize neden sahip çıkmadınız, hemen sattınız? Neden korktunuz, çiğ mi yediniz yoksa? Sözün özü; gittiğiniz yol, yol değil; fetö de bir zamanlar haşa rızık dağıtıp, kendinden olanlara hayat bahşediyordu. Şimdi düştükleri rezilliği görün ve ibret alın. "Bu şerefsizler benden dolayı mı sendikadan istifa ediyor?" diyen zat-ı muhterem, o insanlar şereflerinin sadakasını sana verseler ihya olursun. Sizin himmetinizi isteyen yok, kalıbınızın ve unvanlarınızın hakkını verin, başka ihsan istemez. Devletini ve milletini seven, "İlkem, önce ülkem" diyen vatan sevdalısı insanları; koltuk ve makamlara tapan çapsızlarla karıştırmayın, incinirsiniz” diye konuştu.
