2025 yılı itibarıyla Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’un açıklamaları ve TBMM'de devam eden görüşmeler, kamuoyunda af beklentilerini yeniden gündeme taşıdı.
Cezaevlerindeki yoğunluğu azaltmak ve infaz sistemini iyileştirmek amacıyla hazırlanan yeni düzenleme, kamuoyunda “genel af” olarak anılsa da, hükümet yetkilileri bu tanımlamayı reddediyor. Yapılacak değişikliklerin, genel aftan ziyade kısmi af ve infaz düzenlemesi çerçevesinde sınırlı bir kapsam taşıyacağı belirtiliyor.
Ağır Suçlar Kapsam Dışında
Yeni infaz düzenlemesinde ağır suçlara yer verilmeyecek. Terör suçları, cinsel saldırı, kadın cinayetleri ve çocuk istismarı gibi toplumda infiale yol açan suçlar kapsam dışı bırakılacak. Düzenlemenin yalnızca daha hafif suçlardan hüküm giymiş kişiler için uygulanması planlanıyor.
Düzenlemede Öne Çıkan Başlıklar
Belirli bir süreyi cezaevinde iyi hâlle geçiren mahkûmlar erken tahliye olabilecek. Hasta ve Yaşlı veya sağlık durumu kritik olan hükümlülere yönelik özel tahliye koşulları getirilecek. Halen 1 yıl olarak uygulanan denetimli serbestlik süresinin, 1,5 ya da 2 yıla çıkarılması gündemde. Düzenlemenin, 31 Temmuz 2023 tarihinden önce işlenmiş ve cezası kesinleşmemiş suçları kapsaması bekleniyor.
Toplum Vicdanı Gözetilecek
Yetkililer, hazırlanan tasarının kamu vicdanını zedelemeyecek şekilde düzenlendiğini vurguluyor. Bu bağlamda; ağır suçlara af getirilmemesi, toplum güvenliği ve adalet duygusu açısından önemli bir kriter olarak öne çıkıyor.
Bakan Tunç: “Adalet duygusunu koruyan bir düzenleme”
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, yaptığı açıklamada şunları söyledi:
"Yeni infaz düzenlemesiyle birlikte ceza adalet sisteminde daha dengeli ve insan odaklı bir yapıya geçmeyi amaçlıyoruz. Bu taslak, hem mahkûmların ıslahını destekleyecek hem de cezaevi sistemindeki yükü hafifletecek. Ancak toplum vicdanını rahatsız edecek hiçbir adımı da içermeyecek."
Yasanın Meclis’ten geçmesi hâlinde, cezaevlerindeki binlerce hükümlü için yeni bir sayfa açılmış olacak. Süreç, kamuoyu ve hukuk çevreleri tarafından dikkatle takip ediliyor.
