(Haber: Sinem Altunay) - Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Bolu İl Koordinasyon Kurulu Sekreteri Erol Perçin, son günlerde yaşanan iş kazaları ile ilgili açıklamada bulundu.

Geçtiğimiz günlerde Bolu’nun Mengen ilçesi Gökçesu beldesindeki maden ocağında bir işçi hayatını kaybederken, Sakarya Hendek’te bir makarna fabrikasında meydana gelen patlamada bir işçi yaşamını yitirdiğini belirten  Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Bolu İl Koordinasyon Kurulu Sekreteri Erol Perçin, iş kazalarının ülkede her geçen gün artarak işçi ölümlerini beraberinde getirdiğini söyledi.

“Her gün en az 5 emekçi inşaattan düşüyor”

TMMOB Bolu İl Koordinasyon Kurulu Sekreteri Erol Perçin, Ülkenin her geçen gün işçi mezarlığına dönüştüğünü aktararak, “Bolu’nun Mengen ilçesi Gökçesu beldesinde özel şirkete ait maden ocağında meydana gelen iş cinayetinde bir maden emekçisi yaşamını yitirmiştir. Önceki gün ise Sakarya Hendek’te bulunan bir makarna fabrikasında gerçekleşen patlamada ilk belirlemelere göre bir işçinin hayatını kaybettiği, 30 kişinin de yaralandığı belirtilmiştir. Her iki iş cinayetinde hayatını kaybeden işçilerimizin ailesine başsağlığı diliyor, daha fazla can kaybı yaşamadan yaralanan işçilerin sağlıklarına kavuşmasını diliyoruz. Ülkemiz her geçen gün işçi mezarlığına dönüşüyor. Yalnızca geçtiğimiz birkaç gün içerisinde bile ülkenin farklı yerlerinde meydana gelen iş cinayetlerinde; Orhan Şahin, Şahin Çelik, Ahmet Çekener, Yusuf Demirtaş, İsa Ceylan hayatını kaybetti. Önceki gün, evvelsi gün, daha önceki gün, geçen hafta, geçen ay, geçen yıl, işçiler için hep aynı son…Ölmek, bir iş kazasında yaralanmak işçiler, emekçiler için genel geçer bir hale gelirken, sağlıklı yaşamak, insani koşullarda çalışmak neredeyse istisnai olmuş durumda. Öyle bir ülke düşünün ki her gün en az 5 emekçi inşaattan düşüyor, elektrik akımına kapılıyor, forkliftin altında kalıyor, patlamada, yangında, madende can veriyor. SGK’nın 10 gün önce açıkladığı 2023 yılı “iş kazası ve meslek hastalıkları” istatistiklerine göre; 2023 yılında 1966 işçi iş cinayetlerinde hayatını kaybetti. Bu ülke tarihimizde ne yazık ki en yüksek rakamdır.” dedi.

“Sınırsız sömürü düzenin bir sonucudur”

Perçin, emeğe ve emekçiye sistemin düşman olduğunu vurgulayarak, “Emeğe ve emekçiye düşman olan bu sistem sermayenin sınırsız sömürü düzenin bir sonucudur. Taşeronlaştırma, özelleştirme, sendikasızlaştırma, denetimsizlik, esnek istihdam politikaları, kayıt dışı çalışmaya izin veren politikalar ve bunun sonucu oluşturulan mevzuat ile sorunlu bir sistem üretmiştir. İş cinayetlerini seyrederek olan biteni kadere, fıtrata bağlayan açıklamalar yapan siyasi iktidar bu sistemi korumak üzere yoğun çaba sarf etmektedir. İş kazalarını ve işyerlerinde ölümleri durdurabilmek için sağlıklı ve güvenlikli bir ortamda çalışmanın her çalışanın hakkı olduğu, işçi sağlığı ve iş güvenliğinin sağlanmasının öncelikle devletin ve işverenin görevi olduğu gerçeği çerçevesinde hareket edilmelidir. İşçi sağlığı ve iş güvenliği alanına ilişkin düzenleme ve denetleme yetkisi, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın yanında, Sağlık Bakanlığı, üniversiteler, sendikalar, TTB ve TMMOB’den oluşan idari ve mali yönden bağımsız bir enstitüye verilmelidir. Çalışma yaşamına ilişkin tüm düzenlemeler bu enstitü tarafından yeniden ele alınmalı ve kararlaştırılmalıdır.” şeklinde konuştu.

“İnsan hayatına değer veren bir yaklaşımın benimsenmeli”

İnsan hayatını ve emeğe değer veren bir yaklaşımın benimsenmesi gerektiğini söyleyen Perçin, “Esnek ve kuralsız çalışmayı, geçici iş ilişkisini, taşeronlaştırmayı yasal hale getiren, kıdem tazminatlarını, fazla mesai ücretlerini, sendikal hak ve yetkileri budayan işçi sağlığı ve İş güvenliğini işveren yükümlülüğü olarak görmeyen, örgütlülük önüne engeller koyan yasa ve diğer düzenlemeler iptal edilmelidir. Gerçekleşen iş cinayetleri ve iş kazalarının büyük çoğunluğunun önlenebilir olduğu bilinmektedir. Bilimsel ve teknik ölçütler doğrultusunda atılacak adımlar ile göz göre göre “geliyorum” demekte olan facialara son vermek mümkündür. Bunun için önce insan hayatını ve emeğe değer veren bir yaklaşımın benimsenmesi gerekmektedir. Tüm ülkede, tüm çalışma alanlarında iş güvenliği önlemlerinin artırılması, bağımsız denetim sisteminin yerleştirilmesi, iş cinayetlerinin ve iş kazalarının durdurulması için yılmadan mücadele edeceğimizi kamuoyuna saygı ile duyururuz.” ifadelerini kullandı.

Muhabir: sinem altunay