KESK Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Ses Eşbaşkanı Bircan Öztop, Sivas Katliamı'nın 25.yıl dönümünde bir basın açıklaması yaparak, “İnsan hak ve özgürlüklerinden, eşitlikten, demokrasiden, barıştan ve kardeşlikten yana olan herkes ve demokratik kitle örgütleri olarak bir kez daha katliamı lanetliyor ve unutturmayacağımızı haykırıyoruz.” ifadelerini kullandı.

Sivas katliamının 25. yıldönümünde bir basın açıklaması yapan KESK Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Ses Eşbaşkanı Bircan Öztop, katliamı lanetledi. Öztop açıklamasında; “Türkiye tarihine kara bir leke olarak geçen Sivas katliamının üzerinden 25 yıl geçti. 2 Temmuz 1993’de Sivas Madımak Oteli’nin ateşe verilmesiyle başlayan katliam ateşi, 25 yıldır yüreklerimizi yakmayı sürdürüyor.

Düşünce ve ifade özgürlüğünün engellendiği linç kültürüyle yaşam hakkının fiilen sona erdirildiği kara bir gün olarak tarihe geçmiştir.

İnsanlık tarihinin bu kara lekesi hafızalarımızda, yaralı bilinçlerimizde, kanayan vicdanlarda 25 yıldır hiç durmadan büyümektedir. 12 Eylül zihniyetinin uygulayıp pekiştirdiği Türk-İslam sentezci zihniyet, geçmişte Maraş’ta, Çorum’da gerçekleştiği katliamları unutturamadığı gibi, Sivas katliamını da tüm çabalarına rağmen unutturamayacaktır.

25 yıl önce insanlar diri diri yakılırken kılını dahi kıpırdatmayanlar ve sorumluları yakalayıp adalete teslim etmeyenler provokatif tutumlarında ısrarcı olduklarını bir kez daha ortaya koymuşlardır. Ancak açıkça bilinmelidir ki Sivas’ta yaşananları ve katliamın sorumlularını unutturmak için  baskı ve engelleme politikalarına yönelenler büyük bir yanılgı içindedirler.

Sivas katliamının aradan 25 yıl geçmesine rağmen her geçen yıl daha büyük ve kitlesel bir öfke ile lanetlenmesi, ülkemizi gericiliğe ve ırkçı-şoven odaklara asla teslim olmayacağının en somut göstergesidir. Türkiye’nin içinden geçmekte olduğu sancılı süreçte demokrasinin, barış, kardeşlik ve özgürlük taleplerinin kararlılıkla savunulması; iktidarın baskıcı, anti demokratik uygulamalarına karşı kararlı mücadelenin güçlenmesi açısından ayrı bir önem taşımaktadır.

Türkiye’de din ve devlet işlerinin birbirinden bağımsız gerçek bir laik yapıya kavuşturulması, bütün dinsel, mezhepsel, etnik oluşumlara eşit mesafede durulması sağlanmadıkça, halkları birbirine karşı kışkırtma girişimlerinin önüne geçmek mümkün olmayacaktır. Sivas Katliamı olmak üzere, Türkiye tarihindeki bütün provokatif eylemler, tertipler, cinayetler, 12 Eylül askeri darbesi başta olmak üzere bütün darbeler, plan ve girişimler bütün yönleriyle soruşturulmalıdır. Bizzat siyasi iktidar eliyle yaratılan her türlü inanç ayrıcalıkları, inançlar üzerindeki baskı ve ayrımcı uygulamalara son verilmelidir.

İnsan hak ve özgürlüklerinden, eşitlikten, demokrasiden, barıştan ve kardeşlikten yana olan herkes ve demokratik kitle örgütleri olarak bir kez daha katliamı lanetliyor ve unutturmayacağımızı haykırıyoruz.

Sivas katliamında yaşamını yitiren insanlarımızı bir kez daha saygıyla anıyor, onların savunduğu değerleri ve mücadelelerini kendi mücadele alanlarımızda yaşatacağımıza söz veriyoruz.” ifadelerine yer verdi.

Editör: TE Bilisim