Aslen Artvin doğumlu olan saz çalıp, türkü söyleyen Adil Yıldırım, sözünü ve müziğini kendi yaptığı  “Vur Patlasın Çal Oynasın” isimli bestesinin ilk klibini Bolulular ile paylaştı.

1991 yılından bu yana Bolu’da yaşayan ve müzik tutkusunun yanında kartonpiyercilik yaparak ekmeğini kazanan Adil Yıldırım, söz ve bestelerini sazıyla çalıp söylüyor. Yıldırım, insanın kendi kendine kaldığında ise hobilerine sarıldığını ya da erteleyip gönlünde olanları yaptığını ifade ediyor.

“İLK MAAŞIM İLE BİR SAZ ALDIM”

Adil Yıldırım, Artvin’den İstanbul’a giderek girdiği ilk işinden aldığı maaşının yarısı ile tutkusu olan sazı aldığını belirterek;  “İddialı sözler etmek istemem. Benden çok daha iyi olan kişiler var ama bizim de gönlümüzde bu vardı. Bir anımı anlatmak isterim. Memleketten İstanbul’a gidince orada ilk defa işe girdim. Askeri ücretin 8 bin lira olduğu dönemde bana 6 bin lira para verdiler. Bende ilk olarak burada saz nerede satılıyor dedim ve o paranın yarısı ile kendime saz aldım” dedi.

“İYİ SAZ ÇALARIM”

Yıldırım, iyi saz çaldığının da altını çizerek; “1980 yılında ilk olarak elime saz geçti. Kadıköy Halk Eğitim Merkezi’nde saz çalardım performansım iyiydi. İyi de saz çalardım. Türkiye’de birinci de olduk. Gitar, flüt ve kabak kemane de çalıyordum ama çalmayı unuttuğum için şu an sadece saz çalabiliyorum” diye konuştu

O OLAYDAN SONRA TEKRAR SAZ ÇALMAYA BAŞLADI…

1991 yılında Bolu’ya geldikten sonra bir anısını da paylaşan Yıldırım; “Bolu’ya 1991 yılında geldiğimde bir kafeye girdim ve birisi saz çalıyor. Kafenin ortasına kadar yürüyünce bir anda uykudan uyanır gibi kendime geldim. O sazı çalan kişiyi görünce ben saz çalarım dedim kendime. Daha sonra fark ettim herkes bana bakıyor tuhaf biçimde. Yani o zaman 5 yıldır saz çalmadığını anladım. O olaydan sonra tekrardan saz çalmaya başladım. Bolu’da Sanat Merkezi açıldı orada bir sene koroda çalıştım. Hala orada o çalışmalar devam ediyor” şeklinde konuştu.

“KIZIMA ÖZEL BESTE YAPTIM”

8 beste yaptığını ve bir bestesini kızına yazdığını dile getiren Yıldırım; “Gençliğimde şiir yazıp, müzikler yapardım. Onları kaybettim maalesef çok da üzgünüm. 8 tane bestem var. Bir tanesini kızım için özel olarak yazdım. Müzik üretmeye devam edeceğim. Yaptığım şarkıların çağdaş düzeyde olduğunu düşünüyorum. Şarkılarımın uzun süre dinleneceği konusunda iddialıyım. İnsanların özen gösterirlerse güzel besteler yapabileceğine düşünüyorum” ifadelerini kullandı.

“EMEK VERMEK LAZIM”

Müzik sever ve müzik yolculuğuna devam etmek isteyenlere de bir mesaj veren Adil Yıldırım; “İnsanın müziğe ne kadar değer verdiği, üretkenliği, kapasitesi ve imkanı önemlidir. Bu anlamda benim gibi 50 yaşından sonra sazı ile baş başa kalmış insanın bir 30 yıllık kaybı vardır. Anadolu insanın hayatını kazanma peşindedir. Her şeyden önce bu işin merkezinde olmak lazım. Kendini geliştirebileceğin çevrelerde bulunup, okuyup araştırmak ve emek vermek lazım.  İnsan kendini yetiştirirse üretir” diye konuştu.

Editör: TE Bilisim