(Haber: Servet Gökçek) - Bolu’da, 21-27 Mayıs Türk Mutfağı Haftası kapsamında, Bolu Gelincik Hanımeli Kadın Kooperatifinde etkinlik düzenlendi.
Bolu Gelincik Hanımeli Kadın Kooperatifinde gerçekleştirilen etkinliğe, Bolu Vali Yardımcıları Remzi Oğuz Yılmaz ve Ercan Ateş, Bolu İl Kültür ve Turizm Müdürü Hakan Doğanay, kurum müdürleri, siyasi partiler ve vatandaşlar katıldı.
Her yıl 21-27 Mayıs Türk Mutfağı Haftası olarak kutlanması nedeniyle Bolu Gelincik Hanımeli Kadın Kooperatifinde, Bolu’nun ilçelerine ait yöresel yemekler ve Gelincik Hanımeli Kadın Kooperatifinin hazırlamış olduğu yöresel yemekler vatandaşlara sunuldu.
“Yurtdışına ürün sevkiyatı yapabilecek konuma geldik”
Saygı Duruşu ve İstiklal Marşı ile başlayan etkinlikte ilk olarak Emine Özdoğan konuştu. Gelincik Hanımeli Kadın Kooperatifinin kurulmasında öncü olan Emine Özdoğan, 52 kadın ile kooperatifi kurduklarını belirterek, “Hiçbir şeyimiz yokken de yukarıdaki köy muhtarlığımızın köy tencerelerinde reçel kaynatarak çalışmalarımıza başladık. Bir şeyimiz yok diyerek hiç oturmadık. Onları tek tek satarak gelişmeye çalıştık. Daha sonrasında da bir proje yazdık. Bolu Valiliği ve resmi kurumlarımızın, STK’ların desteğiyle ve köyümüzde 20 yıldan beri atıl durumda bulunan ilköğretim okulunun tadilatını yaptırdık. İç mekanını dizayn ettik. Okullarımızda etkinlikler yaparak hepimiz elimizde merdaneler ile çalışmalarımızı yapıyoruz. Hep birlikte okul sıralarında oturup yiyoruz. Derken proje kapsamında 6 tane sera, 1 tane de lavanta bahçesi yaptık. Lavanta bahçemizde Haziran, Temmuz aylarında çiçeklenmeye başlayacak. Eğitim şart diyerek arkadaşlarımla birlikte eğitim aldık kış aylarında. Ben hemşireyim. İşten çıktıktan sonra değer hocalarım bizlere zamanlarını ayırdılar. Akşamları hep birlikte 80 saat kooperatifçilik, 130 saat girişimcilik, 130 saat seracılık, 70 saat etkili iletişim, 216 saat gıda-hijyen, 216 saat aşçılık kursu aldık. Aynı zamanda ISO katılım belgelerimizi de aldık. Artık yurtdışına da ürün sevkiyatı yapabilecek konuma geldik. Şuan da Ankara’ya Atatürk Orman Çiftliğine ürün sevki yapıyoruz.” dedi.
“Organik içeceklerimiz olacak”
Özdoğan, Organik Tarıma başlayarak Organik İçeceklerinin de olacağını söyleyerek, “Aynı zamanda Tarım İl Müdürlüğümüz, Orman İşletme Müdürlüğümüz ile iş birliği yaparak doğadan toplamayla ilgili resmi izinlerimizi aldık. Bundan sonra artık Organik Tarıma başlayacağız. Yakında organik içeceklerimiz olacak. Buraya geleli henüz 2 yıl 2 hafta oldu. İşimizi öğrenmeye çalışıyoruz. İçimizde hiç uzman yok. Hepimiz bu köyün kadınları, çocukları olarak buradayız. Elimizi, emeğimizi, gönlümüzü birleştirdik. Burada sizlerle birlikteyiz.” ifadelerini kullandı.
“Mutfağımız dünyaya açılıyor”
Emine Özdoğan’ın konuşmasının ardından, Bolu İl Kültür ve Turizm Müdürü Hakan Doğanay konuştu. Müdür Doğanay, Bolu’nun bir Gastronomi kenti ev aşçılar diyarı olarak bilindiğini belirterek, “Gastronomi kenti ve aşçılar diyarı olarak bilinen Bolumuzun Fındık şekeri, kabaklı gözleme, Bolu keşi, Kızılcık tarhanası, manda kaymağı, patatesli ekmek, Göynük uğut tatlısı, çivril fasulyesi, Kıbrıscık pirinci, sarı patates, Göynük bombay fasulyesi ve kanlıca mantarı adını sayamadığım birçok lezzeti kentimizi bir gastronomi destinasyonuna dönüştürmüştür. Ülkemizde UNESCO tarafından koruma altına alınan birçok vardır. Abugannuş, Oruk, Künefe, Lokum, Kaymak, Sucuk ve Pöç’ten oluşan bu listeye daha birçok yemek eklenebilir. Bolumuzdan da bu listeye eklenmesi gereke yiyeceklerin olması muhakkak. Bunun için var gücümüzle çalışacağız. Bize düşen, bu mirasımızı ihya etmek için çalışmak ve araştırılmadık hiçbir yönünü bırakmamak. Bu vesileyle, bu alanda yapılacak özgün projelerin her zaman destekçisi olduğumu ifade etmek istiyorum. 21-27 Mayıs Haftası gerek ülkemizde gerekse yurtdışındaki temsilciliklerimizde önemli etkinliklerle kutlanıyor ve mutfağımız dünyaya açılıyor. Açılan bu anlamlı yolda, şeflerimiz başta olmak üzere, Türk Mutfağı’nın inceliklerine vakıf herkes, birer gastro-diplomasi elçisi olabilir.” şeklinde konuştu.
Konuşmaların ardından vatandaşlar yöresel stantları gezerek, yöresel yemeklerin tadına baktı.
