Sayın Okurlar;

Aslında, cahillerin, genel anlamda da olsa, okumuşu, yazmışı olmaz. Kısaca ve özetle, bir düşünce, meselelerin, normalinde gerçekleri, makulleri göremiyor ve çözemiyorsa, zaten aydın da değildir. Normalde, kültür, her ne kadar cehaleti kaldırsa da klasik bir ifadeyle, aynı zamanda, halkın deyimiyle, eşekliğin de baki olduğu bilinir.

Sayın Okurlar;

Bazı çok bilmişler ve kalemin simsarları (kamil insanlara, siz bilmiyorsunuz dedikleri için) mevcut olan, kısır irfanlarını da kaybettiler. İnsanlara, cehaletlerini tanıtmak mümkün değildir. Çünkü, cehaleti tanıyabilmek için bilgi gereklidir. Böyle olunca, cehaletini görebilenler zaten cahilde değildir. Cahil, cahilliğini, kötü kötülüğünü bilseydi, bütün bunları baştan hesap ederdi. Bir insanın cahil olduğunu bilmesi ise ilme atılmış ilk adımdır. Dikkat ederseniz, bilgisizlik çok kolay, çok basit elde edildiği için çoğunluk, çoğu zaman bilgisizdir. Âlimlerin meclisinde cahillerin süt dökmüş kedi misali durmaları, onların ifadesiyle bilgisizlik değil süsleridir. Bunlar, yine bu nedenle olacak ki her cahil, cahiller meclisinde kükrer, bilgili insanların meclisinde fareye dönerler. Bu seviyesiz cahiller, Örneğin; Kimden ok atmayı öğrenmişse, onu alıp hedef tahtası yapmıştır. Allah korusun, öküzdeki iki boynuz eşekte olsaydı, inanın kimseleri yanına yaklaştırmazdı. Bu nedenle, yüce yaratan, her canlıya layık olduğu cevheri vermiştir. NİTEKİM, TIRTIL İKİ DİŞ BULSA ORMANI YERDİ, KEDİLER DE HAFTADA BİR DEFA UÇSAYDI, BÜTÜN SERÇELERİN NESLİ TÜKENİRDİ. Cahil, evvela kendisine düşmandır. Bunun için başkasıyla dost olması mümkün değildir. Her serseri ve seviyesiz cahil, ŞAD olayım derken elem çekmiştir. Cahillere, bitmek tükenmek bilmeyen bir miras kalsa tek bir zararı, bir anda, hepsini kaldırır, siler, atar, yıkar. Basit insanların özrü, aynı zamanda her ilme zehir olmuştur. Her serseri cahil, bir nevi kötü ağaca benzer. ACI MEYVELERİ GİBİ BUNLARIN BAHTLARI DA KÖTÜDÜR. Geçen yazılarımda da ifade ettiğim gibi seviyesiz cahillerde kalem, delide silah gaflettir. ÜÇ BUÇUK UYDURUK KELİMEYLE, İRFAN’LI İNSANLARIN, MÜŞAVERE MECLİSİNDE, BU TÜRDEN CAHİLLER, GÜLÜNÇ HALE GELMİŞLER, AGRESİF HAREKETLERİYLE DIŞLANMIŞ VE DE ALAY KONUSU OLMUŞLARDIR. Bunlar, evvel emirde bilmediklerini bildikleri için en büyük tehlikeyi burada yaşarlar. Kamil bir insan, bir serseriye cevap vermiyorsa bu susma ona cevaptır. Cevaplandırırsa, serseri ve AGRESİF cahil, onu muhatap kabul eder, şartlı hücumunu gittikçe arttırır. Günümüzde, cinayetlerin çoğu böyle cahillerden böyle düşünen, ne olduğu belirsiz insanlardan çıkmıştır. Pek tabii, şurası da bir gerçektir ki her şeyden önce, İNSANOĞLU KENDİ AYIBIYLA MEŞGUL OLSAYDI, KALKIP DA BAŞKALARININ AYIPLARINI ARAMAYA ZAMAN BULAMAZDI. Teşbihte hata olmazsa, çanak yalayanları köpeklerin yanına gönderirler. Yüce yaratan, kâinata düzen verirken unutmayalım ki uçamayan kuşlar için dahi küçük dallar yaratmıştır. ÖZETLE, YÜCE YARATANIN İLHAMINA SAHİP OLANLAR, HAYAT PINARIDIR. CAHİLİN, CÜHELANIN, NE OLDUM DELİSİNİN NEFSİNE, ARZUSUNA ALDANANLAR İSE ÖLÜMÜN ZEHİRİDİR.