Eğitim Sen Bolu Şube Başkanı Zehra Kulalı Gezici, ‘eğitimde eşitsizlik’ vurgusu yaptığı açıklamasında, “Eşitsizliklerin pandemiden önce de olduğunu ancak pandemi ile birlikte bu eşitsizliklerin daha da derinleştiğinin altını sürekli olarak çizmeye çalıştık. Her öğrencimizin eğitim hakkının kamunun sorumluluğunda olduğunu ve öğrencilerimizin eğitim hakkından vazgeçmeyeceğimizi, mücadelemizi kesintisiz sürdüreceğimizi hatırlatıyoruz” ifadelerine yer verdi.

Haber: Ömer ÇETİNASLAN

Eğitim Sen Bolu Şube Başkanı Zehra Kulalı Gezici, yaptığı açıklamada, Milli Eğitim Bakanlığı tarafından verilen 500 bin tablet sözünün yerine getirilmediğini dile getirerek, özellikle Liselere Geçiş Sınavı’nda öğrencilerin tüm konulardan sorumlu tutulacak olmasının uzaktan eğitime erişimi olmayan öğrencilerin geleceğini olumsuz etkileyeceğini ifade etti.

Gezici, öte yandan Bolu Valiliği tarafından okullara gönderilen bir yazıda, her okuldan bir bilgisayar talep edilmesinin Okul Aile Birliklerini zor durumda bıraktığının altını çizerek, uzaktan eğitime erişimi olmayan öğrencilerin kullanımına sunulacak bu bilgisayarların okullardan değil, genel bütçeden karşılanması gerektiğini belirtti.

“EĞİTİMDE YAŞANAN EŞİTSİZLİKLERE DİKKAT ÇEKMEYE ÇALIŞTIK”

Eğitim Sen Bolu Şube Başkanı Zehra Kulalı Gezici, Eğitimin ayrıcalık değil temel bir hak olduğunu vurgulayarak, “Milli Eğitim Bakanının yaptığı son açıklamalar uzunca bir süredir dile getirdiğimiz eleştirilerde ne kadar haklı olduğumuzu göstermektedir. Eğitimin ayrıcalık değil bir hak olduğu gerçeğinden hareketle yaşanan eşitsizliklere sürekli olarak dikkat çekmeye çalıştık. Eşitsizliklerin pandemiden önce de olduğunu ancak pandemi ile birlikte bu eşitsizliklerin daha da derinleştiğinin altını sürekli olarak çizmeye çalıştık. Gelir dağılımındaki korkunç eşitsizliği ve buna bağlı sorunları,  yoksulların, çocuk işçilerin, mülteci çocukların, mevsimlik tarım işçisi ailelerin çocuklarının, kız çocuklarının, anadili Türkçe olmayan çocukların ve özel eğitime gereksinimi olan çocukların yaşadıkları eşitsizlikleri sürekli olarak gündemde tutmaya çalıştık” diye konuştu.

“SÖZ VERİLEN TABLETLERİN KİMLERE DAĞITILDIĞINI BİLMEK İSTİYORUZ”

MEB tarafından verilen 500 bin tablet sözünü hatırlatan Gezici, söz konusu tabletlerin kimlere dağıtıldığını bilmek istediklerini ifade ederek, “Milli Eğitim Bakanının yaptığı son açıklamada; 18 milyon öğrenciden yalnızca 12 milyon 250 bin öğrencinin uzaktan eğitime bir şekilde ulaşabildiğini, buradan hareketle hala 4 milyon öğrencinin uzaktan eğitim araçlarının olmadığını,  eğitim öğretim hakkından yararlanamadığını görüyoruz. Milli Eğitim Bakanlığının 500 bin tablet sözünü daha sonra yapılan açıklamada öğrencilere 150 bin tablet dağıtıldığı ve 300 bin tabletinde Aralık ayında yapılacağı belirtildi. Şeffaflık ve bilginin zamanında verilmesi var olan durumu değerlendirmek için önkoşuldur. Bu nedenle söz konusu tabletlerin nerede ve kimlere dağıtıldığını bilmek istiyoruz” şeklinde konuştu.

“EĞİTİM BİR HAKTIR”

Gezici, eğitim hakkının tüm haklar gibi devlet güvencesinde olduğunun altını çizerek, “Çeşitli kesimler tarafından iyi niyetlerle yürütülen farklı kampanyalar aracılığıyla öğrencilere uzaktan eğitim araçları temin edilmeye çalışıldığını biliyoruz. Öncelikle belirtmek gerekir ki eğitim bir haktır ve hakların kullanılmasını sağlamak kamunun görevidir. Diğer bir ifade ile haklar devletin güvencesi altındadır. Eğitim hakkı da, diğer tüm haklar gibi, devletin güvencesi altındadır ve bu hakkın kullanımının önündeki engellerin ortadan kaldırılması, hakların kullanımı için gerekli koşulların sağlanması da yine kamusal bir sorumluluk olarak devlete aittir. Bu gerekçelerle öğrencilerin uzaktan eğitim için ihtiyaç duyduğu cihazlar ve internet bağlantısının kampanyalar ve yardımlarla değil genel bütçeden karşılanması gerekir” ifadelerini kullandı.

“ÖĞRENCİLERİN İHTİYAÇLARI GENEL BÜTÇEDEN KARŞILANMALIDIR”

Bolu Valiliği’nin okullardan bilgisayar talep ettiğini ifade eden Zehra Kulalı Gezici, “Bolu Valiliği’nin İl Milli Eğitim Müdürlüğü aracılığı ile okullara gönderilen bir yazısında, her okuldan bir ve daha fazla bilgisayar istenmektedir. Anlaşılan o ki, Bolu Valiliği temin edilen bilgisayarları uzaktan eğitime erişemeyen öğrencilere dağıtacak. Yani kamunun sorumluluğu bu defa da okullardan toplanacak yardımlarla karşılanmaya çalışılacak. Bu yaklaşımın doğru olmadığının altının çizilmesi gerekmektedir.  Belirtmek isteriz ki, her ne kadar gönüllük esasına göre yardımların toplanacağı belirtilmiş olsa da bu yardımın son noktada okul aile birlikleri aracılığıyla karşılanmasının istendiği anlaşılmaktadır. Okullara yeterli bütçenin verilmediği bir dönemde okul aile birliklerinden bu giderlerin karşılanmasının istenmesi okullar açısından ciddi sorunlar doğuracaktır. Üstelikte okul aile birliklerinden bu giderlerin karşılanması mevzuat açısından da sıkıntılıdır ve doğru da değildir. Üstelikte okul yöneticilerinin bu talebi talimat olarak algılaması hem yöneticileri zor durumda bırakacak hem de öğretmenler için bir yerine getirilmek durumunda olan bir görev olarak da algılanacaktır. Tüm bu gerekçelerle söz konusu yazı geri çekilmeli ve Bolu ili genelinde uzaktan eğitime erişemeyen öğrencilerin ihtiyaçları genel bütçeden karşılanmalıdır” sözlerine yer verdi.

“TARAFIMIZ ÖĞRENCİLERİMİZİN VE HALKIMIZIN YANIDIR”

Gezici, açıklamasının devamında, uzaktan eğitime erişimi olmayan öğrencilerin LGS’de tüm konulardan sorumlu tutulmasının doğru olmadığını vurgulayarak, “Biz eğitim ve bilim emekçileri olarak, öğrencilerimizin yaşadıkları yoksunlukların sayılardan ibaret olmadığını, onların sınıfımızdaki öğrencilerimiz, Ayşe, Fatma, Ali, Mehmet olduğunu, hayalleri olan çocuklarımız olduğunu bilir ve bunun ağırlığıyla çalışırız. Bu nedenle, her öğrencimizin eğitim hakkının kamunun sorumluluğunda olduğunu ve öğrencilerimizin eğitim hakkından vazgeçmeyeceğimizi, mücadelemizi kesintisiz sürdüreceğimizi hatırlatıyoruz. Salgının başlamasından yaklaşık 10 ay geçmesine rağmen yaşanan eşitsizliklerin MEB tarafından yok sayıldığını, sanki tüm öğrenciler eşit koşullara ve olanaklara sahipmiş gibi, öğrencilerin tüm kazanımlardan sorumlu olacağını belirtti. Özellikle LGS’de öğrencilerin tüm kazanımlardan sorumlu olacak olması öğrencilerin geleceklerini olumsuz etkileyecektir. Uzaktan eğitime erişimi olmayan öğrencilerin LGS’de durumunun ne olacağı sorulduğunda ise EBA altyapısının güçlendirildiği ve EBA TV’de her konunun bulunduğu, bundan dolayı da sınavda sorun olmayacağını anlatmaya çalıştı.  Sayın bakan bu düşüncesinin eğitimcilerin ortak görüşü olduğunu ve bu konuda bir mutabakat oluştuğunu belirtti. Milli Eğitim Bakanı hangi eğitimcilerle görüştü ve nasıl bir mutabakat sağladılar bilemeyiz ancak bakanla da onunla aynı görüşte olan eğitimcilerle de mutabık olmadığımızı, aynı görüşü paylaşmadığımızı ifade etmemiz gerekmektedir. Tarafımız öğrencilerimizin ve halkımızın yanıdır.

“HER ÖĞRENCİNİN İSTEDİĞİ OKULDA EĞİTİM ALMASI EN TEMEL HAKTIR”

Öğrencilerimizin üstün yararını gözetmeyen, eşitsizlikleri yok sayan ve yaşanan sorunlara çözüm üretmeyen politikalara karşı mücadelemiz aralıksız olarak devam edecektir.  Ayrıca öğrencileri eleyen ve yarıştıran her eğitim sistemine karşı olduğumuzun bilinmesi gerekmektedir. Her öğrencinin istediği okul türünde ve okulda eğitim alması en temel haktır. Eğitim ve Bilim emekçileri sendikası olarak eğitim emekçilerinin hakları ve öğrencilerimizin eğitim hakkı için kesintisiz mücadele edeceğimizi kamuoyuna saygıyla duyuruyoruz” diye konuştu.

Editör: TE Bilisim