(Haber: Oğuzhan Eke) - Bolu Tarımsal SWOT analizi çalışması kapsamında yayımlanan makalede Bolu’da tarımı tehdit eden unsurlar arasında, “Yabancı ve göçmen kişilerin tarım sektörü üzerinde söz sahibi olması” ifadeleri yer aldı.

Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. İhsan Canan ve Seben İzzet Baysal MYO Öğretim Görevlisi Faruk Çetin, “Tarımsal SWOT Analizi ve Stratejileri Bolu İli Örneği” çalışmasını yaptı. Araştırmalar sonunda yayımlanan makale 2024 Şubat tarihinde kabul edilerek, Türk Tarım ve Doğa Bilimleri dergisinde yayımlandı. Makalede Bolu’nun tarımsal durumu, avantajları ve dezavantajları ile fırsatları ve tarım alanını tehdit eden yönleri ele alındı. Çalışma kapsamında aralarında Bolu Valisi, Bolu milletvekilleri, Bolu Belediye Başkanı gibi yöneticilerin de olduğu 142 kişi ile görüşüldüğü belirtildi. Bolu’nun toplam tarım arazisinin 1 milyon 181 bin dekar olduğu aktarıldı. 200 bin 223 dekar arazinin nadasta olduğu öğrenildi.

FIRSATLAR SIRALANDI

Bolu’da tarım noktasındaki fırsatlar şöyle sıralarındı:

“Bolu ili Ankara İstanbul gibi anakent illerinin bağlantısını sağlayan yol güzergâhı üzerinde yer alması, Tarımsal işletmelerin bulunduğu bölgelerde orman ve fundalık alanlarda yapılması. Gereken faaliyetlerin belirlenen ücret karşılığında yerine getirilmesi ile ek gelir imkânına sahip olunması. Zengin bitki örtüsü, orman, mera ve yayla alanlarının imkânı sayesinde küçükbaş ve Büyükbaş hayvancılık, arıcılık, erken geç bitkisel üretim ve kümes hayvanları yetiştiriciliğine fırsat sağlaması. Bölgenin büyük bir bölümünün turizm alanı ilan edilmesi. Bolu ilinin sahip olduğu iklim, toprak ve bitki örtüsü, yetiştiriciliği yapılan ürünlerin sürdürülebilirliğinin sağlanması ve arttırılmasına, farklı ürünlerin ve yeni üretim deseninin planlanmasına elverişli olması. Belirlenen bazı bölgelerde parçalı ve küçük arazi yapısına sahip tarım alanlarının Toprak Reformu Genel Müdürlüğü tarafından arazi toplulaştırma çalışmalarına yer verilmesi ve desteklenmesi. Süs bitkileri yetiştiriciliği açısından Bolu ilinin uygun bir bölge olması. Tarımda alternatif enerji varlığının kullanılmasına yönelik istek, girişimlerin artması ve desteklerin çoğaltılması.”

YABANCI VE GÖÇMENLER İŞARET EDİLDİ

Çalışmada Bolu’daki tarım üretimi tehdit eden unsurları arasında, yabancı ve göçmen kişilerin söz hakkının artması gösterilerek, “Kırsalda sosyo ekonomik fırsatların düşük olması, genç nüfusun tarım sektöründen uzaklaşması ve alternatif olarak değerlendirmesi.  Tarımsal işletmelerin yaş ortalamasının yükselmesi. İşçi, bakıcı ve faaliyetlerin sürdürülebilirliği açısından gerekli iş gücünün yetersizliği. Yabancı ve göçmen kişilerin tarım sektörü üzerinde söz sahibi olması. Dünyayı ve ülkemizi tehdit eden küresel iklim değişikliğinin bölge üretim deseni, verim kalite, don, yağış rejimi, su kaynakları, bitki örtüsü ve çevre gibi tarım için temel etmenler üzerindeki etkisinin giderek artması.  Tarımsal işletmelerde; çevre, toprak ve doğa bilincinin yetersiz olması. Tarımsal faaliyetlerin devamlılığı için gerekli girdi maliyetlerinin yüksek olması.  Pazarlama sorunları, tarımsal piyasanın kısa ve orta süreçlerde değişkenlik dengesizlik göstermesi. Tarım arazilerinin amaç dışı kullanımı, imar ve altyapı planları, geleneksel tarım uygulamaları nedeniyle toprak ve su kaynakları üzerindeki baskının artması. Bolu ilinin ve çevresinin büyük bölümünün birinci derece deprem bölgesi ve fay hattı olması. Tarımsal üretim faaliyetleri üzerinde doğa koşulları hâkimiyetinin yüksek olması. Devlet kurum ve kuruluşları, özel sektör ve yerel yönetimlerin tarım sektörüne yönelik desteğinin yetersiz kalması, verimli kullanılamaması” denildi.

Makalede yazarlar arasında anlaşmazlık olmadığının altı çizildi.

Editör: Burhan YEŞİLTAŞ