Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan, Köroğlu TV’de yayınlanan ‘Siyaset Arenası’ programının canlı yayın konuğu oldu. Programda gündeme dair birçok soruya cevap veren Özcan, 31 Mart seçimlerinden sonra Belediye’den çıkartılan 97 işçi ile ilgili de açıklamalarda bulundu. Özcan, işten çıkartılan 97 kişinin tamamına yakınının ‘Ben neden işten çıkarıldım’ bile demediğini, sadece 8-10 kişinin Hak-İş sendikası tarafından siyasi olarak kullanıldığını belirterek, “Ben sendikaya sizle muhatap olmam benim muhatabım işçi kardeşlerimdir dedim. Bizim işten çıkardığımız 8-10 tane arkadaşımız maalesef bu sarı sendika tarafından kullanılmaktadır.  Bu sendika aradan çıksın ben bu arkadaşlarımla da özel olarak görüşürüm” dedi. 

Köroğlu TV’de canlı olarak yayınlanan ‘Siyaset Arenası’ programının konuğu olan Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan gündeme dair birçok soruya cevap verdi.

31 Mart yerel seçimlerinin ardından Bolu Belediyesi’nden çıkartılan 97 işçi ile ilgili çarpıcı açıklamalarda bulunan Başkan Özcan;  şunları söyledi: “19 Aralık’ta adaylığım ilan edildi ve o tarih itibariyle Bolu’ya gelerek şöyle bir açıklamada bulundum kayıtlarda da var. O gün itibariyle Bolu Belediyesi’nde 1.031 kişi çalışıyor dediler ve bende dedim ki hiç kimsenin ekmeği ile oynamayacağım dedim. Bugüne kadar seni işe kim soktu, kimin referansı ile işe girdin hiç bir şey sormayacağım dedim. Peki, hiç duydunuz mu? 19 Aralık’tan 1 gün önce dahi işe başlamış olup da işten çıkardığımız bir kişiyi. 10 Aralık’tan sonra işe girmiş olup işten çıkarmak zorunda kaldığımız arkadaşlarımız ise 97 kişi. Aslında daha fazla sayı 120 civarında da ben gelmeden şirket bir kısmını göndermiş, bir kısmı da kendisi ayrılmış. Ben şimdi eski Belediye Başkanına en çok bundan dolayı kızıyorum. Yahu bu nasıl bir sorumsuzluktur. Sen kendi bütçeni yapmışsın, çalışacak sayısı belli çünkü 2019 bütçesini dediğim gibi sen kendin hazırlamışsın. Ne yapıyorsun? Son 2 ay içerisinde, %90’ı son 1 ay içerisinde, son 15 gün ve son 1 hafta içerisinde hatta seçimden sonra bile bu insanları neye göre işe alıyorsun. Üstelik şirkete alıyorsun ve şirket ne sigorta primlerini yatırmış ne borçlarını yatırabilmiş ki borçtan ihalelere bile giremiyor. Sen bunu hangi vicdanla yapıyorsun? O çadırda duran arkadaşlar birini suçlayacaksa bunun sorumlusu eski belediye başkanıdır gidip ondan hesabını soracaklar. Böyle bir sorumsuzluk olur mu? Şimdi ben Belediye Başkanıyım ve yeniden aday olamadım, sende adaysın. Ben seçime 1 ay kala, 15 gün kala, hatta 2 gün kala alsam 200-300 kişiyi işe ve sana o şekilde teslim etsem sen belediye başkanı olunca ne yapacaksın sevgili Caner?”

“Ramazan Bayramı’ndan sonra sizleri 2’şerli 3’erli işe geri alacağım”

“Şimdi bu işten çıkartılan 97 kişinin zaten Allah var 70-75 tanesi biz neden işten çıktık demedi” diyen Özcan, “Hatta bugün birisiyle karşılaştım ve kendisine sordum empati yap dedim. Ben olsam da aynısını yapardım dedi. Geriye kalan 25 civarı arkadaşla bir toplantı yaptık ve kendilerine durumu anlattım. Bakın sizleri şirkete almışlar ve son maaşlarınızı şirket çok zor şartlarda ödedi. Bir dahaki sefere şirket sizin maaşlarınızı dahi ödeyemeyecek dedik. Bunun üzerine ben dedim ki siz gerçekten gariban insanlarsınız, bakın size dedim bir söz veriyorum. Bana dedim biraz süre verin Belediyeyi toparlayayım ve Ramazan Bayramından sonra ben sizi 2’şerli 3’erli işe alacağım dedim. Ben şunun da sözünü veriyorum sizleri işe almadan Belediyeye 1 kişiyi dahi işe almayacağım dedim. Tamam dediler ve hatta ben onlar mağdur olmasın diye hepsine aynı gün iş buldum.”

“Düzce Belediyesi’nde 3 yıl %0 zam olan bir sözleşmeyi imzalayan sendika mı sizin hakkınızı savunacak”

“Ama sonra ne oldu? İstanbul seçimleri tekrar olacağı açıklandıktan sonra bu sarı sendika var ya Hak-İş, bu insanları kullandı. Ben bayramdan sonra oradaki arkadaşların ilk 2-3 kişisini işe alayım diye beklerken onların yürüyüş kararı aldıklarını duydum. Yürüyüşe kaç kişi katıldı? 8 kişi katıldı. Şimdi bu garibim insanlara her gün harçlıklarını vererek eylem yaptırtıyorlar. Şimdi Hak-iş profesyonel bir şekilde bu işe girdi. İstanbul seçimlerine etki ederim sandı ama gördü. Belediyenin karşısında çadırları var ve bazı arkadaşlarımızı orada görüyorum ve onlar için üzülüyorum da. Hak-İş’e dedim ki siz benim muhatabım değilsiniz. İşçilerle muhatap olurum ama sizinle olmam dedim. Siz sendikacılığı suiistimal ediyorsunuz dedim. Bak bu Hak-İş sendikacılığı nasıl yapıyor size anlatayım. Düzce Belediyesi ile 3 yıllık toplu iş sözleşmesi imzaladı bu Hak-İş geçen hafta. İlk yıl %0 zam, ikinci yıl %0 zam, üçüncü yıl %0 zam. Bu mudur işçinin hakkını savunmak. Bunlar mı savunacak bizim işçi kardeşlerimizin hakkını soruyorum? Sonra da sendikayız diye dolaşıyorlar etrafta. Bizim işten çıkardığımız 8-10 tane arkadaşımız maalesef bu sarı sendika tarafından kullanılmaktadır.  Bu sendika aradan çıksın ben bu arkadaşlarımla da özel olarak görüşürüm”

Editör: TE Bilisim