(ÖZEL HABER: ASLI AKIŞ) - Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan, Cumhuriyet Halk Partisi'nin (CHP) öz evladı olduğunu belirterek, parti yönetiminin onun gibi öz evlatlar yerine üvey evlatlar tarafından yönetildiğini ifade etti.

Cumhuriyet Halk Partisi’ne yönelik sert eleştirilerde bulunmaya devam eden Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan parti içi demokrasiyi savunarak, Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'na bir kez daha istifa çağrısında bulundu. Özcan, Mustafa Kemal Atatürk'ün kurduğu ideallere bağlılığını vurgulayarak, CHP'nin bu yoldan saparak üvey evlatlar tarafından yönetildiğini öne sürdü.

“TAVİZ VERMEYEN BİRİYİM”

Özcan, Mustafa Kemal Atatürk'ün kurduğu ve çizdiği yolun, CHP'nin şu anki yolunun olmadığını vurgulayarak, “Ben Cumhuriyet Halk Partisi’nin öz evladıyım. Cumhuriyet Halk Partisi yönetimi için söylüyorum bunu öz evlatlar tarafından değil üvey evlatlar tarafından yönetiliyor. Bizim inandığımız Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu ve çizdiği yol bu CHP’nin bu CHP yönetiminin gittiği yol değil. Benim mücadelem bu. Ben Kuvayı Milliye ruhuna inanan bir insanım Türk milliyetçisiyim, cumhuriyetçiyim, laiklikten, devrimcilikten, devletçilikten asla taviz vermeyen biriyim. Bu yönetimde temel sorunumda bu, kişisel değil bu” şeklinde konuştu.

“GENEL BAŞKANA HADDİMİ AŞACAK BİR ŞEY SÖYLEMEDİM”  

Parti içi demokrasiye dikkat çeken Başkan Özcan, seçilmiş bir belediye başkanı olarak Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'na yönelik eleştirilerini sürdürdü. Özcan, parti içi demokrasiyi savunurken, Genel Başkan Kılıçdaroğlu'na istifa çağrısında bulunarak, “Sayın Kılıçdaroğlu ve ekibiyle kişisel bir sorunum yok. Ben bunun mücadelesini veriyorum, özümüze dönelim kendimiz gibi olalım. Birilerinin yanında yer almaya çalışmayalım, biz ilkelerimizi ortaya koyalım bizim ilkelerimize kendini yakın hisseden gelsin ifade etsin, onlar bizimle yol yürüsün. Benim söylemeye çalıştığım bu. Ben genel başkana hakaret etmedim. Ben genel başkana haddimi aşacak bir şey de söylemedim ama parti içi demokrasi var diyorsunuz, bir şehrin seçilmiş belediye başkanı üstelik bu partiye, ilçe başkanı, il başkanı, milletvekilliği, parti meclis üyesi olarak hizmet vermiş birisi ısrarla diyor ki ‘Başarısız oldun, çekilmelisin, istifa etmelisin Sayın genel başkan’.  Ben bunları söyledim, pişman değilim, söylemeye de devam edeceğim” dedi.

“SAVUNMA HAKKI BİLE VERMEDEN BENİ PARTİDEN İHRAÇ ETTİ”

Başkan Özcan sözlerinin parti yönetimi tarafından rahatsızlıkla karşılandığını ve kendisine savunma hakkı verilmeden CHP'den ihraç edildiğini belirterek mücadelesini sürdürmek istediğini, kendisi gibi düşünen milyonlarca CHP'li ve CHP'ye oy vermeyen vatandaşlar adına hareket ettiğini dile getirdi. Özcan; “Bunun için 200 km yol yürüdüm. Günün sonunda benim söylediklerimden rahatsız oldu CHP yönetimi, bana savunma hakkı bile vermeden beni partiden ihraç etti. Ben bu mücadelemi sürdürmek istiyorum. Kendi adıma değil, benim gibi düşünen milyonlarca CHP’li var. CHP’ye oy vermeyen milyonlarca vatandaşta var. O yüzden ben bu mücadeleyi onlar adına sürdürüyorum. CHP gerçek yoluna, gerçek çizgisine otursun diye” ifadelerini kullandı.

“BAZI SOMUT ADIMLAR ATMAYI DA PLANLIYORUM”

Başkan Özcan, 9 Ekim Pazartesi günü Ankara'da Asli Hukuk Mahkemesi'nde görülecek davasının kararının kendisi için kritik olduğuna da işaret ederek; “Ankara’da Asli Hukuk Mahkemesi’nde duruşmam var. Basit yargılama usulüne tabii. Hakim o gün karar verecek yüzde doksan dokuz ihtimalle. Karar lehe olursa partiye dönmüş olurum. Çünkü kesin karar veriyor hakim. Aleyhe olursa dönme ihtimalim zaten kalmayacak.  Lehe olursa ne olur Sayın Kılıçdaroğlu yeniden beni disipline tedbiri olarak sevk eder mi bilmiyorum. O gün zaten karar lehe olursa önemli açıklamalarda da bulunacağım Türk milletine. Bazı somut adımlar atmayı da planlıyorum. Kanımın son damlasına kadar CHP’de kalıp, partiyi gerçek çizgisine oturtmak için mücadele etmek istiyorum” sözlerini noktaladı.

Editör: Ebru Buket EKE