Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Düzce 6. Olağan İl Kongresine katılmak için Düzce’ye geldi. Erdoğan yaptığı konuşmada Düzce’ye yapılan 9 katrilyonluk yatırımlar Düzce’nin Bolu dağı ve Sakarya nehri arasına sıkışmaktan kurtulduğunu belirterek bir marka olduğunu ifade etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2019 seçimlerine de tüm parti teşkilatlarının hazır olmasını istedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Düzce AK Parti 6. Olağan İl Kongresi'ne katılmak üzere kente geldi. Kongre öncesi salonun bulunduğu alanda toplanan on binlere hitap eden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Düzce bugün yine bir başkasın. Sizleri selamların en güzeliyle selamlıyorum. Allah'ın selamı, rahmeti, bereketi üzerinize olsun. Hamdolsun Düzcemizin altıncı olağan kongresinde salonun içi tıklım tıklım dolu ama taştı rahmet deryası dışarısı da maşallah 10 binleri aştı. Dün Sinop da böyleydi, maşallah Kastamonu da böyleydi. Ve bu yolculuk nereye? 2019'un Mart'ına, 2019'un Kasım'ına. İnşallah gerek önümüzdeki yerel seçimlerde, gerek 2019 başkanlık ve parlamento seçiminde AK Parti olarak ülkemizin yeniden dönüşüm ve değişimini çok açık, net demokratik inkilapla sandıklarda gerçekleştireceğimize inanıyorum. Buna var mıyız? Ana kademe olarak var mıyız? Kadın kolları olarak var mıyız? Gençler var mıyız? Tamam inşallah. Ne dedik yola çıkarken, uzun ince bir yoldayız. Gidiyoruz gündüz gece. Gideceğiz gündüz gece inşallah. Ne dedik durmak yok, yola devam. Düzce bu yolculukta her zaman yanımızda oldu. Bizi hiç yalnız bırakmadı. Sizler de aynı şekilde Düzce'nin yanında olduk. Hiçbir zaman Düzce'yi yalnız bırakmadık. Şu 15 yılda Düzcemize yaptığımız yatırımların toplam tutarı 9 katrilyon. İnşallah bununla iş bitmedi. Bu yatırımlar yine devam edecek. Bizler bir deprem bölgesi olar Düzce'yi yalnız koymadık. Düzce'de üniversite yaptık. Düzce'deki üniversitenin şu anda öğrenci sayısı katlaya katlaya gidiyor. Bu ayrı bir zenginlik. İnşallah daha iyi olacak. Her yönüyle daha iyi olacak" ifadelerini kullandı.

"Çamur at, tutmazsa iz bırakır mantığıyla bir yere varılmaz"

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan iftira ile bir yere varılamayacağını ifade ederek, "Fakat hasımlar bizi hazmedemiyor. Onun için tek silahları var. İftira, yahu iftirayla bir yere gidilmez. Dürüstlükle bir yere gidilir. Fakat onlar ne kadar iftira atarlarsa atsınlar, çamur at tutmasa iz bırakır mantığıyla bir yere varılmaz. Onların dedeleri varamadı ama bizim dedelerimiz vardı. İnşallah yine varacağız. Bizi bölmek, parçalamak isteyenler şunu bilecekler. Bizim rabiamız var. Bu rabiada neler var. Tek millet, Türküyle, Kürdüyle, Lazıyla, Çerkeziyle, Gürcüsüyle 80 milyon tek millet. Biz birbirimizi niçin seveceğiz. Parası pulu olduğu için makam mevki sahibi olduğu için mi? Hemşehrim akrabam olduğu için mi? Yaradılanı yaradandan ötürü seveceğiz. Rabbim bizi kabileler halinde yarattı. Kabileler değil üstünlük sebebi. Üstünlük sebebi Allah'a kim daha yakınsa en üstün odur. Bizim inancımızda durum budur. Olaya böyle bakacağız ve yolumuza da böyle yürüyeceğiz. Tek bayrak, işte bayrağımız" diye konuştu.

"Hala bir şeyler almak istiyorlar. Asla"

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Sudan ve Çad'da da Türk bayrağının dalgalandığını da hatırlatarak "Payitaht Abdülhamid Han" dizisine örnek verdi. Afrika'da 15 yılda büyükelçiliklerin 41'e yükseldiğini ifade ederek şöyle devam etti:

"Sudan'da da bayrağımız dalgalandı mı? Çad'da bayrağımız dalgalandı mı? Oranın gençlerinin elinde bayraklarımız var mıydı? Sizi ne kadar seviyorlar anlayın. Sudanlısı da seviyor Çadlı'sı da. Çünkü biz onları ayırmadık. Onlara biz Afrikalı koy bir kenara diye bakmadık. Onları ötelediler biz ise kucakladık. Bizi kucaklayanlar da artıyor. Göreve geldiğimizde Afrika'da 12 büyükelçiliğimiz vardı. Şimdi 41 büyükelçiliğimiz var. Her yerinde olacağız. Ve bütün Afrika ile bu münasebetlerimizi geliştireceğiz. Bayrağımızın rengi şehidimizin kanından geliyor, hilal bağımsızlığımızın ifadesi, yıldız şehitlerimizin ta kendisidir. İşte Düzce'de de şehitlerimiz var. Gölbaşı'nda bir şehidimiz var. Allah rahmet etsin. Tüm ailesini rabbim cennetinde Ufuk'u ile kavuştursun. Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır, toprak eğer uğrunda ölen varsa vatandır. İşte toprak, bu toprakların uğurunda ölenler olduğu için bunlar arazi kalmadı, bunlar vatan oldular. Eğer ölen olmazsa vatan olmaz. Şehitler olduğu için, şehit kanlarıyla yoğurulduğu için bu topraklar bize vatan oldu. Biz 18 milyon kilometrekarelik bir vatandan küçüle küçüle 780 bin kilometrekareye geldik. Neydik ne olduk. Bunu da bilelim. Tarihimizi de bilelim. Payitaht'ı izliyorsunuz değil mi? Orada görüyorsunuz. Hala bir şeyler almak istiyorlar. Asla. Ve 780 bin kilometrekarelik vatan toprağında birileri yok paralel devlet yapılanmasıymış yok orada bilmem ne devleti kuracaklarmış. Asla. Buna teşebbüs edenlerin karşısında biz askerimizle, polisimizle, jandarmamızla, güvenlik güçlerimizle F-16 oluruz. Helikopterlerle üzerine gideriz, tank oluruz, top oluruz inlerine kadar kovalarız onları. Bir haftada 75 tanesi gitmiş, öbür hafta 100 tanesi gitmiş. Durmak yok yola devam. İnlerine kadar, sıfırlayacağız bunları. Benim vatandaşımın, halkımın huzurunu bozamayacaklar. Huzurumuza musallat olanlar bedelini ağır ödeyecekler. Tek devlet, Türkiye Cumhuriyeti Devletinden başka devletimiz yok. Kimse yok paralelmiş, şuymuş buymuş yok, tek devlet. Bunun için azmimiz var. Peki ne yapacağız, bir olacağız."

Erdoğan, hitap ettiği vatandaşların 2018 yılının da hayırlara vesile olmasını temenni etti.

“Düzce için de yapacağımız daha çok hizmet var”

Erdoğan mitingin ardından kongrenin yapılacağı Kalıcı konutlar kapalı spor salonuna geçti. Solonu dolduran partililer tarafından büyük bir coşkuyla karşılanan Erdoğan Düzcelilerin yoğun ilgisinden dolayı memnuniyetini dile getirdi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, kongrenin Düzce ve ülke için hayırlara vesile olmasını temenni etti. AK Parti'nin kuruluşundan bugüne kadar görev üstlenenlere de teşekkür eden Erdoğan, hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet diledi. Erdoğan, "Maşallah son gelişimden bugüne Düzce'nin gelişmeler kat ettiğini görüyorum. Salon dolu, en az üç misli dışarıda. Dışarıdaki kardeşlerimi de selamladık, böylece buraya geldik. Üniversitemiz öğrenci sayısını iki katından fazla artırarak 30 bine çıkartmış. Kuruluş hazırlıkları süren bilim merkeziyle Düzce, Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanımızın izinden gidiyor. Yeni yapılan derslik sayısı bin 230'dan bin 810'a yükselmiş. Merkezde inşa halinde olan 300 yataklı hastanemiz de, ilçemizde yapılmakta olan hastanelerimiz de hizmete girmiş. Sağlıklı yapılaşma çok öneme sahip. TOKİ bunun öncülüğünü yapıyor. Ulaşımda 78 kilometre olan bölünmüş yol uzunluğunu 165 kilometreye çıkardık. 15 yılda 9 milyar liralık yatırımla Düzce'yi sıkışmış bir şehir olmaktan çıkartıp başlı başına bir marka haline getirdik. İnşallah önümüzdeki dönemde ülkemizin 80 vilayetiyle birlikte Düzce için de yapacağımız daha çok hizmet var. Önümüzde hem demokrasimizi hem ekonomimizi ileriye götürmek adına bir imtihan daha var. Bu da 2019 seçimleridir. Tam bir seferberlik ruhuyla 2019'a hazırlanmak zorundayız. Son yıllarda verdiğimiz mücadelelerin taçlandırmasını 2019'da yapacağız. Kongrelerimizi ben bu şahlanışın adeta bir işaret fişeği olarak gördüm. Kastamonu'da, Sinop'ta, Düzce'de bunu görüyorum. Siyasi hayatımda ben bu tür kongreler yaşamadım ama şimdi yaşıyorum. 2019 Allah'ın izniyle bu siyasi değişim ve dönüşümün markası olacak. Bu yola iyi hazırlanmamız lazım. Ana kademe, gençlik kolları, kadın kolları kapı kapı dolaşmak suretiyle bütün bu saldırılara karşı o değişimi ve dönüşümü gerçekleştirmemiz lazım" dedi.

"Hayır kampanyasının içinde olanlarda beraber olduğumuz arkadaşlarımızın da olması bizi ayrıca üzdü"

16 Nisan referandumunu hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "16 Nisan'da ne oldu gördünüz değil mi? Biz 'Evet' kampanyasını sürdürürken ne yazık ki birileri de tabii 'Hayır' kampanyasını sürdürdü. 'Hayır' kampanyasının içinde olanlarda beraber olduğumuz arkadaşlarımızın olması bizi ayrıca üzdü. Hiç önemli değil. Kişi sevdikleriyle beraber haşrolunacaktır. Siyaset boşluk kabul etmez. Şayet biz vatandaşlarımıza gidip kendimizi, yaptıklarımızı, yapacaklarımızı doğru şekilde anlatmazsak birileri gider bizi bin bir yalan ve iftirayla başka türlü anlatır. Birileri gider Bolu Dağı tünelini gider patateslerle doldurmaya çalışır, doğalgazla doldurmaya çalışır. Fakat biz bu aklıevvellere işin doğrusunu anlattık. Bolu Dağı'nın nasıl geçilebileceğini gösterdik. Çünkü biz bu yanlışlara izin vermezdik ve vermedik. Bunun için şimdiden çalmadık kapı, sıkmadık el, dokunmadık yürek bırakmayacak ve bu şekilde çalışmalara devam edeceğiz" dedi.

"Düzce kardeşliğin şehridir"

Düzce'nin aynı zamanda kardeşliğin şehri olduğunun altını çizen Erdoğan, şöyle devam etti:

"Düzce aynı zamanda kardeşliğin şehridir. Karadenizlisinden Çerkez'ine, Arnavut'una, son zamanlarda gelen Suriyeli kardeşlerimize kadar farklı kökenlerden, farklı kültürlerden kardeşlerimiz burada huzur içinde, dayanışma içinde yaşıyor. Burada hepsi var. Abaza var, Çerkez var, Gürcü var. Burada bir renk var. Bizim birliğimizi kimsenin bozmaması, bozamaması lazım. Zira biz yaradılanı yaradandan ötürü sevdik. Bu yolda böyle yürüdük. Kurtuluş Savaşı yıllarında birbirinin ardı sıra Düzce ve Yozgat'ta yaşanan elim hadiselerin arka planı maalesef hala tam anlamıyla aydınlatılabilmiş değil. Ülkemiz büyüdükçe, demokrasimiz güçlendikçe Cumhuriyetimiz kökleştikçe yakın tarihimizin bu puslu hadiselerini daha bir özgüvenle tartışabileceğimize doğrusu ben inanıyorum. Bu vesile ile 15 Temmuz'da Özel Harekat Merkezinde alçakça şehit edilen Ufuk Baysan ve tüm şehitlere Allah'tan rahmet diliyorum. Ufuk kardeşimin az önce dışarıda annesi ve babasını gördüm. Rabbim cennetine kavuştursun. Gazilerimize sağlık ve afiyet diliyorum."

"Kötü komşu bizi ev sahibi yaptı"

Türkiye'nin yerli üretimdeki başarısına dikkat çeken Erdoğan, yerli otomobil ile ilgili de çalışmaları hatırlattı. Erdoğan, Kudüs meselesinde de liderleri tek tek aradığının altını çizerek şöyle devam etti:

"15 yıl önce savunma sanayinde ihtiyaçlarımızın yüzde 15'ini falan karşılıyorduk. Şimdi yüzde 65'ini yerli olarak karşılar hale geldi. Artık zırhlı taşıyıcılarımız var. Silahlarımız var. SİHA'yı kendimiz yapar hale geldik. Teröristleri onlarla vuruyoruz. İnlerine onlarla giriyoruz. Bunlar 32 bin feete kadar yükseliyor. Biz Amerika'dan istedik vermediler. Başka yerden istedik vermediler. Kötü komşu bizi ev sahibi yaptı. Düzce'de savunma sanayinde önemli bir merkezimiz haline geldi. Daha da iyi olacağına inanıyorum. Haklı olduğumuz hangi konuda mücadeleye girişmiş isek Allah'ın izniyle ve milletimizle başardık. Kendi otomobilimizi de beş firmamız birleşmek suretiyle onunda adımını attık. Suriye konusunda haklı olduğumuzu biliyoruz. Irak konusunda haklı olduğumuzu biliyoruz. Batı ülkeleriyle ilgili; demokrasi ve ekonomimizi güçlendirme konusunda, Kudüs konusunda haklı olduğumuzu biliyorduk ve kazandık. İslam İşbirliği Teşkilatı dönem başkanı olarak yaptığımız çağrıya güzel bir ilgi oldu. Tek tek liderleri aradım. Sadece İslam dünyasını değil Hristiyan dünyasından papa hazretlerini de aradım. Önce kendilerinin de Hristiyan dünyasını araması konusunda ricada bulunduk. Sonra teşekkür için de aradık. Sayın Putin ile hem başından hem daha sonra onunla da bu konuda destek için aradık. Avrupa'yı, Almanya liderini, Fransa bunların hepsini aradık. Bağlantısızlar topluluğu liderini aradık. Onlarla da görüştük. Arap liginin başı şu anda kral 2. Abdullah onunla çalışmaya girdik. Filistin devletinin başı Mahmud Abbas onunla da müşterek çalışma yaptık. Bütün bunlarla beraber liderleri aradık onlarla beraber yaptığımız bu mücadeleden sonra 128 ülke yanımızda yer aldı. 8 ülke Amerika ile beraber hareket etmiş oldu. Bunun da bir tanesi zaten İsrail. Ne oldu kimler onlarla beraber oldu. Nüfusu 15 bin 20 bin. Alma mazlumun ahını çıkar aheste aheste. Şimdi Amerika, BM'ye verdiği desteği çekiyormuş. Hani sen demokrattın. Demokrasiye inanıyordun. Demek ki sen her şey senin istediğin gibi olursa demokratsın. Senin istediğin gibi olmazsa demokrattan vazgeçiyorsun. Neyse bunun tanımı farklıdır bizim lügatimizde ama o konuya girmeyeceğiz. Biz değerlerimizden taviz vermeyeceğiz. Tek vatan, tek devlet, tek millet ve tek bayrak bu yoldan vazgeçmeyeceğiz."

"2018'de çok büyük projeleri hayata geçireceğiz"

Milletin ve insanlığın yeni yılını tebrik eden Erdoğan, 2018 yılında büyük projeleri hayata geçireceklerine vurgu yaptı. 2017 yılında krizleri ülkenin menfaatini yönetmeye gayret ettiklerinin altını çizen Erdoğan, "Bu gece malum yılbaşı, 2017'yi artık geride bırakıyoruz. Miladı takvime göre 2017 yılını geride bırakıp 2018 yılına giriyoruz. Öncelikle milletimizin ve tüm insanlığın yeni yılını tebrik ediyorum. Yıl başlarını geride bıraktığımız bu yılın muhasebesini yapma, gelen yılın programlarını, planlarını gözden geçirme vesilesi olarak bakacağız. Biz 2017 yılını yurt içi ve yurt dışında gerçekten dolu dolu ve yoğun bir çalışmayla geçirdik. Her saatimizi en verimli şekilde değerlendirmeye çalıştık. Karşılaştığımız krizleri ülkemizin menfaatine yönetmeye gayret ettik. Sadece krizlerle değil yatırımları ve projeleri de titizlikle takip ettik. 2017 yılının üçüncü çeyreğinde dünyanın bir numarası olduk. Yüzde 11,1 ile. Üç çeyreğin ortalaması 7,4 oldu. Bu büyüme oranı demek ki emeklerimiz karşılıksız kalmadı. Allah'ın izniyle 2018'e bu güçle giriyoruz. Çok daha büyük projeleri hayata geçireceğiz. 2023 hedefleri doğrultusunda yolumuza devam edeceğiz" dedi.

Editör: TE Bilisim