Estetik gülüşler için farklı diş uygulamaları mevcuttur. Bunlar arasında olan zirkonyum diş kaplaması hem diş hekimlerinin hem de sağlıklı gülüşlere sahip olmak isteyenlerin sıklıkla tercih ettiği bir yöntemdir. Fakat tüm diş uygulamaları gibi diş kaplaması da ciddi uzmanlık isteyen bir hizmettir.
BAİBÜ Diş Hekimliği Fakültesi Protetik Diş Tedavisi Bölümü Dr. Öğretim Üyesi Büşra Tosun, mevcut diş kaplama yöntemleri arasında dişe uygun yapısıyla uzun yıllar kullanılabilecek zirkonyum kaplama işlemi ile birlikte hastaların hayalindeki dişlere kavuşabileceğini söyledi.
Dr. Öğretim Üyesi Büşra Tosun, protez nedir, nasıl uygulanır ve protez çeşitleri hakkında bilgiler vererek; Protez bir derya deniz aslında. Çeşitli nedenlerle diş eksikliği olan hastaların kaybolan çiğneme fonksiyonları, konuşma eksikliğini çeşitli protezlerle giderildiği bir bölüm protetik diş tedavisi. Bir sürü tedavi seçeneğimiz mevcut. Diş üstü, sabit restoratif dediğimiz metal destekli porselenler, zirkonyum dediğimiz tam seramik porselenler ve halk arasında yaprak diş olarak bilinen lamine porselenler yapabiliyoruz. Bunların haricinde diş eksikliği fazlaysa takıp çıkarmalı protez, hassas bağlantılı protezler yapabiliyor yada tam dişsizse totel protezler, parsiyel iskeletli protezler yapabiliyoruz. Aynı zamanda son zamanlarda gündemde çok olan İmplant üstü dediğimiz her türlü sabit, hareketli hatta hibrit denen protezler var. Laboratuvarımız donanımlı, Kayseri ile çalışıyoruz. Güzel işler geliyor. Burada hekim kadromuz gerçekten çok iyi. 5 tane uzman hekimimiz var. Akademisyenimiz var. 9 tane asistan hekimimiz var. Bunlarla hep beraber hastaları kısa süre içerisinde tedavilerini gerçekleştirebiliyoruz” şeklinde konuştu.
“ZİRKONYUM DAHA ÇOK TERCİH EDİLİYOR”
Dr. Öğretim Üyesi Büşra Tosun, hastanın durumuna göre uygulama yapıldığının altını çizerek; “Hastalar Zirkonyumu bilerek geliyorlar. Zirkonyum, altında metal olmayan tam seramikli porselenlerdir. Bunun tabi ışık geçirgenliği, estetiği çok güzel bir materyal zirkonyum. Hastalar genelde yapılmalı diye geliyorlar ama aslında bir tık yapılmaması gereken hastalar var. Örneğin, hastanın diş sıkma alışkanlığı, ortodontik bir problemi, çene bozukluğu varsa, dişlerinde, iskeletlerinde, üst çenede, alt çenede ve hijyeni kötüyse bu hastalara yapılmaması gerekir. Biz burada hastaları bir bütün olarak ele alıyor, inceliyoruz. Sadece proteze odaklanıp, diş eksikliğini hemen yapmak yerine diğer bölümlerle de inceleyerek çalışabiliyoruz. Özellikle gülüş tasarımı yaparak biz buradan hastalarımızı tedavisini gerçekleştiriyoruz.” dedi.
“AĞIZ HİJYENİ İYİ OLMALI”
Çeşitli nedenlerle dişlerini kaybeden, diş ve diş eti problemleri olan hastaların önceliğin ağız hijyeni olmasına dikkat çeken Tosun; “Bu hastaların yüz şekline, estetik gereksinimlerini göz önüne alarak doğal ve estetik olanı elde etmektir gülüş tasarımı. Biz burada multidisipliner çalışmayla fakültedeki bölümler arasında bütün olarak güzelce hastanın tedavisini burada yapmış oluyoruz. Gülüş tasarımı yapabildiğimiz bir tedavi alternatifi. Öncelikli olarak ağız hijyeni iyi olmalı. Dişini hiç fırçalamayan bir hasta Protezimi yapın diye gelirse eğer burada protezi ertelemek gerekiyor. Yani ağız içi, dokular kötüyse, diş etleri iltihaplıysa bunların önce hepsinin tedavisi yapıldıktan sonra protez çeşitlerimizi tüm hastalara uygulayabiliyoruz.” diye konuştu.
“ÇİĞNEME FONKSİYONUNU KAZANDIRMAK İLK KRİTERİMİZ”
Büşra Tosun, Zirkonyumların talep gördüğünü belirterek; “İmplantta çok yapıldığı için, şuan implant üstü hasta profilimizde çok fazla. Tam damak dediğimiz takıp çıkarmalı totel protezler var yine de ama sayı olarak azaldı. Hastaların daha çok sabit olsun, çıkmasın, estetik, doğal görünsün beklentisi var. Burada bembeyaz dişler değil de hastaların daha doğal diş beklentisi var. Bizim birinci kriterimiz estetik değil. En başta bizim temin etmemiz gereken şey çiğneme eksikliği. Bunu geri kazandırmak. Diş eksikliği olduğunda hasta gerçekten çiğneyemiyor. Besinleri sindiremiyor. Sindiremeden yuttuğu için mide ve bağırsak problemleri yaşıyor. Bu yüzden bir çiğneme fonksiyonu geri kazandıralım. İkinci olarak diş eksikliği, fonasyon yani konuşmayı etkiler. Bazı kelimeleri, bazı harfleri telaffuz edemiyor. Bunları tamamladıktan sonra tabi ki üçüncü olarak baktığımız şey estetik.” İfadelerine yer verdi.
“LAMİNALARLA RESMEN YENİ BİR DİŞ İNŞA EDİYORSUN”
Halk arasında yaprak porselen olarak bilinen ‘Porselen lamina’ ile ‘kompozit lamina’ nın uygulama sürecinden de bahseden Tosun; “Kompozit lamine restoratif diş tedavisi bölümümüzde yapılıyor. Dolgularla, ön tabaka dediğimiz laminalarla resmen yeni bir diş inşa ediyorsun. Kompozit denen dolgu materyalleri kullanılır. Aslında bizim ilk etapta düşündüğümüz konservatif yaklaşım. Yani hadi hemen gel dişi keselim, porselen yapalım değil. Hastaya zarar vermeyecek şekilde en başta en koruyucu olan tedaviyi yapalım. Çok var bu şekilde beklentisi olan hasta. Ufak tefek düzeltilmesi gerekenleri kompozit laminalarla yaptırıyoruz. Artık kompozit laminaların çok fazla sayıda yapılması gerekiyorsa kompozitin renklenmesi ilerleyen zamanlarda olur. O zaman işte porselen laminalar tercih edilir.” Şeklinde konuştu.
