(Haber: Sinem Altunay) Milliyetçi Hareket Partisi’nin, “Hilale Doğru Türkiye” toplantıları kapsamında Sakarya’da düzenlenen programa yoğun katılım sağlandı. Programa, MHP Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız, Sakarya Milletvekili Muhammed Levent Bülbül, Afyonkarahisar Milletvekili Mehmet Taytak’ın yanı sıra il ve ilçe teşkilatları, Ülkü Ocakları temsilcileri, sivil toplum kuruluşları ve çok sayıda partili katıldı.

Toplantıda konuşma yapan MHP Bolu İl Başkanı Ayhan Çelikkol ve Bolu Milletvekili İsmail Akgül, Milliyetçi Ülkücü Hareket’in tarihsel misyonuna, Lider Devlet Bahçeli’nin ortaya koyduğu vizyona ve Türk milletinin birliği için verilen mücadeleye vurgu yaptı. Teşkilatlar, Lider Bahçeli’nin “Türk ve Türkiye Yüzyılı” hedefi doğrultusunda çalışmalarına hız kesmeden devam edeceklerini belirtti.

"Bu yolda yürümekten asla vazgeçmeyeceğiz"

Milliyetçi Hareket Partisi Bolu İl Başkanı Ayhan Çelikkol konuşmasında şu ifadeleri kullandı:

" Sayın Genel Başkan Yardımcım, Sayın Milletvekillerim, Değerli İl Başkanlarım, İlçe Başkanlarım, İl ve İlçe Yöneticilerim, KAÇEP İl ve İlçe Başkanları, kıymetli hanımefendiler, İl ve İlçe Ocak Başkanlarım, Sivil Toplum Kuruluşları Temsilcilerim, Milliyetçi Ülkücü Hareket’in çok değerli mensupları, kıymetli dava arkadaşlarım, hanımefendiler ve beyefendiler; sizleri en kalbi duygularımla ve muhabbetle selamlıyorum.

Bugün burada, Türk Dünyasının ve Milliyetçi Ülkücü Hareket’in Bilge Lideri Sayın Devlet Bahçeli beyefendinin talimatlarıyla ‘Hilale Doğru Türkiye’ toplantıları kapsamında, Sakarya İl Başkanlığımızın ev sahipliğinde bir araya gelmiş bulunmaktayız.

Ülkücü Hareket; kurulduğu günden bu yana, vatanın ve Türk milletinin bekasını her türlü siyasi hesabın üstünde tutmuştur. Bizler, bu kutsal davada, geçmişten aldığımız ilhamla, Bilge Liderimizin emrinde kararlılıkla ilerlemekte olan, Türk milletinin sarsılmaz iradesinin temsilcileriyiz.

Liderimizin işaret ettiği üzere, ‘Zaman; Türk ve Türkiye Yüzyılı Zamanıdır.’ Bu minvalde, ülkemizin içinde bulunduğu zorlu şartlar karşısında, vatanımızın bölünmez bütünlüğüne, milletimizin birliğine ve bin yıllık kardeşliğimize kast eden her türlü tehdide karşı, Milliyetçi Ülkücü Hareket birlik ve beraberlik içinde dimdik ayaktadır.

Liderimizin belirlediği hedeflerden bir adım dahi geri atmayacağımızı buradan tüm dünyaya haykırıyoruz.

Vatan söz konusu olduğunda, bizler sonuna kadar mücadele etmeye, her türlü zorluğa göğüs germeye ve her türlü fedakarlığa daima hazır ve muktediriz.

Bizim için asıl mesele; Türk milletinin bekası, Yeni Türk ve Türkiye Yüzyılıdır. Bu uğurda, tarihimizin bize yüklediği sorumluluğun bilinciyle hareket etmeye devam edeceğiz. Liderimizin söylediği gibi, ‘Bizler, gelecek seçimlerin değil; geleceğin süper güç Türkiye’sinin hesabındayız. Günü kurtarmanın değil, geleceği kurmanın istikametindeyiz!’

Şer odakları bilsin ki! Bizler; vatanını seven, bayrağına sahip çıkan, Liderinin koşulsuz ve şartsız emrinde olan Ülkücü Hareket’iz.

Şunu kesin bir dille ifade ediyoruz ki; Bu yolda yürümekten asla vazgeçmeyeceğiz. Yılmayacağız. Yorulmayacağız. Yıkılmayacağız. Bilinmelidir ki:

‘Vatan ne Türkiye’dir Türklere, ne Türkistan.
Vatan, büyük ve müebbet bir ülkedir Turan!’

Vakit Tamam’dır; söz konusu Vatan'dır! Ne Mutlu Türküm Diyene!"

" Mücadelemizi bir kaç gazete beğensin, üç-beş yazar-çizer övsün diye yapmıyoruz"

Toplantıda bir konuşma gerçekleştiren MHP Bolu Milletvekili İsmail Akgül, lider Devlet Bahçeli’nin önderliğinde Milliyetçi Hareket’in önemine vurgu yaparak şunları ifade etti:

" Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkan Yardımcımız Sayın Feti Yıldız beyefendi, Milliyetçi Hareket Partisi Sakarya Milletvekilimiz Sayın Muhammed Levent Bülbül beyefendi, Milliyetçi Hareket Partisi Afyonkarahisar Milletvekilimiz Sayın Mehmet Taytak beyefendi, partimizin kıymetli İl Başkanları, İlçe Başkanları, Belediye Başkanlarımız, Ülkü Ocaklarımızın kıymetli İl ve İlçe Başkanları, basınımızın değerli temsilcileri, değerli dava arkadaşlarım, kıymetli vatandaşlarımız, hanımefendiler ve beyefendiler.

Liderimiz Sayın Devlet Bahçeli Beyefendinin talimatları ile, Teşkilat İşleri Genel Başkan Yardımcılığımız tarafından koordine edilen bu güzide programda, Sakarya ilimizde sizlerle bir arada bulunmaktan son derece bahtiyar olduğumu belirtmek istiyorum. Bizleri bu salonda bir araya getiren, kardeşçe kucaklaşmamızı sağlayan Cenab-ı Allah’a hamd ediyorum.

Liderimiz Sayın Devlet Bahçeli’nin bir evladı, Milliyetçi Ülkücü Hareketin bir neferi, şanlı üç hilalli sancağımızın altında milletvekilliği yapma şerefini bulmuş bir ülküdaşınız, kardeşiniz olarak sizleri sevgi, saygı ve muhabbetle selamlıyorum. Bir ve Birlikte Hilal’e doğru Türkiye Toplantımıza hepiniz hoş geldiniz, şeref verdiniz.

Değerli dava arkadaşlarım, sevgili vatandaşlarımız. Merhum dava büyüğümüz Dündar Taşer, ‘Üç hilal atalarımızın haşmeti idi, torunlarımızın azameti olacak’ demişti. Bugün yaşadığımız süreç, merhum Dündar Taşer’in ne kadar haklı olduğunun adeta bir tezahürü niteliğindedir.

Merhum Başbuğumuz Alparslan Türkeş’in tedrisatından geçmiş, dava ve ülküsüyle mündemiç olmuş, ömrünü Türklüğün mukaddes davasına, varlığını Türk varlığına armağan etmiş, Liderimiz Sayın Devlet Bahçeli’nin irfan ve ferasetle bugünlere taşıdığı, atalarımızın haşmeti, torunlarımızın azameti Üç Hilalli sancağımız, Türk ve Türkiye düşmanlarının, emperyalizmin ve onun işbirlikçilerinin kâbusu olmaya devam etmektedir.

Liderimiz Sayın Devlet Bahçeli, Türk siyasi tarihinin çıkmaza girdiği her buhranlı döneminde, önce ülkem ve milletim anlayışı ile memleket çıkarlarını, ülke menfaatlerini her türlü siyasi ikbal ve istikbal düşüncesinin önünde tutmuş, yaptığı siyasi hamlelerle tarihe yön vermiş bir Türk büyüğüdür.

Yakın dönem Türk siyasi tarihi, Liderimiz Sayın Devlet Bahçeli’nin ve Milliyetçi Hareket Partisi’nin yaptığı çağrıların, ortaya koyduğu tespitlerin ve ürettiği siyasetin ne kadar haklı çıktığını gösteren vesikalarla doludur.

Tarih, Devlet Bahçeli’yi hep haklı çıkarmıştır. Tarih, Milliyetçi Hareket Partisi’ni hep doğrulamıştır. Liderimizin yaptığı hamleler emperyalizme korku salarken yerli işbirlikçilerini de adeta çılgına çevirmiştir.

Cumhuriyetimizin yeni yüzyılını Türk Yüzyılı yapma ideali ve ülküsü ile, memleketimize ayak bağı olan terör sorununu tamamen bitirmek ve ülke gündemimizden çıkarmak adına Liderimiz bir çağrıda bulunmuştur. Bu çağrı, Türk milletinin bin yıllık kardeşlik hukukuna sahip çıkmak, terörün ve terör destekçilerinin aslında hangi mihraklara hizmet ettiğini, hangi kapının kulu olduğunu göstermek adına yapılmış, siyasi tarihimizin en büyük hamlelerinden biridir.

Günü kurtarmanın değil geleceği kurmanın ve kurgulamanın hesabında olan Liderimizin bu çağrısını, ipsiz sapsız, batmış ve köhnemiş siyaset döneklerinin, tarla farelerinin can çekişen siyasetlerine alet etmelerine şaşırmadık. Siyasi kariyerlerini, DEM’in ipine sarılarak kurtaranların, bugün ellerine doladıkları o iple, bizlerin milliyetçiliğini ve vatanseverliğini sorgulamak haddi de değildir, hakkı da değildir.

Liderimizin ve dava arkadaşlarımızın yüreğindeki vatan ve millet sevgisinin bir günlük sadakası, bu haysiyet fukaralarına ömür boyu yetecektir. Zikzaklarla dolu siyasi kariyerlerini unutup, arka ceplerine sıkıştırdıkları çürümüş hüviyetlerini, işleri düşünce hatırlayan karton ülkü abideleri, naylon ülkü devleri bize milliyetçilik ve ülkücülük dersi veremez.

Milliyetçilik, bizim için bir vasıta değil, bir gayedir. Merhum Osman Yüksel Serdengeçti’nin tarifiyle; ‘Bizim milliyetçiliğimiz hususi vagon, bol harcırah, yüksek makam milliyetçiliği değildir. Hakk’a tapan, halkı tutan, yalınkılıç bir milliyetçiliktir.’

Alnımız hiçbir fesat ocağında kararmamış, elimiz hiçbir harama uzanmamış. Üzerimize menfaat balçığından bir zerre çamur sıçramamıştır. Üzerlerinden büyük menfaatlerin ağır silindiri geçmiş, dümdüz olmuş, yol olmuş şahsiyetsizler, her ne pahasına olursa olsun biraz daha, bir gün daha yaşamayı kendilerine değişmez düstur edinenler bizden değildir.

Gayemiz, Türk milletinin bin yıllık kardeşlik hukukuna sahip çıkarak, ‘Bu topraklar için toprağa düşenlerin’ çocuklarını bu topraklar üzerinde mesut ve bahtiyar görmektir.

Ülkücülük bizim için bir gençlik sivilcesi değil, bir yaşam biçimidir. Elli beş yıllık tarihinde şehitler vermiş, idam sehpaları görmüş, darbeler ve ihanetler yaşamış ama yine de dimdik ayakta duran bu kutlu hareketin bir neferi olarak; hiçbir fitneye düşmeden, hiçbir fesada kulak asmadan, yüzümüzü liderimize dönecek, sırtımızı Üç Hilal’imize yaslayacak, Türklüğün ihtişamlı yarınlarını hep birlikte inşa edeceğiz.

Okçular tepesini terk etmeyeceğiz. Bu kaleyi kimseye teslim etmeyecek, Liderimizin yanından bir adım geri atmayacağız.

Değerli dava arkadaşlarım; samimiyetle, birliğimizin gücüyle, aklımıza nifak tohumları ekmeye çalışanlara aldırış etmeden, kol kola, yürek yüreğe vereceğiz. Davamıza inanarak, Liderimize güvenerek, teşkilatlarımıza sahip çıkarak, tarihin Türk milliyetçilerinin omuzlarına yüklediği bu önemli misyonu idrak ederek, Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılında milletimizin ayağındaki prangaları kıracak, Türk devletini mazideki cihanşümul günlerine eriştireceğiz.

Vakit tamamdır; söz konusu vatandır! Vakit tamamdır; devir Türk devri, asır Türk asrıdır. Bunun için tüm teşkilat mensuplarımızla bir olup kapı kapı, köy köy, mahalle mahalle vatandaşlarımızla buluşup derdimizi, meramımızı, davamızı anlatmakla mükellefiz.

Üstlendiğimiz sorumluluğun kıymetini bugün anlamayanlar çıksa da, bu kutsal sorumluluk bizler için torunlarımıza bırakacağımız en büyük şeref madalyamızdır.

Ne mutlu bizlere böyle şerefli bir mücadelenin içindeyiz. Ne mutlu bizlere Liderimiz Sayın Devlet Bahçeli ile beraberiz. Ne mutlu bizlere Türk milletinin yılmaz neferleriyiz.

Konuşmamı yine Liderimizin veciz bir ifadesi ile bitirmek istiyorum. ‘Mücadelemizi bir kaç gazete beğensin, üç-beş yazar-çizer övsün diye yapmıyoruz. Allah bilsin, millet görsün yeter. Gerisi teneke gürültüsüdür.’

Hepinizi en derin sevgi ve saygılarımla selamlıyorum. Sağ olun, var olun, Cenab-ı Allah’a emanet olun. Ne Mutlu Türküm Diyene!

Muhabir: Sinem Altunay