Birinci Dünya Savaşının başlamasının temel sebepleri, 19. Yüzyıldaki siyasi ve ekonomik gelişmeler sonucunda ortaya çıkmıştır. İngiltere, bir taraftan uzun süredir sömürgesi durumunda olan Hindistan’ın deniz yolunun güvenliğini sağlamak, bir yandan da “petrolün”  ana vatanı Arabistan Yarımadası üzerindeki etkinliğini arttırma çabasındaydı. İngiltere bu politikasını, Arabistan Yarımadası'nda yaygınlaştırmada Mekke Emiri Şerif Hüseyin'i mihenk olarak almıştır. Böyle bir yola başvurmalarının nedeni ise Şerif Hüseyin’in, temeli Arap Milliyetçiliği olan bir Arap Krallığı kurma ve başkanı olma düşüncesini bilmeleridir.

İngiltere, Şerif Hüseyin'in ayaklanma isteğini daha önceden fark etmiş olmasına rağmen, Osmanlı Devleti ile de ilişkisinin tamamen bozulmasını istemiyordu. Birinci Dünya Savaşının başlaması İngiltere'yi daha kararlı hareket etmeye zorladı. Bu nedenle İngiltere, hemen Şerif Hüseyin ile ilişkiye girerek kendilerine yardım ettiği takdirde, her türlü yabancı saldırıya karşı koruyacakları garantisini verdi.

İngiltere, Arapları Osmanlı Devletine karşı kışkırtmak amacıyla yaptığı propagandaları 1915 yılının başlarında oldukça yoğunlaştırdı. İngilizler, uçaklarla attıkları bildirilerde Osmanlı Devleti'nin gayri müslim Almanlarla birlikte savaşa girdiklerini,  Arapların Şerif Hüseyin'in etrafında toplanmaları gerektiğini anlatıyorlardı. Nitekim 4 Temmuz 1915 tarihinde Hicaz ve çevresi için gönderdikleri erzağa, Osmanlı memurlarının el koyduğu haberini yayıyor, yeniden erzak sevk edeceklerini bildiriyorlardı. İngiltere'nin yaymaya çalıştığı bu tür haberlerin aslı olmadığı gibi, Osmanlı'nın yardım gemilerinin Hicaz Bölgesine ulaştırmaya çalıştığı erzakın, ulaşmaması için Fransızlarla birlikte engellemeye çalışıyorlardı.

Şerif Hüseyin; oğullarından Faysal’ı, Osmanlı Devleti'nin Çanakkale Harplerindeki durumunu öğrenmesi için İstanbul'a göndermişti. Faysal, İstanbul'dan dönüşünde, Suriye'ye uğrayıp, buradaki cemiyetlerle de görüşmeler yaptı. Faysal ile cemiyet üyeleri arasında yapılan görüşmeler de, Osmanlı Devleti'ne karşı İngiltere ile işbirliği kararı alındığı gibi, gelecekteki Arap Krallığı’nın sınırları da belirlendi.

Şerif Hüseyin de, Şam Protokolü kapsamında oğlu Abdullah ile Kahire'deki İngiliz Başkonsolos'u Lord Kitchener'e, bir anlaşma yapabilmek için müracaatta bulundu. İngiltere’nin asıl politikası, Kanal üzerindeki Türk gücünü uzaklaştırmaktı. Şerif Hüseyin, Osmanlı Devleti'ne karşı ayaklanmak için İngiltere'den 50.000 sterlin, silah, cephane ve erzak istedi. İngiltere’de Kanal üzerindeki amaçlarına ulaşabilmenin yolunu Arap isyanında görüyordu. Bu nedenle isyan için gerekli hiçbir maddi yardımı esirgemedi.

Birinci Dünya Savaşı başlamadan hemen önce, dünyadaki bloklaşmalar ve sömürge yarışı, Osmanlı Devletinin de bloklar içerisine girmesine neden olmuştur. Osmanlı Devleti tercihini Almanlardan yana kullanmıştır.  Almanya'nın dış politika hedefleri arasında, İngiltere’nin sömürgesi Hindistan’ı ve petrol bölgesi olan Arabistan Yarımadası’nı ele geçirmek de vardı. Almanya’nın bu politikasını bilen İngiltere bunu engelleyebilmek için, bu bölgede kendi egemenliğini ya da kendi himayesinde bir gücün egemenliğini sağlamak istiyordu. İngiltere bu politikası doğrultusunda, Osmanlı Devleti ile arasının açık olduğunu bildiği Mekke Emiri Şerif Hüseyin ile ilişki kurdu. Şerif Hüseyin liderliğindeki Arapları Osmanlı Devleti'ne karşı ayaklandırmak istedi. 1912 yılından itibaren görüşmelerde bulunduğu Şerif Hüseyin ile temasa geçti.

Şerif Hüseyin’in bağımsız Arap Krallığı kurmak ve Hilafet’in de Padişah'tan alınması hususunda, İngiltere'nin kendisine yardım etme isteğini İngiltere kabul edince Şerif Hüseyin ile İngiltere arasındaki münasebetler Ocak 1916 yılında bir anlaşmayla sonuçlandı. Şerif Hüseyin anlaşmaya vardığı İngilizler'in yönlendirmesi ile Osmanlı Devleti'ne 5 Haziran 1916'da isyanı başlattı. 26 Haziran’da bağımsızlık bildirisi yayınladı. Oğlu Faysal 5 Haziran’da Mekke’deki Türk garnizonuna saldırdı. Fahrettin Paşa bu saldırıyı püskürttü. 10 Haziran’da Faysal bu kez Kâbe'deki 1400 kişilik muhafız birliğine saldırdı. Mekke garnizonu üç hafta içinde Arapların eline geçti. Cidde’de İngilizlerin savaş gemileri ve uçaklarının da destek verdikleri bir saldırı başladı. 13 Haziran’da isyancılar Cidde’yi ele geçirdi. Hicaz bölgesini hâkimiyetine alan Şerif Hüseyin, 2 Kasım 1916’da kendisini Arap dünyasının kralı olarak ilan etti. İngiltere ve Fransa, 3 Ocak 1917’de kendisini sadece Hicaz kralı olarak tanıdıklarını bildirdiler.

Birinci Dünya Savaşının bitiminden sonra İhtilaf kuvvetleri, Ürdün'de kendilerine bağlı bir yönetim kurdular. İngiltere'nin, 1921'de Abdullah'ı Ürdün Emiri, diğer oğlu Faysalı da Irak Kralı yapması Şerif Hüseyin'in Arap dünyasındaki otoritesini iyice sarstı. Mart 1924te, Türkiye'de halifeliğin kaldırılmasından sonra kendisini halife ilan ettiyse de Mekke'yi kuşatan İbni Suud Abdülaziz tarafından krallığına ve halifelik iddialarına son verildi. Şerif Hüseyin 1930 yılına kadar Kıbrıs'ta sürgün hayatı yaşadı. Bundan sonra Şerif Hüseyin, Ürdün Emiri olan oğlu Abdullah'ın yanına gitti. Bir yıl sonra, 1931 yılında öldü.

05 HAZİRAN

1916- Mekke şerifi Hüseyin, Osmanlı devletine karşı ayaklandı.

1919- Yunanlılar Akhisar'ı işgal etti.

1919- İtalyanlar Yatağan'ı işgal etti.

1947- ABD Başkanı Truman, Dışişleri Bakanı George C. Marshall tarafından hazırlanan ve komünizm tehdidine

karşı koymayı amaçlayan ''Marshall Planı''nı imzaladı.

1964- Hükümetin Kıbrıs'a müdahale kararı üzerine, ABD Başkanı Johnson, İnönü'ye, müdahalede ABD yardımından silahların kullanılamayacağını belirten bir mektup gönderdi.

1967- İsrail ile Arap ülkeleri arasında; tarihe ''Altı Gün Savaşı'' diye geçen çatışmalar başladı. Çatışmalar

sonrasında, kendi topraklarından daha fazla toprak elde eden İsrail, Gazze Şeridi'ni, Bethelem ve Hebron

kentlerini, Batı Şeria'yı ve Golan Tepeleri'ni ele geçirdi.

06 HAZİRAN

1919- İstanbul'daki İngiliz Kuvvetleri Komutanı General Milne, Harbiye Nezaretine yazı göndererek, Mustafa Kemal Paşa'nın geri çağrılmasını istedi. Harbiye Nazırı Şakir Paşa da 8 Haziranda Mustafa Kemal Paşa'ya geri dönmesi için yazı gönderdi.

1968- ABD Senatörü ve başkan adayı Robert Kennedy vurularak öldürüldü.

1983- Sosyal Demokrasi Partisi (SODEP) kuruldu. Genel Başkanlığa Erdal İnönü seçildi.

1992- Şırnak'ın Şenova, Sarıziyaret jandarma karakollarına saldırmak isteyen 60 PKK'lıdan 20'si ölü ele geçirildi. Teröristlerin, 23 cesedi ise Hezil Çayı'na attığı bildirildi.

07 HAZİRAN

1866- Anadolu'da kurulan ilk demir yolu hattı olan İzmir- Aydın demir yolu hizmete girdi.

1914- Atlas Okyanusu ile Büyük Okyanusu birbirine bağlayan Panama Kanalı gemilere açıldı.

1920- ''Matbuat ve İstihbarat Müdüriyet-i Umumiyesi'' (Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü) kuruldu.

1929- Vatikan bağımsız devlet oldu.

1942- Etimesğut fabrikasında yapılan ilk Türk uçağı havalandı.

1956- Demokrat Parti hükümetinin, muhalif partiler ve basından gelecek eleştirileri önlemek amacıyla

hazırladığı Basın Kanunu, TBMM'de kabul edildi. Gazete çıkarmak ve imtiyazını almak için ağır koşullar öngören yasa, yayın anlayışını da denetim altına alıyordu.

1982- Türkiye'nin Lizbon Büyükelçiliği İdari Ataşesi Erkut Akbay ve eşi, Ermeni bir teröristin silahlı saldırısına uğradı. Saldırıda, Erkut Akbay öldü, eşi Nahide Akbay ağır yaralandı.

2006- Ankara 9. Ağır Ceza Mahkemesi, Necmettin Erbakan'ın, ''Kayıp trilyon'' davasında ''özel belgede sahtecilik'' suçundan aldığı 2 yıl 4 aylık hapis cezasını yeniden yargılama sonunda değiştirmedi, ancak cezasını konutunda çekmesine karar verdi.

08 HAZİRAN

1933- Halk Bankası ve Halk Sandıkları Kanunu kabul edildi.

1941- İngiltere, Suriye'yi işgal etti.

1951- Türkiye'de ilk kalp ameliyatı Gülhane Askeri Hastanesinde yapıldı.

1960- Ordu mensupları, Hazineye yardım amacıyla alyanslarını bağışlamaya başladılar.

1985- Atatürk'ün manevi evlatlarından tarih araştırmacısı Afet İnan yaşama veda etti.

09 HAZİRAN

1947- Türkiye, Dünya Sağlık Örgütüne üye oldu.

1977- Türkiye'nin Vatikan Büyükelçisi Taha Carım, Roma'daki evinin önünde uğradığı silahlı saldırıda öldü.

Saldırıyı, ''Ermenistan Gizli Kurtuluş Ordusu'' adlı terör örgütü üstlendi.

1998- Türkçe Konuşan Ülkeler Devlet Başkanları 5. Zirvesi, Kazakistan'da yapıldı.

2000- Ulusal Deprem Konseyi kuruldu.

2004- Yargıtay 9. Ceza Dairesi, kapatılan DEP'in 4 eski milletvekili Leyla Zana, Hatip Dicle, Selim Sadak ve

Orhan Doğan hakkındaki infazı durdurarak, tahliyelerine karar verdi. Eski milletvekilleri, Ankara Merkez Kapalı

Ceza ve Tutukevinden salıverildi.

2007- Şırnak'ın Güçlükonak ilçesinde, teröristlerce karayoluna döşenen patlayıcının patlatılması sonucunda bir yarbay, bir binbaşı ve bir er şehit oldu, dört asker yaralandı.

10 HAZİRAN

1927- Gazi Koşusu At Yarışı ilk kez yapıldı. Ankara Hipodromu'ndaki yarışı Mustafa Kemal Paşa da izledi.

1935- Mülkiye Mektebi'nin adının Siyasal Bilgiler Okulu olarak değiştirilmesine karar verildi.

1946- Türkiye Gazeteciler Cemiyeti kuruldu.

1946- İtalya'da krallık sona erdi, Cumhuriyet ilan edildi.

1960- Celal Bayar ve Adnan Menderes, yargılanmak üzere Yassıada'ya götürüldü.

1987- Eskişehir F–16 uçak motor fabrikası, Cumhurbaşkanı Kenan Evren tarafından açıldı.

1990- Teröristler, Şırnak'ın Çevrimli köyüne düzenledikleri saldırıda 26 vatandaşı öldürdüler.

2006- Hatay'da yabancılara gayrimenkul satışı durduruldu. Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü, ilin yüz ölçümünün binde 5'inden fazlasının yabancılara satılmış olması nedeniyle ikinci emre kadar satışları yasakladı.

11 HAZİRAN

1868- Kızılay, ''Mecruhin ve Marda-yı Askeriyye İmdat ve Muavenet Cemiyeti'' adı altında kuruldu.

1919- Mustafa Kemal, kendisini İstanbul'a geri çağıran Vahdettin'e geri dönmeyeceğini bildirdi.

1930- Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası'nın kurulmasına ilişkin kanun TBMM'de kabul edildi.

1937- Atatürk, bütün çiftliklerini ve mallarını millete bağışladığını bildirdi.

1997- Adalet Bakanı Şevket Kazan, Genelkurmay'ın brifingine katılan Ankara Adliyesi ve DGM'de görevli hâkim ve savcılar hakkında soruşturma açtırdı.

1997- Genelkurmay Başkanlığı bünyesinde, irticaya karşı Batı Çalışma Grubu oluşturulduğu bildirildi.

2005- Anıtkabir'de ilk kez Ata'ya Saygı Gecesi düzenlendi. Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral İbrahim Fırtına'nın himayesindeki geceye Türk Silahlı Kuvvetleri komuta kademesi ile CHP Genel Başkanı Deniz Baykal ve DSP Genel Başkanı Zeki Sezer de katıldı.