AYDIN, DEPREM BÖLGESİ KAHRAMANMARAŞ VE MALATYA’DAKİ YAŞADIKLARINI ANLATTI

AK Parti Bolu Milletvekili Arzu Aydın, Kahramanmaraş merkezli 7,7 ile 7,6 şiddetindeki 10 ili etkileyen depremlerin ardından deprem bölgesi Kahramanmaraş ve Malatya’ya görevlendirildi.  Aydın, bölgedeki duruma ilişkin değerlendirmede bulunarak; “Bolulular Deprem, sel, maden faciası ne olursa olsun el birliğiyle hareket etme noktasında hiçbir görüşe bağlı olmadan, çıkarı olmadan dişinden tırnağından artırarak onu gönderdi. Ben Türk milletinin bu ferasetini bu duygusuna bu vatan aşkına bu millet aşkına aşığım. Rabbim devletime milletime zeval vermesin.” dedi.

ÖZEL HABER: ASLI AKIŞ

Dünyanın en büyük afetlerinden biriyle karşı karşıya kalındı. AK Parti Bolu Milletvekili Arzu Aydın, Kahramanmaraş ve Malatya’da depremden etkilenen vatandaşları ziyareti esnasında afetzede vatandaşların yaşadıklarını aktardı. Öncelikli ihtiyaçlarından bahsetti. Bolu Valisi Erkan Kılıç, il özel idaresi, kurumlar, STK’lar ve Boluluların ilk günden beri büyük bir özveri ve gayret gösterdiklerini söyledi.

“KAYITLARA YÜZYILIN FELAKETİ OLARAK GİRDİ”

Aydın, Kahramanmaraş’ta vatandaşların deprem anına ilişkin söylemlerini anlatarak; “İki deprem kayıtlara Yüzyılın felaketi olarak girdi. Orada vatandaşlarla konuştuğumuzda aslında bunun iki tane deprem olmadığını ayrı ayrı üç tane deprem olduğunu ifade ediyorlar. Onu da depremin vuruş ve binaların sallanma şekli ile tanımlıyorlar. Önce binaların sağa sola gittiğini tam artık bitti dedikleri anda aşağıdan vurarak binaların hasarlanmasına sebep olduğu dile getiriyorlar. Ve saateler sonra tekrar bir deprem oldu.” diye konuştu.

“ARTÇILARDA YIKILAN EVLER VEFAT SAYISINI ARTIRDI”

1999 da yaşanan Gölcük depremini anımsatan Milletvekili Aydın, “Bizler 1999 yılında depremi yaşadık. 1999 depreminde benim oğlum 2,5 yaşındaydı ve emziği yoktu. Çok ağladı ve mecburen eve girip aldık. İlacı olan var, kıyafet almak için giren var. Maalesef artçılarında yüksekliği ile yıkılan evler oldu o evlere girenlerde vefat sayısını arttırdı. Tarifi mümkün değil. Depremde yıkılan evleri gördük. Düzce’de de Gölcük’te de gördük ama o arada geri geri yatan binalar gördük. Televizyonlarda binaların burkulduğu ve öyle devrildiğini söylediler.  İçlerinden çok şükür sağ çıkanlarla görüştüğümüzde tek katlı binaların ortadan ikiye kesildiğine şahit olduk. Kül halinde bina yıkılmış ve hiçbir şey kalmamış.” İfadelerine yer verdi.

“NE VAR NE YOK NE YAPILABİLİR BUNLARI DA TESPİT ETMEK AMAÇLI ORADAYDIK”

Aydın, Depremin ardından 2. gün Kahramanmaraş’a oradan da Malatya’ya gittiklerini oradaki tespitlerini bildirdiklerini belirterek; “Depremin ardından 2. gün Kahramanmaraş’a gittik. Trabzon caddesindeki yıkılan binaları gördük. Enkazları başındaki insanlarla konuştuk. Daha sonrasında mecliste oylama olduğu için geri döndük ve hemen arkasından Malatya’ya gittik. Maraş’ı gördükten sonra nispeten yıkımın daha az olduğu ya da çevreye yayıldığı orda müşahede ettik.  Önemli bir yüzölçümünde gerçekleştiği için 11 il afet bölgesi ilan edildi. İlçeler ve köyler beraber yüzü aşkın afetle karşı karşıya kaldık. Biz ikinci gün gittiğimizde aynı zamanda ne var ne yok ne yapılabilir bunları da tespit etmek amaçlı oradaydık” dedi.

“ÇOK KISA ZAMANDA YETİŞİLDİ”

Depremin ilk gününde AFAD, Kızılay’ın bölgede olduğunu vatandaşlarında büyük bir yardımlaşma gösterdiğine dikkat çeken Aydın; “12 saatte Maraş’a varabildik. 15 milyonun yaşadığı bir coğrafyada mutlaka yakını olanlar yollara dökülmüş. Herkesten bin kere razı olsun. 1 gün içinde nasıl o tırları doldurdular. Devlet bir tarafta AFAD, Kızılay devletin bütün bakanlıkları herkes bir taraftan oraya ulaşmaya çalışıyor. Bir taraftan vatandaşında çok büyük bir çalışması vardı. Biz gittiğimizde hem AFAD’ın hem de Kızılay’ın yemek pişirilen araçları ve hatta fırın bile vardı. Yani biz gördüğümüzde 1. gecenin akşamında kurulmuş ve vatandaşa hizmet verir durumdaydı. Hamdolsun o konu hiçbir sıkıntımız olmadı. Çok kısa zamanda yetişildi” şeklinde konuştu.

“KADER DE BÖYLE BİR ŞEY…”

Depremin etkilediği illerin sayısının fazla olması ve yıkıcılığına işaret eden Aydın; “Her bir yıkıma arama kurtarma ekibi gönderseniz bunun sayısını tahayyül etmeye imkân yok. Şimdiye kadar depremler belli illerin adıyla anıldı. Elazığ, İzmir, Malatya gibi. Burada bir il adı veremiyorsunuz. Beklentinin çok üstünde ve yıkıcılığı çok yüksekti. Vatandaşlar tabi ki çok üzgün. Akşam yatıyorsunuz sabah yoksunuz. Kader de böyle bir şey yani. Hiçbirimizin yarına çıkma garantisi yok. Şahsen çok etkilendim. Malatya’daki köylerdeki vatandaşlarla da birlikte olduk. Onların acılarıyla hemhal olduk.  O gece Bolu’ya geldik ve gelir gelmez ne yapabiliriz dedik. Çünkü Bolu’da da bir hazırlık yapmak gerekiyordu. İnanılmaz bir soğuk vardı. Bende hem Maraş’ta hem de Malatya’da korktuğum için arabada kaldım birkaç gece. Depremzedelerin Bolu’ya geleceğini bildiğimiz için buradaki hazırlıkları müşahede ettik”  diye konuştu.

“DEPREM BOLU’DA OLMUŞ GİBİ HERKES SEFERBER OLDU”

Milletvekili Aydın, depremin yaşandığı ilk günden bu yana Boluluların göstermiş olduğu yardımseverlik örneğinden dolayı teşekkür ederek; “Benim bütün teşekkürlerim Bolu halkına. Köroğlu’nun torunu olduğunu gösterdiler. Burada afetin toplanma yerinde gelen yardımlar, onları ayıran gönüllüler, vatandaşlara ulaşması için gelen malzemenin sayısını on binlerle belki ifade etmek mümkün değil. Allah memleketime de hiçbir yere göstermesin.  Bolu valimizin ve özel idare ekiplerimizin çok büyük çabası oldu. Deprem sanki Bolu’da olmuş gibi çok ciddi bir organizeyle deprem bölgesine gidecek yardımlar noktasında çok ciddi organizasyonlarla çalışmalar yapıldı. Bütün kurum müdürlerimiz çalışanlarıyla birlikte buradaydı. Bütün STK’larımız aynı anda organize olarak yardımcı oldular.” Dedi.

“BÖLGEDEKİ İHTİYAÇLARI BOLU’YA İLETTİK”

Deprem bölgesindeki ihtiyaçları Bolu’ya ilettiklerini de dile getiren Aydın; “Bizim deprem bölgesinde olmamızın faydası ne oldu? Biz oradan duyduğumuz ihtiyaçları buraya ilettik. O an en çok neye yoğunlaşıyorsunuz gıdaya ve kıyafete. Elbette bunlar çok büyük ihtiyaç ama bütün illerden geldiği için orada en çok ampul, tarak, toka, tırnak makası. Bir müddet yerleştikten sonra bir müddet sonra saçınızı toplayacak toyakaya da ihtiyacı var. Biz bunları vali beye ilettik ve sağ olsun vali beyde ihtiyaçlara binaen burada da o şekilde yürüttü. Deprem, sel, maden faciası ne olursa olsun el birliğiyle hareket etme noktasında hiçbir görüşe bağlı olmadan, çıkarı olmadan dişinden tırnağından artırarak onu gönderdi. Ben Türk milletinin bu ferasetini bu duygusuna bu vatan aşkına bu millet aşkına aşığım. Rabbim devletime milletime zeval vermesin.” İfadelerini kullandı.