Musul Bölgesi, I. Dünya Savaşı sonlarına kadar Batılı kaynaklarda genellikle, Irak'tan ayrı olarak, yukarı "El-Cezire" bölgesi içinde gösterilmekteydi. I. Dünya Savaşı'ndan sonra ise bölge, siyasî sebepler yüzünden, bir başka deyişle İngiltere'nin menfaatleri gereğince, Irak'ın parçası olarak kabul edildi ve öyle tanımlandı.

Gerçekte bölge, son bin yıldır Türk egemenliği altında oldu. Musul, ilk olarak 1055–1056 yıllarında Selçuklu Devleti'ne bağlandı. Bu tarihten itibaren Türkleşen Musul, I. Dünya Savaşı sonuna kadar farklı Türk devlet ve beylikleri tarafından yönetildi ve Türkler tarafından bir vatan toprağı olarak kabul edildi.

Avrupalı sömürgeci devletlerin Musul üzerindeki emelleri ise, bu bölgenin çok önemli bir petrol yatağı olduğunun anlaşılmasıyla başladı. Özellikle İngiltere, 1910'lu yılların başından itibaren, gerek petrol kaynakları gerekse Hindistan yolu açısından taşıdığı stratejik yol nedeniyle Irak'ın geneline ve özellikle de Musul vilayetine göz dikti.

Osmanlı orduları, Irak cephesindeki bu büyük başarıya rağmen, savaşın son iki yılında geri çekilmek zorunda kaldı. Ancak Irak'ın kuzeyini yine de başarıyla korudu. 30 Ekim 1918'de Mondros Mütarekesi imzalandığı sırada Ali İhsan Paşa 6. Ordu Kumandanı olarak Musul'da bulunuyordu. İngilizler ise ani bir işgal hareketi ile Musul'a egemen olmak istiyorlardı.

Mütareke'nin imzalandığı gün, Kerkük merkezi hariç, Musul vilâyetinin büyük bir kısmı Osmanlı Ordusu'nun elinde idi. Mütareke hükümlerine göre bölgede bulunan bütün kuvvetlerin yerlerinde kalmaları gerektiği halde, İngiliz kuvvetleri buna uymadılar. İlerlemeye devam eden İngilizler, 1 Kasım'da Hamamalil'e girdiler. Buradan Musul'u işgal edecekleri tehdidinde bulunarak Türk kuvvetlerinin Musul şehrinden 5 km. kuzeye çekilmelerini istediler.

     Ali İhsan Paşa, İngilizlerin bu talebini Sadrazam'a bildirdi. Bir seri telgraf görüşmeleri sonucunda Sadrazam, Ali İhsan Paşa'ya 8 Kasım tarihli telgrafı ile kan dökülmesini engellemek için, 15 Kasım günü şehrin boşaltılması emrini verdi. Ali İhsan Paşa, bu emre uygun olarak 10 Kasım'da Musul'u İngilizlere terk etti, ordu karargâhı ile birlikte Nusaybin'e doğru çekildi. Kısacası Musul, Mütareke hükümlerine ve uluslararası savaş kurallarına aykırı bir şekilde işgal edildi.

İngilizler Musul'u işgal ettiler, fakat bölgeye hâkim olamadılar. Bölgedeki aşiretleri kontrol altında tutma konusunda başarısız oldular. Kerkük ve Süleymaniye halkı İngiliz himayesine karşı direnişe geçti. Tarihçi Mim Kemal Öke, İngiliz arşivlerine dayanarak Musul'daki Arap ve Kürtlerin, İngiliz himayesindeki Kral Faysal'a değil de Anadolu'daki Milli Mücadele hareketine dayanmayı tercih ettiklerini ifade etmektedir".

Ankara Hükümeti, daha Lozan Konferansı'nın başlamasından önce Musul'un gerekirse silah yoluyla kurtarılması için İngilizlere karşı bir harekâtı göze almıştı. Ancak Türk Kuvvetleri'nden bir kısmının Batı Cephesi'ne kaydırılmak zorunda kalınması ve daha sonra Lozan Konferansı'nın başlaması, bu düşüncenin gerçekleşmesine engel oldu.

Lozan Konferansı'nda üzerinde en çetin tartışmaların yürütüldüğü konu ise "Musul Meselesi" oldu. Musul'u elde etmeye kararlı olan İngiliz heyeti, Türk heyetinin gerekçelerine karşı çeşitli demagojilerle direndi. İngiliz Dışişleri Bakanı Lord Curzon'un en önemli manevrası; Musul meselesinin, I. Dünya Savaşı'nın ardından galip devletler tarafından kurulan Milletler Cemiyeti'ne havale edilmesi ve kararın cemiyet tarafından verilmesi teklifiydi.

Uyuşmazlığı gidermek amacıyla 19 Mayıs 1924'de İstanbul'da İngiltere'yle başlayan ikili görüşmelerde İngiltere'nin, Irak lehine Hakkâri üzerinde de hak iddia etmesi üzerine Konferans'tan sonuç alınamadı. Bunun üzerine İngiltere Musul meselesini 6 Ağustos'ta Milletler Cemiyeti'ne götürdü. Milletler Cemiyeti, 30 Eylül 1924'te bir soruşturma kurulu kurulmasını kararlaştırdı. Komisyon, çalışmalarını sürdürdüğü sırada İngilizlerin saldırgan tavırları ve kuzeye doğru yeni toprakları işgal etmesi, kanlı olayların meydana gelmesine neden oldu. Bunun üzerine Konsey, 28 Ekim 1924'te bir sınır tanımı yaparak "Brüksel Hattı" adıyla ve geçici mahiyette bir Türk-Irak sınırı tespit etti. Milletler Cemiyeti Meclisi, Türkiye'nin karşı çıkmasına rağmen, 8 Aralık 1925'te La Haye Adalet Divanı'nın kararını benimsediğini açıkladı. Hemen arkasından da 16 Aralık 1925'te Soruşturma Komisyonu Raporu'nu kabul ederek, Brüksel Hattı'nın güneyindeki toprakların Irak'a bırakılmasını kabul eden kararını aldı. Dönemin iç sorunları, Türkiye'nin henüz yeni savaştan çıkmış olması ve uluslararası alanda yalnız konumda bulunması, daha fazla direnilmesine engel oldu. Türkiye, defalarca Musul konusundaki İngiliz oyunlarını kabul etmeyeceğini açıklamasına rağmen sonunda mecbur bırakılarak, Cemiyet Meclisi kararına uydu ve 5 Haziran I926'da yapılan Ankara Antlaşması ile Musul'u Irak'a terk etmeyi kabul etti.

11 ARALIK

1917– İngilizler, Kudüs'ü işgal etti.

1918- Yerli Ermenilerden kurulan bir Fransız taburu, Dörtyol'u işgal etti.

1938- Sivas-Erzincan demiryolu açıldı.

1942- Çorum'da 5,9 büyüklüğündeki depremde 25 kişi öldü, 589 ev yıkıldı.

1962- Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreterliği kuruldu.

1993- Türkiye'nin Bağdat Büyükelçiliği İdare Ataşesi Çağlar Yücel, aracında uğradığı silahlı saldırı sonucu öldü.

2009- Anayasa mahkemesi, Demokratik Toplum Partisi’nin (DTP) kapatılmasına karar verdi. Genel başkan Ahmet Türk ile Aysel Tuğluk’un milletvekillikleri düşürüldü.

12 ARALIK

1923- TBMM, 15 Mayıs 1919 ile 1 Kasım 1923 arasında üstün hizmet gösterenlere İstiklal Madalyası verilmesini kararlaştırdı.

1940- Salvador gemisi Silivri önlerinde battı. Bulgaristan'dan Filistin'e gittiği açıklanan gemideki 352 Musevi yolcunun 230'u boğularak öldü.

1949- TBMM, Türkiye'nin Avrupa Konseyine katılmasını onayladı.

2003- Azerbaycan'ın eski Cumhurbaşkanı Haydar Aliyev, tedavi gördüğü ABD'de vefat etti.

13 ARALIK

1914- Mesudiye Zırhlısı, İngiliz B–11 Denizaltısı'ndan atılan torpidoyla batırıldı.

1949- İsrail Kudüs'ü başkent ilan etti. Arap-İsrail Savaşı'ndan sonra, Eski Kent ve Doğu Kudüs Ürdün'de, Batı Kudüs de İsrail'de kaldı. Kent, BM kararlarına göre ''uluslararası kent'' ilan edilmişti.

1974- Anadolu Ajansı TAŞ’ nin kurucuları (1925) arasında ve ilk yönetim kurulunda üye olarak yer alan; romancı, gazeteci, siyaset adamı Yakup Kadri Karaosmanoğlu, AA Yönetim Kurulu Başkanlığı'nı yürütürken, Ankara'da 85 yaşında vefat etti.

14 ARALIK

1913- Osmanlı ordusunu düzeltmek için hükümet tarafından davet edilen, General Liman von Sanders başkanlığındaki Alman Askerî Islah Heyeti İstanbul'a geldi.

1939- Sovyetler Birliği, Milletler Cemiyeti üyeliğinden çıkarıldı.

1981- İsrail, Suriye kontrolündeki Golan Tepeleri'ni ilhak etti. İsrail parlamentosu, Golan Tepeleri'nin ilhakını bir günde onayladı.

2002- Çankırı'da Vali Ayhan Çevik'e bombalı saldırıya karışmaktan aranan terör örgütü TKP-ML-TİKKO üyesi Selma Korkut, Sivas'ta emniyet güçlerine teslim oldu.

2003- Devrik Irak Devlet Başkanı Saddam Hüseyin, doğum yeri Tikrit'e 20 kilometre uzaklıktaki El Dor kasabasında bir sığınakta ABD birliklerince yakalandı.

2005- Kuş gribi vakalarının ardından 14 Ekimde yasaklanan kanatlı yaban hayvanlarının avı serbest bırakıldı.

15 ARALIK

1890- Amerikan yerli kabilelerinden Titan Dakota’larının şefi'' Oturan Boğa'' (Tatanka İyotake), ABD' de yerel polis ve askerler tarafından öldürüldü.

1936- Ankara'da 19 Mayıs Stadyumu, Başbakan İsmet İnönü tarafından açıldı.

1954- Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı kuruldu.

1957- Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, Yunanistan'ın Kıbrıs tezini reddetti.

1987- Cumhuriyet tarihinde dolar, resmen ilk kez dört haneli rakama ulaştı. Merkez Bankası, Amerikan Dolarının satış kurunu 1.300 liraya yükseltti.

16 ARALIK

1724- Türkiye'de ilk kitap (Vankulu Lügati) basıldı.

1920- Çin'in kuzeybatısındaki Ganzu eyaletinde, 8,6 büyüklüğündeki depremde 100 bin kişi öldü.

1925- Milletler Cemiyeti Konseyi, ''Brüksel hattı''nı, Türk-Irak sürekli sınırı olarak kabul etti.

1932- Samsun-Sivas demiryolu hattı işletmeye açıldı.

1969- İstanbul Boğaz Köprüsü 303 milyar liraya ihale edildi.

17 ARALIK

1918– Fransızlar, Mersin, Tarsus, Adana, Ceyhan, Misis ve Toprakkale'yi işgal etti.

1926- Uşak Şeker Fabrikası açıldı.

1934- Mustafa Kemal'in dışında kimsenin, "Atatürk" soyadını kullanamayacağına dair kanun TBMM'de kabul edildi.

2004- Irak'ın Musul kenti yakınlarında uğradıkları silahlı saldırı sonucu 5 Türk güvenlik görevlisi şehit oldu.

2016- Kayseri Komando Tugay Komutanlığından çarşı iznine çıkan er ve erbaşları taşıyan araca yapılan bombalı araç saldırısında, 14 asker şehit oldu, 48’i asker 56 kişi de yaralandı.