(E) P. Kd. Bnb. Kıbrıs Gazisi TESUD Bolu Şube Başkanı Ahmet Şerafettin Yamaner, başta Türk bayrağının tarihsel süreci, anlamı ve bayrak kullanımı olmak üzere devletler için ulusal bayrağın önemini değerlendirdi.
Haber: Ömer ÇETİNASLAN
(E) P. Kd. Bnb. Kıbrıs Gazisi TESUD Bolu Şube Başkanı Ahmet Şerafettin Yamaner, yaptığı yazılı açıklama ile Büyük Taaruz’un 98. yıldönümü nedeniyle 30 Ağustos Zafer Bayramı’nı kutladı.
(E) P. Kd. Bnb. ve Kıbrıs Gazisi Yamaner, yazısında, Kıbrıs anılarından örnekler vererek, Türk bayrağının önemi ve bayrak kullanımı ile ilgili bilgiler verdi. Yamaner, 14 Ağustos 1996 tarihinde Magosa Sınır kapısına gelen bir grup motosikletli Rum gencinin Türk bayrağını indirmeye çalışması sonucunda bayrak direğine tırmanan gencin vurularak ölmesini hatırlattı.
“BAYRAK; MİLLETİMİZİN ÖZGÜRLÜK İŞARETİDİR”
(E) P. Kd. Bnb. Kıbrıs Gazisi TESUD Bolu Şube Başkanı Ahmet Şerafettin Yamaner, yaptığı açıklamasında şu ifadeleri kullandı;
“Bayrağımızın tanımı, önemi, özellikleri özellikle Zafer ayı olarak kabul ettiğimiz Ağustos ayında işlenmesinin faydalı olacağı düşüncesi ile bu derlemeyi yaptım. Bayrağımız; devletimizin, vatanımzın, milletimizin, istiklalimizin ve onurumuzun timsalidir. O’nun varlığı bizim varlığımızdır. Bayrak; milletimizin özgürlük işaretidir.
“DÜŞMAN BAYRAĞI DA OLSA HÜRMET ETMEK GEREKİR”
Yunanlılar İzmir’i işgal ettiğinde Yunan Kralı Konstantin bayrağımızı çiğneyerek, İplikçizade köşküne girmiş, fakat İzmir’in kurtuluşunda Atatürk’ün önüne serilen bayrağı Atatürk kaldırtmıştır. Düşman bayrağı da olsa hürmet etmek gerekir. Bayrak ve Sancağı beraber işlemek gerekir diye düşünüyorum. Bayrak devleti, sancak Türk Silahlı Kuvvetlerini temsil eder. Nereye giderseniz gidin, Türkler bayrağın gölgesinde toplanmışlardır. Bu bayrağın altında dünyanın çeşitli bölgelerinde beylik, hanlık ve imparatorluklar kurmuşlardır.
“BAYRAK VE SANCAKLAR ULUSLARIN MORAL VE ÖVÜNÇ KAYNAĞIDIR”
Bayrak ve sancaklar ulusların moral ve övünç kaynağıdır. Rengini kanımızdan, ay-yıldızını göklerden alan bayrağımız uğruna nice Türk evladı canlarını vermişlerdir. Türk Bayrağının 1. Kosova Savaşı (28.07.1389) sırasında savaşta ölen Türk askerlerinin kanının bir çukurda toplanması sonucunda; ay ve yıldızın yan yana gelmesi ile oluştuğu söylenmektedir. Çünkü 28.07.1389 akşamında Jüpiter ve ay yan yana gelmiştir.
“BAYRAĞIMIZI İNDİRMEK, YOK ETMEK İSTEYENLER KESİNLİKLE CEVABINI ALMIŞTIR”
Bayrağımızı indirmek, yok etmek isteyenler kesinlikle cevabını almıştır. Yakın tarihimizde, Kıbrıs Barış Harekatında Yunan ve Rumların Türk düşmanlığını bayraklara yapılan saldırılarla göstermek istiyorum. Kıbrıs Barış Harekatı sonunda Kıbrıs Emformasyondan bana hediye edilen albümde iki Rum askeri ellerine geçirdikleri Türk bayrağına süngü saplarken görülmektedir. 14 Ağustos 1996 tarihinde Magosa Sınır kapısına gelen bir grup motosikletli Rum genci (Barış gücünün olduğu bölgede) durarak içlerinden birisi sınır telini aşarak bölgemizdeki direkte dalgalanan bayrağımızı indirmek için direğe tırmanıyor. Askerlerimizin “DUR” ihtarına uymayarak tırmanışına devam ediyor. Nihayet mevzide nöbet tutan askerimizin ateşi ile boynundan vurularak direkten aşağı düşüyor ve ölüyor. İnternete “14 Ağustos 1996 yılında Türk bayrağını indirmeye çalışan Rum askerimiz tarafından bayrağı indirmeye çalışan Rum, askerimiz tarafından vuruldu.” diye girildiğinde görülecektir. Her muharebede ve harekatlarda her takım komutanına bir bayrak verilir. O bayrak koynumuzda muharebeye katılır. Hedef ele geçirilince orada bayrağımız dalgalandırılır.
“BAYRAK CANIMIZDIR, KOYNUMUZDADIR”
İkinci Kıbrıs Barış Harekatında taarruz istikametimiz ve ele geçireceğimiz hedef bölgesi bize gösterildi.250 metrelik mesafeyi saat 10.00’da başladığımız taarruza (Düşman ateşi altında) şehitler vererek saat 19.00’da ele geçirdik. Düşman mevzilerine girdik. Düşmanın mevzisinde bulunan tahta parçasına bayrağımızı astık. Bayrağımızın orada dalgalanması, komşu takımlara “Biz hedefi ele geçirdik, Siz de gelin.” Düşmana da “Biz buradayız, ister durun ister kaçın” mesajıdır. Bayrak taşıyan askerimiz vurulmuşsa o bayrağı başkası alır. Bayrak canımızdır. Koynumuzdadır. Hedef bölgesinde bayrağı dalgalandırmamız bütün ateşleri üzerimizde toplamaya sebep olmaktadır. Bu da aleyhimize olan bir durumdur.
TÜRK BAYRAĞININ TARİHİ
Kısaca bayrağımızın tarihine bakalım.
Bayrağın tarihi; Orta Asya’dan (M.Ö 174) Büyük Hun İmparatorluğu ile başlar. Çeşitli devirlerdeki para ve eserlerde ay ve yıldız muhakkak vardır. Bayrağımızda ilk ay ve yıldız 3. Selim (1761-1808) zamanında görülmüştür. Bayrağımızdaki yıldız “Zühre” yıldızıdır (Çoban Yıldızı). Yıldızın Gökyüzünde Ay’a yakın görülmesi hayra alamet sayılır. En esaslı bayrak ve sancak talimatı Cumhuriyet devrinde yapılmıştır. İlk kararname 1925 tarihlidir. Bu günkü standartlarda 29 Mayıs 1936’da 2994 numaralı kanunla kararlaştırılmıştır. O zamanki olanaklara göre kumaşı yerli şaliden (yünden) idi. Yünden kir, isli kara yıkansa dahi çıkmadığından kirli görünüyordu. Yününü güve yiyordu. Bundan dolayı kumaşında değişiklik yapıldı. 22.09.1983’de 2893 numaralı kanunla, Resmi gazetede 24.09.983’te 18171 sayı ile yayınlanarak yürürlüğe girdi.
TÜRK BAYRAĞI NASIL KULLANILIR?
Türk Bayrağı tüzüğü 25.01.1985’de 85/9034 numaralı kararla kabul edildi. Bu çalışmalarda araştırmacı yazar Müfit Öner’in büyük emeği olmuştur.
Bayrak; 1- %100 Naylon, 2- %100 polyester, 3- %50 İpek, %50 Yün, 4- %50 ipek, %50 naylon veya polyesterden yapılır.
Bayrağın boyu, eninin bir buçuk katıdır. Bayrağın eni 50cm ve katlarıdır.
En büyük; 16 yapraklı 7.50x11.25 metredir.
Binek araçlarına çekilecek bayrak 20x30cm olur.
Bayrak binanın en gösterişli yerine ve başa değmeyecek yükseklikte asılır.
Binaya asılacak bayrak 45 derece meyilli, bayrak direğinin boyu, bayrağın eninin iki katıdır.
Mandalla çamaşır ipine bayrak asmak ve gerilen ipte torbalanan, büzülen bayraklar doğru değildir.
Standartlara uymayan ölçü ve şekilde, kirli, sökük, ütüsüz, delik, yırtık vb. bayrak asılmaz.
Bayrak örtü, perde olarak da kullanılmaz.
Araziye dikilen bayrak direği yüksekliği en az 3m. Olmalıdır.
Tepesinde “Alem” ( Ay yıldız ) olan direklere Türk bayrağı çekilir.
Yabancı bayraklar ancak Türk Bayrağı ile birlikte çekilir.
Diğer bayrakların ölçüsü ve direğin yüksekliği Türk Bayrağından büyük olamaz.
Binayı arkamıza alarak, kendi önümüze göre bina önüne, en sağa Türk bayrağı asılır ve diğerleri alfabetik sıraya göre asılır.
Bayrak, sabah saat 08:00’da (gün ağarmışsa ağarınca) çabuk çabuk tepeliğe kadar çekilir. Tatil ve bayramın bittiği gün, güneş batarken yavaş yavaş indirilir.
Bayrak indirmeden önce ve çekildikten sonra selamlanır.
Bayrağımız, cephe alarak (dönülerek) hazırolda ve çıkış-inişi gözle takip edilir.
Türk Bayrağımızı selamlamak ebedi Türkiye Cumhuriyeti Devletini, bağımsızlığımızı; vefakar, çilekeş ve kahraman Aziz Türk Milletini, şehitlerimizi selamlamaktır.
Arif Nihat Asya’nın dediği gibi;
“Ey mavi göklerin beyaz ve kızıl süsü
Kız kardeşimin gelinliği şehidimin son örtüsü
Işık ışık dalga dalga bayrağım
Senin destanını okudum senin destanını yazacağım.”
30 Ağustos Zafer Bayramımız kutlu olsun.”
