20 Nisan 2023 de rahmet ayı kutlu Ramazanı şerifi tamamlamış ve 21 Nisanda da Bayrama ulaşmış olacağız inşallah. Rabbimiz yapmış olduğumuz tüm ibadetleri kabul buyursun. Bu rahmet ayının gelmesiyle beraber, ibadetlerimizde bir düzen ve disiplin olduğu gibi, bir takım yanlışları da terk eyledik. Ramazan-ı şerif,  sadece dini hayatımıza değil aynı zamanda sosyal hayatımıza da çok ciddi olumlu etkileri olan bir aydır. Birliğimize, beraberliğimize ve kardeşliğimize katkısı çok büyüktür.

İslam’ın bizlere öğrettiği en önemli değerlerden biri de, hiç şüphesiz kardeşliktir. Bu kardeşlik; dili, rengi, ırkı, coğrafyası farklı olsa da; inancı, sevinci, ideali ve umudu bir olanları birbirine sımsıkı bağlayan İslam dininin getirdiği iman kardeşliğidir. Bu kardeşlikte birlik ve beraberliği olumsuz etkileyen hiçbir şeye asla yer yoktur. Cana ve mala kastetmeye,  ötekileştirmeye, hakir görmeye ve aşağılamaya asla izin vermez. Aksine bir olmayı, beraber olmayı şiddetle tavsiye eder. Yüce Rabbimiz Kuran-ı Kerimde şöyle buyuruyor: “Allah’a ve Rasûlü’ne itaat edin, birbirinizle çekişmeyin; sonra içinize bir korku düşer de heybet ve kuvvetiniz elden gider. Sabırlı olun! Çünkü Allah sabredenlerle beraberdir.

Yesrip’te Evs ve Hazreç kabîleleri arasındaki amansız târihî mücâdeleyi sona erdiren, Hz. Muhammerd (sav) in getirdiği tevhit dinidir. Yesrib’i Medine-i Münevvere (Nurlu Şehir) yapan, asırlık düşmanlıkları kaldırıp birbirine kardeş yapan ve onları kaynaştıran bu dinin kardeşliğidir. Ensar (Medineli Müslümanlar) ile Muhacir (Mekke’den hicret eden Müslümanlar) arasında görülen, tarihte eşi ve benzeri bulunmayan, tüm insanlığa ve çağlara damgasını vuran kardeşlik, işte bu kardeşliktir.

Malazgirt’te, Çanakkale’de, Sakarya’da, Dumlupınar’da, Kıbrıs’ta, 15 Temmuzda ve terörle mücadelede bizleri bir ve beraber yapan milli ve manevi değerlerimizdir. Vatan, millet, bayrak, ırz ve namus uğruna bir araya getiren işte bu kardeşliktir. Bu vatanın her karış toprağı, bu değerler uğruna feda-i can etmiş şehitlerimizin kanları ile sulanmıştır. Şehitlerimiz, kardeşliğimizin en önemli kanıtıdır.

Ülkemiz insanı; asırlardır doğusuyla batısıyla, kuzeyiyle güneyiyle etle tırnak gibi bir ve beraberdir. Aziz milletimizin bu birlikteliği düşmanlar tarafından sürekli hedef alınmaktadır. Son 40 yılda, gözü dönmüş terör örgütleri ile yapılan mücadele binlerce şehidimiz ve gazilerimiz olduğu hepimizin malumudur. Allah Kuran-ı Kerimde;  “Kim de bir mümini kasten öldürürse cezası, içinde devamlı kalmak üzere cehennemdir. Allah ona gazap etmiş, onu lânetlemiş ve onun için büyük bir azap hazırlamıştır.” (Nisa, 93), “Kim bir insanı öldürürse bütün insanları öldürmüş gibi olur. Kim de bir canı kurtarırsa bütün insanların hayatını kurtarmış gibi olur.”( Mâide,32) buyurulmaktadır.

Biz, geçmişten günümüze din için, vatan için, bayrak için, ezan için, hâsılı milli ve manevi değerlerimiz için sayısız şehitler verdik. Şehitlik bizim için bir ölüm değil, en yüce makamdır. “Eğer inanıyorsanız üstün gelecek olan sizlersiniz”(Ali İmran,139) ayetinin mesajıyla yolumuza şimdiye kadar ümitle ve kararlılıkla devam ettik ve edeceğiz.

Hâsılı kelam; bir binanın yapı taşları gibi sevinçte kederde, varlıkta yoklukta birbirimize sımsıkı kenetlenmeliyiz. Birlik ve beraberliğimizi, terör ve fitne ateşi ile yok etmek isteyenlere karşı asla fırsat vermemeliyiz. Yüreklerimizi dağlayan elim hadiselerin yaşandığı zorlu günlerde birbirimize sımsıkı sarılmalıyız. Vatanımız, milletimiz ve kardeşliğimiz üzerinde oynanan oyunlara asla izin vermemeliyiz!

Bu vesile ile tüm Bolu’lu kardeşlerimizin ve  milletimizin bayramlarını tebrik eder, sağlık ve mutluluklar dilerim.