Takımları maçı kaybetse de BOLUSPOR sevdalıları umudunu bir sonraki maça taşır.
Çıkmayan candan umut kesilmez diyerek maça gelir takımına destek olur.
Peki, onlar bunları yaparken sahadakiler ne yaptı?
Hiçbir şey.
Yapmadıkları gibi üç maçta kalesinde bir düzine gol gördüler.
Beş yedik. Kaza dedik.
Dört yedik. Pes etmek yok dedik.
İki yedikten sonra ne diyelim ki.
BOLUSPOR için lig devam etse de futbolcular kafalarında ligi çoktan bitirmişler.
***
BOLUSPOR takımı kendi kendine yabancı olan bir futbolcu topluluğu olmuş.
Kimin ne yaptığı sahada ne oynadığı belli değil.
Topu ileriye taşıyacak takımı pozisyona sokacak bir tek oyuncun yok.
Organize gelişen yüzde yüz bu yol gol olurdu diyebileceğimiz bir atağımız bile yok.
Attığı şut kaleyi bulmuyorsa oyuncunda beceri yok demektir.
Bu olmayınca gol bulmak tamamen tesadüflere kalıyor.
Doğru dürüst iki pası yapamayan takım maç kazanabilir mi? Hayır
Sahadaki oyuncun kötü ve sonradan oyuna giren oyuncun ondan daha kötü olunca maalesef bu skorlar kaçınılmaz oluyor.
***
Bütün bunlar olurken kenar yönetiminin takımına katkısını göremedik.
Katkısı olmayan teknik ekibe artık tamam deme zamanı çoktan gelmiş ve geçmiştir.
“Bu saatten sonra” önümüzdeki sezon için bir yol haritası çıkarmak daha doğru olur.
BOLUSPOR yönetimi kalan beş maç için nasıl bir beklenti içinde olacak bilmiyoruz.
Fakat bu maçın bitimi ile BOLUSPOR için bu sezon sona ermiştir.
Kalan beş haftada oynayacağımız maçlar bizim için formaliteden öteye gitmez.
Geçen sezon bu zamanlarda ligde düşme korkusu yaşayan bir takım vardı.
Şimdi son beş haftaya böyle bir korku yaşamadan giriyoruz.
Gelinen noktada takımı ekonomik olarak ayakta tutan BOLUSPOR yönetiminin hakkını kimse ödeyemez.
KALIN SAĞLICAKLA..
