Sayın okurlar;

Hepimizin bildiği gibi konuşan, düşünen, dinleyen, okuyan, çağın gereklerine ayak uydurmasını bilen dolayısıyla ilerleyen ve de utanan tek canlı insandır. Bu nedenle, hayvanlar içgüdüleriyle hareket ettikleri için bütün bu özelliklerden yoksundurlar. Bunun için de mazur görülebilirler.

Sayın okurlar;

Tabiri amiyane ile örneğin; biliyoruz dahi olsak azda özü anlatmak ve konuşmak en güzel olanıdır. Durum böyle olunca, bunu bir de tersinden düşünelim “bilmiyorsak, hayvanlar gibi susmasını öğrenmek daha faziletli bir düşünce değil mi? Sözün, daima azı ve özlü olanı makbuldür. Bunun için de anlamak kavramında, pek tabi pratik bir zekaya da ihtiyaç vardır. Nitekim, gerçekleri gören ve anlayan ilmin derinliklerini de bilir. Öte yandan gevezelik ve boş sözler, aceleciliğin, inatçılığın, bencilliğin ve gevşekliğin alametlerinden doğar. Bukalemun, doğası icabı konduğu dalın renklerine girebilir ama insanoğlu renkten renge girerken niçin, ne maksatla girdiğinin sorusunu ve cevabını da verebilecektir. Nitekim, genel anlamda ifade edeyim ki kendisini halkın en akıllısı zanneden kimse, bunun için onların en aptalı durumundadır. Her nedense ve doğrusu da bu olacak ki aklı paradan az adamla görüşülmüyor. Dikkat ederseniz her cılız, ilkel ve geveze düşünce zihinsel boyutlu değil hamal boyutludur. Genellikle boş, afaki, özellikle cilalı, boyalı laf edenler bilmedikleri şeylere bu nedenle çok düşman olurlar. İNSANOĞLUNUN EN SERSERİSİNE GELİNCE İHSAN ETMEDİĞİ HALDE TEŞEKKÜR, KÖTÜLÜK ETTİĞİ HALDE HAYRIN SEVABININ BEKLEYEN VE SÖZLERİ BOŞ OLAN LAFAZANLARDIR. Gerçek insanın gerçek özü, onun gerçekleri yansıtan dilidir. İnsanın doğruyu seçerek, kendi yararına olan yalandan kaçınması ve sözünü ilminden öteye aşmaması hali de o kişinin mükemmel bir imana ve ihsana sahip olduğunu gösterir. Sözleri yalan, isabetsiz düşünce sahiplerinde zaten mertliği aramak hiç olmamış ve olmayacak bir şeyi aramak olur. BU KİŞİ ALLAH KORUSUN BEN OLMUŞUM VEYA BAŞKASI OLMUŞ FARKETMEZ, SÖZLERİMİZ GENELDİR. Azda özü konuşmak insanın asillik ve zekiliğine, tahammül derecesinin çok yüksek olması ise onun yüceliğine işarettir. Genelde sözleri boş, kelimeleri uyduruk, nakilci bir kafayla konuşanlarda mantık da olmadığı için bu ağızlar pis kokar. BİLİNMELİDİR Kİ AKIL, MÜMİNİN DOSTU; HİLMİ (TABİATI), YARDIMCISI; İYİ GEÇİNMEK, BABASI; YUMUŞAK DAVRANMAK HALİ, KARDEŞİ; GÜZEL KONUŞMASI DA KİTAPLARA DOLAYISIYLA KÜLTÜRE OLAN SEVDASINI GÖSTERİR. Netice itibariyle dünyada bilerek, inanarak, faydalı ve verimli bir şekilde yaşamak kadar güzel bir şey yoktur.