Yıllardır bay bay dedikleri halde bir türlü gücünü kaybettiremedikleri, her geçen gün daha da güçlenen, geliştirdiği siyasi stratejileriyle gündem olarak başarılarının devamın da en büyük parti olma hedefine yaklaştığından dolaya rakiplerine korku salmaya başlayan Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nu düşürerek nihayet parti içi koltuk sevdalısı yardımcılarıyla emellerine kavuşmuşlardır.

Netice olarak seçim sonrası, bu değişim “nihayet küresel güçleri de amacına ulaştırdı” diyebiliriz.!

Seçimler sonrası parti içi ayaklanmalarla “değişim” naraları atarken Sayın Cumhurbaşkanımızın bu değişimcileri destekleyerek “13 yıldır hiçbir seçimde kazanamadığın için senin artık yerini bırakman gerekir” diyerek değişim isteyenlere destek vermesinin anlamı nedir ne olabilir diye düşünmemek elde değil.!

Merdan Yanardağ’ın hiçbir suç teşkil etmeyen, yanlışı olmayan programlarından dolayı içeri atılmasının sebebi Sayın Kılıçdaroğlu’na karşı değişim sloganlarının karşısında olduğu ve gerçekçi olarak haklı olan Kılıçdaroğlu'nu müdafaa ettiği için olabilir mi?

Arada bir bağlantı var mıdır diye düşünen halkımızın ne kadar haklı ne kadar haksız olduğunu analiz etmeliyiz.

Gelelim K. Kılıçdaroğlu'nun genel başkanlık seçimini kaybetmesinde ki nedenlere.

Öncelikle bu seçimleri kaybederek başkanlıktan düşmesine sebebiyet veren en güçlü olay bilindiği gibi Cumhurbaşkanlığı seçimini kaybetmesidir.

Cumhurbaşkanlığı seçimini kaybetmesinin en büyük sorumlusu da altılı kasadan kalkarak tekrar oturması ve sürekli Kemal beyin yerine İstanbul veya Ankara belediye başkanlarından birinin aday olmasını isteyerek parti içinde hizbe ve beklentilere yol açılmasına önderlik yaparak hedefine ulaşmış olan Meral hanımefendidir.!

İkinci olarak ta seçimde şaibelerle atı alan Üsküdar'ı geçme sistemi olabilir mi orasını biz bilemeyiz.

Cumhurbaşkanlığı seçiminin bitiminde bir nefes bile almadan en başta İmamoğlu ve Özgür beyin değişim çığlıkları atmaları da daha önceden hazırlıklı olduklarının bir kanıtıdır.

Yine Meral hanımın oy kaybının yanı sıra Cumhurbaşkanlığı seçimlerine soğuk bakarak uzakta kalması da beklentisinin onaylanmış olduğu gerçeğidir.

Kemal beyin Genel başkanlık seçimlerini kaybetmesi için başta İmamoğlu, Özer, M. Akşener ve en önemlisi de beşli çetelerin katkıları olduğu söylenmektedir.!

Ayrıca beşli çeteler yeni belediye başkanlığı adaylığı için liste belirlemede müdahil olacağı olasılığı çok güçlü olduğunu ve Seçim günü milyonlarca doların ortalarda döndüğünü söyleyen gazeteci Sayın Serdar Öztürk beyefendi bu söylentiye inanan ve destekleyen çok sayıda kişilerin de olduğu duyumlarını hakkında apaçık ifade etmektedir.

Halk arasında CHP genel kurultayında yapılan haksızlıklar ve ortalarda binlerce dolar dolaşmıştır gibilerden duyumların dillerde süreklilik kazanmasından sonra “bu dedikoduların gerçeklik payı var ise CHP’liler Atamızın kurduğu bu partinin altı okunun altısını da kırmış, diğer partilerden bir farkları kalmamıştır,” bu sözler sadece CHP’li değil tüm vatandaşların ağzında sakız olmaya başlamıştır.

Netice olarak gelecek günlerde artık CHP’nin kendini toparlamasının ve halkın umudu olmasının çok zor olacağı günleri görecek gibiyiz ama dileriz ki yanılmış olalım!