Sezonun altıncı haftasında gelen üç puanın sevincini yaşıyoruz.

Bu galibiyetle beş haftada BOLUSPOR’A yakışmayan sonuçlarında önüne geçmiş olduk.

Her ne kadar oynanan futbol beklentilerin altında olsa da alınan sonuç bizi mutlu etti.

Artık takım üzerindeki kazanamama baskısı da ortadan kalkmış oldu.

***

Geride bıraktığımız altı haftalık süreci iki teknik heyet yönetti.

Sahada aynı futbolcular olsa da saha kenarında iki farklı hoca vardı.

Hal böyle olunca bu dönemde sahada da iki farklı BOLUSPOR izledik.

Yalçın hocanın gelişinin ile takımındaki farkı hep beraber gördük.

Elde edilen skorun lehimize olmasına rağmen hala birçok eksiğimiz olduğunu da görüyoruz.

***

Kâğıt üzerinde çok kolay ve rahat kazanabileceğimiz maçta üç puanı zor aldık.

Oyun anlamında çok da iyi olduğumuz söylenemez.

Bazı mevkilerin en iyisi için hocanın bir arayış içinde olduğunuzda görüyoruz.

Hal böyle olunca işte bu bizim ideal on birimiz demek mümkün olmuyor.

***

Altı haftalık dönemde üçüncü bölge oyuncuların skora katkısı hiç yok.

Atığımız gollerde ikinci bölge oyuncuları daha katkı sağladı.

Bu dönemin iyisi ve golcüsü LANDEL olduğuna göre takımdaki sorunun ne olduğu ortadadır.

Üçüncü bölgenin en oyuncusu iyisi kim? Kim oynayacak bir arayış olduğunu da görüyoruz.

Bu maç ile teknik heyetin artık benim ideal on birim bu demesi gerekiyor.

***

Yakın zamanda karaçayırdaki köy maçlarındaki heyecanını yaşadık. Maçları coşku içinde takip eden binlerce seyirci oldu.

Peki, orada olan heyecan ve coşku BOLUSPOR maçlarında yok. Tribünlerde her yer bom boş.

Büyük bir EKSİK VAR! Hep beraber görüyoruz.

BOLUSPOR’un on ikinci adamı hala yok.

Taraftar tribünlere gelmiyor. Takımına destek olmuyor.

Seyirci olmadan futbolun bir şey ifade etmediği günümüzde bu soruna çözüm bulmalıyız.

KALIN SAĞLICAKLA…