“HER BİRİ BİR CAN HER BİRİ BİR İNSAN 553 SAĞLIK PERSONELİ HAYATINI KAYBETTİ”

Türkiye'nin salgınla mücadelesinin 2 yılında Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası üyeleri pandemide hayatını kaybeden vatandaşlar ve sağlık çalışanları için bir araya geldi. 

Haber: Aslı Akış

Sağlık Bakanlığı verilerine göre; Türkiye'de ilk Covid-19 vakasının tespit edildiği tarihten bu yana yaklaşık 14 milyon vaka görülürken 94 bin kişi yaşamını yitirdi. Türkiye'nin salgınla mücadele kapsamında attığı adımlara ilişkin ise Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası adına Serdar Koçyiğit “Pandeminin ağır sonuçlarının sorumlularını biliyoruz!" diyerek unutmadıklarını ve affetmediklerini dile getirdi.

Bolu İl Sağlık Müdürlüğü önünde bir araya gelen Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası üyeleri salgının ikinci yılında, pandemi döneminde toplum sağlığını korumak adına, yaşatmak için canını ortaya koyan ve bu uğurda covid 19’a yakalanarak hayatını kaybeden tüm sağlık çalışanları için saygı duruşunda bulundu.

“PANDEMİDE İKİ YIL GERİDE KALDI”

Dünya Sağlık Örgütü’nün koronavirüs pandemisini ilan ettiği ve Türkiye’de ilk COVID-19 vakasının açıklandığı 11 Mart 2020’den bu yana iki yıl geçtiğine işaret eden Koçyiğit; “On dört buçuk milyon vakayla dünyada dokuzuncu sırada yer alan Türkiye, salgını en ağır yaşayan ülkelerden.” dedi.

KOÇYİĞİT RESMÎ RAKAMLARI AÇIKLADI

553 sağlık çalışanın koronavirüsten hayatını kaybettiğine vurgu yapan Serdar Koçyiğit; “Sağlık Bakanlığı’nın açıkladığı resmi rakamlara göre bile vefat sayısı 95 binin, gerçek rakamlar ise 250 binin üzerinde. Bu dönemde izinsiz, angarya koşullarında, yeteri ve uygun olmayan koruyucu ekipmanla çalışmak zorunda kalan yüzbinlerce sağlık emekçisi enfekte oldu. 553 sağlık emekçisi meslektaşımız hayatını kaybetti.

Her biri bir can. Her biri bir insan. Her biri bir anne, bir baba, bir eş, bir dost, bir arkadaş, bir sevgili, bir çocuk! Her birinin acısını yüreğimizde taşıyoruz. Korunması ve önlenmesi mümkün olan bir hastalık yüzünden öldüler.” şeklinde konuştu

“SALGIN DEĞİL ALGI YÖNETİMİNE ÇALIŞILDI”

Saldın devam ederken geçen iki yılda neler olduğunu da tek tek aktaran Koçyiğit, test sayılarının azaltıldığını belirtti. Koçyiğit; “SALGIN değil ALGI yönetimine çalışıldı, salgından “başarı hikayesi” çıkarıp siyasi rant hedefiyle politikalar üretildi. Halen ilimizde yöneticiler test sayılarını azaltarak pandemiyi kontrol altına alacaklarını zannetmektedir. Hekimlere test istememeleri yönünde telkinlerde bulunulmaktadır. İtiraz edenler ise mobbinge ve geçici görevlendirmelere maruz kalmaktadır. Bunun sonucu olarak hasta ve sağlık çalışanı karşı kaşıya kalmakta olup sağlık çalışanlarına şiddet artmaktadır. Halk sağlığı ve çalışan sağlığı tehlikeye atılmaktadır.” ifadelerini kullandı.

“YANLIŞ SAĞLIK POLİTİKALARI HAYATA GEÇİRİLDİ”

Serdar Koçyiğit, salgın başında maske sıkıntı yaşandığını beraberinde ise pek çok önlemin alınmadığı ve tedbirin uygulanmadığını ileri sürerek; “Salgının başlarında maske sıkıntısı yaşanırken, devamında aşılar vatandaşlarla zamanında buluşturulamadığı gibi aşı tereddüdüne neden olacak söylemler ile aşı karşıtlığının da önü açıldı. İlk günden beri gerçekleri gizleyen ve çarpıtan, yanlış yürütülen sağlık politikaları hayata geçirildi. Eksik, yanlış, tutarsız salgın yönetimi hayatları karatmaya devam etti. Alınmayan önlemler, uygulanmayan tedbirler ve bilim insanlarının, meslek örgütlerinin, uzmanlık derneklerinin, sağlık emek örgütlerinin uyarılarına kulak tıkandı.” dedi.

“UNUTMUYORUZ VE AFFETMİYORUZ”

Koçyiğit, salgının biteceğini fakat sorumluları unutmayacaklarının altını çizerek; “Temel, zorunlu, acil mal ve hizmet üreten işler dışında bütün işlerde çalışmanın durdurulması ve ekonomik destek çağrılarına rağmen “Çarklar dönecek, üretim sürecek!” ısrarı ile salgın devam etti; destek sermayeye, açlık ve ölüm emekçiye düştü. Salgın tabii ki bitecek. Bu günlere nasıl gelindi kısa özeti budur. Sorumluları biliyoruz! Biliyoruz ve unutmuyoruz. Unutmuyoruz ve affetmiyoruz! Sevgi, Özlem, Yas ve Öfke” diyerek açıklamasını sonlandırdı.

Editör: TE Bilisim