TÜİK Enflasyon rakamlarını açıklamasının ardından Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu adına Eğitim Sen Şube Sekreteri Dilek Çakman; “Milyonların maruz bırakıldığı zamlar ve koşullar TÜİK rakamlarının yalan yoksulluğun gerçek olduğunu fazlası ile ispatlamaktadır” dedi.

Haber: Servet Gökçek

Dilek Çakman, TÜİK’in sanal rakamlarına göre artırılan ama tüketirken hayatın gerçek enflasyonuna maruz bırakıldığını, gelir vergisi ile dilim dilim soyulan emekçilerin, emeklilerin yoksulluğu seçim yatırımına dönüştürülen geçici önlemlerle, vaatlerle çözülemeyecek kadar derinleştiğini belirtti.

“RAKAMLAR YALAN, YOKSULLUK GERÇEK!”

Çakman,  Mart ayının başında ortalama 240 TL olan bir kg kuşbaşı bugün ortalama 300 TL’ye çıktığının altını çizerek, “Sadece son bir ayda et, peynir, yumurta başta olmak üzere temel tüketim maddeleri ortalama %20 zamlandı. 6 Şubat’ta yaşadığımız depremlerden sonra kiralar ortalama %50 arttı. Her zaman olduğu gibi rakamlara takla attıran TÜİK’e göre ise enflasyon aylık sadece %2,29 yıllık %50,51 arttı. TÜİK’e göre son bir ayda endekste yer alan 143 temel başlıktan 111’inde artış yaşanmıştır. Buna rağmen aylık enflasyon sadece %2,29’de kalmıştır. Bu rakamların alım gücü karşısında hiçbir anlamının olmadığını, hayatın gerçekliğine uymadığını her gün deneyimleyerek yaşıyoruz. Nitekim bağımsız kuruluşların verileri TÜİK verilerinin iki katını da aşmaktadır. Bu koşullarda maaşları-ücretleri TÜİK’in sanal rakamlarına göre artırılan ama tüketirken hayatın gerçek enflasyonuna maruz bırakılan, gelir vergisi ile dilim dilim soyulan emekçilerin, emeklilerin yoksulluğu seçim yatırımına dönüştürülen geçici önlemlerle, vaatlerle çözülemeyecek kadar derinleşmiştir. Çünkü iğneden ipliğe zam yağmuru hız kesmeden devam etmektedir. Et ve süt ürünlerinin, gıda maddelerinin fiyatları özellikle ramazanla birlikte hızla tırmanmıştır. Bir kilogram kuru soğanın fiyatı dahi marketlerde 30 TL’ye, pazarlarda 25 TL’ye ulaşmıştır. Mart ayının başında ortalama 240 TL olan bir kg kuşbaşı bugün ortalama 300 TL’ye çıkmıştır. Dar gelirliler kırmızı eti çoktan unutmuştur. Açlık sınırı 10 bin, yoksulluk sınırı 32 bin TL’yi aşmıştır” dedi.

“ALIM GÜCÜ HER GÜN DÜŞÜYOR”

Çakman, de insanca bir yaşam ve çalışma koşulları için mücadeleye devam edeceklerini aktararak, “6 Şubat depremlerinden sonra 1 milyona yakın vatandaşımız işsiz kalmıştır. Dolayısıyla hem açlık sınırının altında bir gelirle yaşam mücadelesi verenlerin sayısı hem de işsiz sayısı katlanmıştır.

TÜİK’in açıkladığı verilere göre yine özelikle 6 Şubat depremlerinden sonra kiralar adeta uçuşa geçmiş, kiralar İstanbul başta olmak üzere büyükşehirlerde katlanmıştır. Kısacası milyonların maruz bırakıldığı zamlar ve koşullar TÜİK rakamlarının yalan yoksulluğun gerçek olduğunu fazlası ile ispatlamaktadır.  Emekçileri yoksulluğa ve yoksunluğa mahkum eden siyasi iktidar gelinen noktada çözümün yine kendisinde olduğunu iddia ederek vaatlerini sıralamaktadır. Emekçilerin taleplerinin sandığa havale edilmesine izin vermeyeceğiz. Bunun için dün olduğu gibi bugün de insanca bir yaşam ve çalışma koşulları için mücadeleye devam edeceğiz. Enflasyonun bu hızla arttığı ortamda reel piyasada alım gücü her gün düşen emekçiler, en temel ihtiyaçlarını karşılamakta güçlük çekmektedir” şeklinde konuştu.

Editör: Burhan YEŞİLTAŞ