Yaklaşık 1,5 senedir uzaktan eğitim gören üniversite öğrencilerine müjdeli haberi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan 31 Mayıs Pazartesi günü Kabine toplantısı sonrası vermişti. Konuyla ilgili konuşan Üniversite öğrencisi Kağan Özmen, “Açılsa tabi ki herkes için daha iyi olur, ancak aşılama olmadan ben açılabileceğini hiç düşünmüyorum” dedi.
Haber: Ali Çağrı Demirtaş
Yeni Tip Koronavirüs (Kovid-19) salgınla mücadele döneminde en çok etkilenen kesimlerden olan öğrenciler, kabine toplantısı sonrasında okullarına kavuştu. İlkokul, ortaokul ve lise düzeyindeki öğrenciler yüz yüze eğitime kademeli olarak geçti. Heyecanlı bekleyiş üniversite öğrencileri için ise halen sürüyor.
Recep Tayyip Erdoğan, geçtiğimiz hafta 1,5 yıl aradan sonra ilk defa üniversiteler için tarih verdi. Ancak eğitimin uzaktan mı? Yoksa yüz yüze mi? olacağı hakkında bir bilgilendirmede bulunmadı. Peki, uzaktan eğitim sürecinde üniversite öğrencileri neler yaptı? Öğrenciler üniversitelerin açılmasını istiyor mu?
Düzce Üniversitesi Elektrik, Elektronik Mühendisliği Bölümü 2. Sınıf öğrencisi olan Kağan Özmen, uzaktan eğitim sürecinde dedesinin Yukarı Soku Mahallesi’ndeki bahçeli evinde vakit geçirerek, internet ortamından gördüğü derslere katılım sağlıyor. Kendini insanlardan uzak bir şekilde bahçe işlerine ve Sibirya ırkından olan Govlez cinsi evcil hayvanına adayan Özmen, aşılanmanın öğrencilere yapılması durumunda, üniversite düzeyindeki öğrencilerin yüz yüze eğitime geçeceğini düşünüyor.
“OKULLARIN AÇILDIĞI ZAMAN DA SIKINTI YARATACAKTIR”
Üniversite de yaklaşık 6 ay kadar yüz yüze eğitim gören Kağan Özmen, uzaktan eğitim sürecinin nasıl geçtiğini değerlendirerek, “Yaklaşık 6 ay kadar yüz yüze eğitim aldım 1. Sınıfta, ondan sonra online eğitimle devam ediyorum. Teorik derslerde özellikle hocalarımız da sağ olsunlar, sistemde gayet güzel işliyor bizde, teorik derslerde bir sıkıntı yaşamadık ancak, görmemiz gereken uygulamalı dersler var, Osiloskop olsun, bu tarz şeyleri kullanarak görmemiz gereken dersler var ancak bunları göremedik. Bunları işte bilgisayar üzerinden programlarla işledik. Bunların eksikliği büyük olacak tabi ki okulların açıldığı zaman da sıkıntı yaratacaktır. Onun dışında teorik derslerde bir sıkıntı yok” şeklinde konuştu.
“DEDEME YARDIMCI OLMAYA ÇALIŞIYORUM”
Okulların kapalı olduğu bu dönemde nasıl vakit geçirdiğini de anlatan Kağan Özmen, Bahçede yetiştirdikleri ürünlere ve yaptığı işlere değinerek, “Bunun dışında burası aynı zamanda benim büyüdüğüm yer, bu mahallede ki çocukluğum burada geçti. Bahçede işte hayvanlarım var, köpeklerim var onlarla ilgileniyorum. Yine işte yapılacak tezgahta malzeme var, elektrik elektronik ile alakalı burada motorlarım var işte bozuk tamir edip, söküp takıyorum. Bu şekilde geçiyor günler, burası dedemin evi dediğim gibi kafa dinlemeye buraya geliyorum onun dışında genellikle evdeyim. Burada büyük baş, küçük baş hayvan yok, yalnızca ördekler, kazlar ve tavuklar var. Bahçede de mısır, patates, fasulye, soğan ve karpuz var. Bunun gibi şeyler yapılıyor. Dedeme yardımcı olmaya çalışıyorum elimden geldiği kadar, devamlı zaten bahçelerde. Onun dışında ağaçlar yine meyve verdi onları toplama işleri var bu aralar. O şekilde geçiyor” ifadelerini kullandı.
“AŞILAMA OLMADAN BEN AÇILABİLECEĞİNİ HİÇ DÜŞÜNMÜYORUM”
Son olarak öğrencilerin aşılanmasını durumunda üniversitelerin açılacağını aktaran Özmen, “Açılsa tabi ki herkes için daha iyi olur, hem öğretmenler hem öğrenciler için iyi olur ancak aşılama olmadan ben açılabileceğini hiç düşünmüyorum açıkçası. Ama dediği gibi Cumhurbaşkanımızın dediği tarihe kadar eğer aşılanma olursa, üniversite öğrencilerine aşılama yapılırsa, açılmasını isterim. Yine tabi bazı dersler mutlaka online olacaktır. Özellikle uzaktan işlenmesi gereken, Türk Dili gibi, Atatürk İnkılapları gibi mutlaka tekrardan online olacaktır” kelimelerini kullandı.
