8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla Eğitim- Bir- Sen Bolu 1 No’lu Şube Başkanı Ahmet Koçak bir mesaj yayımladı. Koçak, “Kadınlarımız hayatın her alanında büyük işler başarmış, başarmaya da devam ediyorlar. Kadınlarımızın daha güçlü kılınması için kadın ve aile lehine yapılan düzenlemeler genişletilmelidir” dedi.

Haber: Ali Çağrı Demirtaş

Koçak, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla yayımladığı mesajında, kadınlar gününün anlamını yitirdiğini belirterek, sırf inançları gereği kadınların haklarının yok sayıldığına dikkat çekti. Koçak, “Dünyayı imar, toplumu ihya, kültürü ıslah eden, şefkat ve fedakârlıkları ile nesilleri eğiten, alın teri döküp üreten ilk öğretmenimiz annemiz, dayanıştığımız kardeşimiz, ailemizin direği, toplumun temeli olan kadınlarımızın Dünya Kadınlar Günü’nü tebrik ediyoruz” şeklinde konuştu.

KADINLAR HER ŞEYİMİZDİR, GELECEĞİMİZDİR”

Kadınların ne kadar güçlü olduğundan ve başarılarından bahseden Ahmet Koçak; “Kadın, hayat gerçeğinin temeli, toplumsal hayatın kurucu aktörü, çalışma hayatımızın ana karakteri, her faaliyetimizin paydaşı; varlığımızın manevi derinliği, kültürümüzün taşıyıcı sütunu, öğütleriyle davranışlarımızın en belirleyici unsurudur.  Kültürümüzün nesillere aktarılması, geleneklerimizin öğretilmesi, hayatın hikmetli yanlarının ‘ana öğüdüyle yaşatılması, kadınlarımızın etkin gücünün en büyük göstergesidir. Tarihimizde kadınlarımız savaş dönemlerinde kahramanlaşarak nam salmış, kurdukları örgütlerle sivil hayata büyük değerler katmış, siyasette aldıkları görevlerle öncü olmuş, ticaretteki başarılarıyla model ortaya koymuş,  sanatta çığır açmış, hayatın her alanında büyük icraata imza atmış, atmaya da devam ediyorlar” ifadelerini kullandı.

“ÖRGÜTLÜ GÜCÜMÜZLE MÜCADELE ETMELİYİZ”

“Pazarlama nesnesine dönüştürülmeye çalışılan kadınlarımıza karşı teyakkuzda olmalıyız’’ diyen Ahmet Koçak; “Modern hayatın hakka ve ahlaka sığmayan dayatmalarının, sanayileşmeyle başlayan kapitalizmin sömürü çarklarının, sapkın bazı yönelişlerin her geçen gün değerlerimizi dejenere etmesinin en büyük bedelini kadınlarımız ödemektedir. Kapitalizmin istismarıyla bir pazarlama nesnesine dönüştürülmeye çalışılan kadın kimliğinin ‘özgürlük’, ‘bağımsızlık’ gibi kavramlarla bezenerek yutturulmaya çalışılmasına karşı hepimiz teyakkuza geçmeli, örgütlü gücümüzle mücadele etmeliyiz” dedi.

“KADINLAR GÜNÜ ANLAMINI YİTİRMEKTEDİR”

Kadın ve erkeğin yaradılışını inkar etmeye zorlayan şeytani ideolojilerin kışkırtıcı olduğunu ve bunun insanlığı helake sürüklediğini söyleyen Ahmet Koçak, “Kadını ve erkeği yaradılışın fıtri doğasını inkâra kışkırtan şeytani ideolojiler, insanlığı ifsada ve helake sürüklemektedir. İnsanlığı yok etmeye odaklanmış sapkınlık, kadına da erkeğe de saygılı değildir.“ dedi. Gelinen aşamanın ne durumda olduğunu da açıklayan Koçak şu sözleri söyledi, “Gelinen aşamada cinsiyetsizleştirmeye varan tezviratın kadın erkek eşitliği veya özgürlüğü söyleminin hiçbir inandırıcılığı, hatta kadınlar için, kadınlar günü için söyleyecek bir sözü kalmamıştır.“ şeklinde konuştu.

28 Şubatta da kılık kıyafetinden dolayı mağdur olan kadınların yaşadıkları zorluklara değinen Koçak, “İnancının gereğini yerine getirmeye çalışan kadınların varlığı görmezden gelinmiştir. Onlar bir hak talep edemez, hatta sırf farklı tercihlerinden dolayı hakları gasp edilebilir görülmüştür. 28 Şubat’ta kılık ve kıyafetinden dolayı binlerce çalışan kadına, kız öğrencilere yapılan zulümlere sessiz ve tepkisiz kalınmasının sebebi budur. Yine dünyanın birçok yerinde terör ve savaş mağduru olan, vatanından sürülen, göçmen duruma düşen, öldürülen, tutuklanan veya zindanlarda taciz ve tecavüze, soykırıma uğrayan kadınların, bu çarpık zihniyet tarafından çağdaş yaşama biçimine uymadıkları gerekçesiyle hakları hatta varlıkları yok sayılmıştır” diye konuştu.

“DEĞERLERİMİZE ZARAR VERMEYE ÇALIŞIYORLAR”

Yapılan oyun ve saldırılarla milletimizin kişilik ve kültürünü bozmak istediklerini belirten Koçak, “Çünkü kadın, dünden bugüne, bugünden yarına duygu, bilgi, beceri, ahlak, maneviyat akışının canlı değeridir. Aileyi, toplumu yozlaştırmak suretiyle bizi bozguna uğratmak isteyenler, bu değeri aşındırmaya çalışmaktadır“ dedi. Ailevi ve toplumsal değerleri bozmaya çalışanlara yönelik konuşan Koçak, kadın haklarına ‘sözde’ vurgusu yaptı. “Sözde ‘kadın hakları’ söylemi, dünyanın her yerinde kadim ahlaki düzenleri sarsmak, köklü toplum yapılarını yozlaştırmak için bir istismar malzemesi olarak kullanılabilmektedir. Bu kişilerin kültürden, ahlaktan, aileden, inançtan, millet ve milliyetten, medeniyet ve kültürden yana hiçbir kaygıları yoktur. Daha çok sorumsuz, savruk ve tüketicidirler” şeklinde konuştu.

“KADIN VE AİLE LEHİNE YAPILAN DÜZENLEMELER GENİŞLETİLMELİDİR’’

Modernleşmenin getirdiği yeni düzenlemelerin kaçınılmaz olduğunu söyleyen Koçak, Batıyı göstererek ders almamız gerektiğini söyledi. Koçak, “Değişen insan ve toplum anlayışından ekonomik mecburiyetlere kadar yaşanan yeni durumların, iş hayatından toplum düzenine kadar birçok düzenlemeyi kaçınılmaz kıldığı da bir gerçektir. Tam da bu noktada modernleşme sürecinde Batı’nın düştüğü trajik hataya düşmeden kendi tarih ve kültür birikimimizin ışığında ve çağımızın mecburiyet ve deneyimleriyle kadınların daha güçlü kılınması için ev, aile ve çalışma düzeni daha sağlam tanzim edilmelidir. Bunun için yeni hak, destek ve programlarla, kadın ve aile lehine yapılan düzenlemelerin alan ve içerikleri genişletilmelidir“ ifadelerini kullandı.

“KADININ SAYGINLIĞI, KADINA SAYGIYLA BAŞLAR”

İçinde doğduğumuz kültür ve anlam dünyasının ‘kadının saygınlığı, kadına saygıyla başlar’ anlayışına sahip olduğuna dikkat çeken Koçak, “Kadını mağdur etmeye dönük tüm ideolojik kurgulara rağmen içine doğduğumuz kültür ve anlam dünyasında ‘kadının saygınlığı, kadına saygıyla başlar’ anlayışı esastır.“ dedi. Son olarak Ahmet Koçak, “Eğitim-Bir-Sen olarak, insan ve medeniyet değerlerini muhafaza edip yüceltecek toplumun, ancak sağlam aile yapısı ve güçlü kadınla mümkün olacağına inanıyor; Dünya Kadınlar Günü’nün kadınlarımızın ve tüm dünya kadınlarının sorunlarının çözümü için yeni bir başlangıç ve imkân olmasını temenni ediyoruz.” diyerek sözlerini tamamladı.

Editör: TE Bilisim