Diş kaybı geçmişte daha fazla meydana gelen, günümüzde ise diş hekimliği biliminde tedavi yöntemlerinin ilerlemesiyle daha az gördüğümüz bir durumdur. Ancak her yaştan insanda rastlayabildiğimiz ve hastaların diş hekimlerine başvurma sebebidir.
Diş kaybı geçmişte daha fazla meydana gelen, günümüzde ise diş hekimliği biliminde tedavi yöntemlerinin ilerlemesiyle daha az gördüğümüz bir durumdur. Ancak her yaştan insanda rastlayabildiğimiz ve hastaların diş hekimlerine başvurma sebebidir. Diş kayıplarının bir sürü sebebi vardır. Bunlar arasında genetik faktörler, travma, enfeksiyon ve çeşitli sendromlar sayılabilir. Ayrıca dişeti hastalıkları ve diş çürüğü de kayıp sebepleri arasındadır. Tek bir diş eksikliğinin bile hasta üzerinde önemli etkileri olur ve yerine konmalıdır.
Eksik dişin olduğu bölgede hasta yeterli çiğneme fonksiyonu gösteremez. Zamanla kayıp bölgesinde kemik erimesi meydana gelir. Bu da tedavilerde zorluk yaratabilir. Diş kaybı sonucunda dişler boşluk bölgesine doğru hareket edebilir ve dişler arasında boşluk ve pozisyon anomalileri ortaya çıkar. Eksik bölgedeki diş hemen tamamlanmadığı zaman yanındaki diş devrilir ve devrik olan diş temizleme zorluğu ortaya çıkartır. Diş eksiklikleri çiğneme fonksiyonunda bozukluklara yol açar. Hastalar özellikle çoklu diş eksikliklerinde besinleri yeterince çiğnemeden yuttuğu için sindirim sistemi rahatsızlıkları yaşarlar. Diş kaybı hastanın oklüzyonunda yani kapanışında da bozukluklara yol açar ve bu da temporomandibuler eklem rahatsızlığını ortaya çıkartır. Bu tip rahatsızlıkları yaşamamak için diş kaybı durumunda mutlaka eksik dişimizi yerine koymalıyız. Günümüzde eksik dişlerin tedavisi için en güncel tedavi yöntemi implant tedavisidir. İmplant tedavisinde boşluğun yanındaki dişlere dokunulmadan sadece ilgili bölgedeki çene kemiğine implant dediğimiz vida yerleştirilir ve iyileşme sürecine bırakılır ve implantın kemiğe kaynaşma süreci başlamış olur. İmplant ve kemik arasında osseointegrasyon dediğimiz kaynaşma süreci başarılı şekilde gerçekleştikten sonra üst yapı yani ağızda gördüğümüz protez kısmının yapımına başlanır. İmplant tedavisini kabul etmeyen ya da implant tedavisi için uygun olmayan hastalarda ise uzun yıllardan beri uygulanan halk arasında kaplama olarak da bilinen kron ve köprü restorasyonları yapılır. Bu restorasyonlar ise eksik dişin yanındaki dişler küçültülerek ve bu dişlerden destek alınarak yapılır. Sigara kullanımı, kemik metabolizması rahatsızlıkları, şeker hastalığı implant tedavisi için risk faktörleridir. Bu durumlarda hastanın doktoru ile görüşülerek karar verilir.
Bütün dişlerini kaybetmiş hastalarda da yine klasik tam protez yerine yine implant destekli protezlerle tedavi uygulanabilir.
Diş eksikliği çiğneme ve sindirim sistemi başta olmak üzere bir sürü rahatsızlığa yol açar. Bu yüzden diş kaybı yaşadığımız durumlarda diş hekimimize başvurup eksikliğin yerine konması için tedaviye başlamalıyız.
Sağlıklı ve mutlu günler dilerim…
